Yeniden başörtüsü eylemi

Yeniden başörtüsü eylemi

 öğrencilerin seslerini duyurmak için bir basın açıklaması yaparak, konunun artık siyasi bir konu olduğunu duyurdu..

Ahmet Bahçivan İşmerkezi önünde yapılan basın açıklamasına, Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Coşkun'un yanı sıra, Memur-Sen Konfederasyonu'na bağlı sendikaların şube başkanları ile vatandaşlar katıldı. Üniversiteye girmek için yıllarca emek veren başörtülü kızların okuma hakkının engellenmesi konusunun, 11 Nisan'da yapılan YGS sınavı ile yeniden kanadığı dile getiren Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Coşkun, Şanlıurfa'da başörtüsü nedeniyle sınavlara alınmayan, sınava perukla girdiği halde rahatsız edilen kız öğrencilerin mağduriyetine dikkat çekti. Başörtüsü sorununun artık çözüme kavuşturulması gerektiğine işaret eden Coşkun, konunun artık siyasi zemine oturduğunu dile getirdi.
    Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Coşkun, yaptığı basın açıklamasında şunları söyledi: "Biz Türkiye'nin önündeki yasakçı zihniyetin terk-i diyar etmesini beklerken, üniversiteye giriş sınavları 28 Şubat artığı uygulamalara ev sahipliği yapmaya devam ediyor. YGS'de salon başkanı veya gözetmen olarak görev alan arkadaşlar çok iyi hatırlayacaklardır. Geçtiğimiz hafta bize verilen kitapçıklarda, kılık kıyafet yönetmeliğine yapılan atıflar, sadece başörtülü kızları içine alan bir çerçeveye sahipti. Peygamberler şehri olarak tüm dünyaya nam salan ilimizde vatandaşlar artık öyle olaylara tanık oluyorlar ki, neredeyse "Allah'ım kurtarıcın ne zaman gelecek." diye dua edecekler. 11 Nisan 2010 tarihinde Şanlıurfa Koç İlköğretim Okulu'nda sınava giren öğrenciler ÖSYM görevlilerinin öyle uygulamalarına maruz kaldılar ki, olayı duyan Urfalıların kanı dondu." Okul idaresi tarafından salonlar gençlerimizin en rahat edebileceği şekilde hazırlanmışken, mağdurların ismini alamadıkları ÖSYM yetkilileri gençlerin huzurunu kaçırmak için ellerinden gelen her şeyi yaptılar.

Başörtüsünü çıkarmak istemeyen bir kızımızı psikolojik baskı uygulayan görevliler, perukla sınava giren bir kızımızı da dışarı atmak istemişlerdir. Yaptıklarının hukuksuzluk olduğunu söyleyen kızımız dışarı çıkmak istemeyince de sınav esnasında sürekli başında bekleyip, konuşturarak psikolojik baskı kurmuşlar ve deneme sınavlarında çok yüksek puanlar alan kardeşimizin geleceğine malolmuşlardır. Kendi siyasi görüşlerini bilim adamlığına karıştıran bu kişilerin bilimselliklerine saygı duyabiliriz, ancak adamlıklarına asla. Yıllardır kanayan bu yarayı temizlemek hepimizin boynunun borcudur. "Bu konu siyasi bir konu mudur?" diye soranlarına cevabımız "Ne yazık ki artık evet" olacaktır.
    Çünkü başörtüsünü ısrarla siyaset zeminine çekmeye çalışarak yasaklattıran zihniyet, sadece kendisi gibi düşünenlere yaşama hakkı tanıyor. Ancak Allah'ın arzı o kadar geniş ve Allah o kadar merhametlidir ki, kendisine isyan edenleri dahi rahmetinden mahrum etmez. Bizler de O'nun işaret ettiği yoldan gitmeye çalışan insanlar olarak diyoruz ki; sivil inisiyatif hiçbir zaman susmayacak. Biz sadece bizden olanların yaşayabileceği bir yaşama alanı istemiyoruz. Herkesin bir arada ama kardeşçe yaşayabileceği bir güne kavuşabilmek için inadına sivilleşme, inadına özgürlük diyoruz. Bizim bu isteğimize rağmen, bize yaşam hakkı vermeyerek kendilerini hukukun üstünde görenler, insan hakları, kılık kıyafet özgürlüğü, eğitim hakkı ve eşitlik hakkında uyguladıkları keyfi muamelelerle istismarı had safhalara ulaştırmışlardır." Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Coşkun, hukuksuzluklara ve keyfi uygulamalara karşı seslerini daha gür bir şekilde çıkaracaklarını, hukuki mücadelelerinin de devam edeceğini söyledi.

Gap Gündemi