Çözüm Süreci Heba Edilmemeli
Bu çözüm sürecinde Ortada ne var da çözülecek pek belli değil. Kırk elli senedir adı konmamış bir iç savaş var ölen niçin ölüyor, öldüren niçin öldürüyor gerçek nedenini öğrenemedim. Bu adı konmamış savaşta çok insanlar öldü. Zindanlarda çürüdü. Geride Yetimler bırakıldı. Anneler ağladı. Tabutlar gelirken anneler vatan sağ oldun dediler. Bir zamanlar yolumuz, suyumuz okulumuz, fabrikamız, havaalanımız yok diye insanlar bu sorunları yazıyor, ayırım yapılıyor diyebiliyordu. İhmal edilmişliği haykırıyordu doğuştan insanlara verilen haklarını isteyerek adalet istiyordu. Bu kanlı süreç insanlara çok şey kayıp ettirmekle beraber kazanımları da olmuştur. Çok insan anaların ciğerlerini dağlayan ve gençlerin hayatlarına mal olan bu kırk yıllık kanlı sürecin yani şiddetin insanlara fayda getirmeğini biliyor ve haykırıyor. Çözüm sürecinde sanki tüm sorunların temeli dile bağlıdır. Dil çözülürse, tanınırsa tüm sorunlar çözülür. Bu çok yanlış bir algıdır. Her dil Allahın ayetidir dil mukaddestir hiçbir devlet Ve güç başka bir dili yasaklayamaz baskı altına alamaz.
Geçmişte belki bazı ırkçılar, haddini aşarak Kürtçe dile karşı olabilmişler, küçümsemişler bu yanlış hal artık kan davası haline getirilmemelidir. Dün bu mücadeleyi verenler bugün mecliste kol koladırlar. Bu çözüm sürecini çok insan lider yazarçizer diline doladı. İnsaf gözlüğünü takanlar müspet hareket ederek bu çirkin savaşa artık dur deyip elini taşın altına koydu. Bu adı konmamış soruna çok bedeller ödendi. Neyin mücadelesi veriliyor artık dur deme zamanı geldi ve geçmiştir diye düşünüyorum. Bu sürecin aktörleri elini çok çabuk tutmalıdır. İç ve dış güçler ortalığı karıştırmak istiyorlar. Her iki taraf fedakârlık yapmalı bu dev sorunu bir an önce bitirmelidir. Yoksa hem insanlık hem de ülke kayıp eder.
Bende vatansever bir Kürt olarak bu sorunun çözümü dini referansla olur kanaatindeyim. Kemalist, ateist, iç ve dış hainleri referans alarak bu sorunun çözüleceğine inanmıyorum. Kürt halkı Müslümandır, dindardır başında davasında batı hayranı materyalist bir savunucuyu istemez. Türklerin Kürtlerden en çok eserlerine sarıldığı, sahip çıktığı âlim Bediüzzaman Kürt âlimidir. İlk olarak siyasi bir parti lideri şeyh Sait hareketi isyan değil dini bir kıyamdır dedi. Bu âlimde Kürttür. Hükümet hizmet götürüyor yollar kesiliyor. İnşaatlar, bizim malımız olan araçlar yakılıyor. Bayraklar indiriliyor, çocuklar kaçırılıyor, anneler ağlatılıyor. Bunun adı nedir anlamıyorum. Dense ki ilimize fabrikalar kurun insanları istihdam edin insanlar iş güç sahibi olsun evine ekmek götürsün tam masum bir talep bende bu koroya dâhil olurum Şiddet kullanarak, maşa olarak kullanılarak hiçbir şey elde edilmez düşüncesindeyim.
Özgürlükler alanında çok serbestlik var kim ne yazmak, yapmak istiyorsa yapsın, yazsın. Siyasi arenada sorunları her kes haykırsın ancak bunlar şiddetle hiç olmaz. Hak talep etmek için şiddet kullanılıyorsa o talepte art niyet var devlet şiddeti de buna dâhildir. Çözüm çalıştayları düzenleniyor çözümler aranıyor. Her kesin destek olması gerekirken, çözüm için önerisi olanın seferber olması lazımken, bu iyi niyeti sabote etmek süreci akamete uğratmak. İnsan düşmanlığıdır. Bir seneye yakındır cenaze gelmiyor, kan akmıyor, anneler ağlamıyor yoksa tekrar cenaze gelmesini özleyenler mi var. Bir Annenin çocuğunu istemesi kadar doğal ne olabilir. Bu dılhun anneler için edepsizce isnatlar yapılıyor insaf sahibi anneleri sevenler bunu yapamazlar. Hükümetin tüm iyi niyetine rağmen ortalığı kan gölüne çevirmek eski günlere döndürmek isteyenler Kürt dostu olamazlar.
Bu son olaylardan anladığım bu bahtı kara fakir çok geri bırakılmış bir halk üzerinden başka şeyler senaryolar üretiliyor. Dil bahane edilerek hizmetler akamete uğratılıyor. Nazi zihniyetini taşıyanlar barışın tarafı olamazlar. Bu bölge üzerinde dış güçlerinde emelleri var içteki maşalarda onların kuklalarıdır diye düşünüyorum. Çocuklarını en iyi okullarda okutanlar biz tezek yakmaya devammı edelim? Ey! İnsaf sahipleri. Kendilerine göre bu sorunun çözücü tarafı olan HDP ve BDP ye çok görev düşüyor. Hiç bir dönemde Kürtler bu kadar açık sorunlarını dile getiremiyordu. Sayın başbakanın dediği gibi özgürlük fazla mı geldi. Geçen günler bölge için kayıptır.