Yapıcoğlu: Ali Ahsan Mücahit'in idam edilmesi cinayettir

Cemaat-i İslami Hareketi Genel Sekreteri Ali Ahsan Mücahit'in idam edilmesini cinayet olduğunu belirten HÜDA PAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu, Müslümanların yaşanan zulümlerden ve idamlardan ders alıp, birbirlerine kenetlenmeleri gerektiğini vurguladı.

Yapıcoğlu: Ali Ahsan Mücahit'in idam edilmesi cinayettir

Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Cemaat-i İslami Hareketi Genel Sekreteri Ali Ahsan Mücahit’in Bangladeş’te laik Hasina yönetimi tarafından idam edilmesini cinayet olarak değerlendirdi.

Abdulkadir Molla’nın arkadaşlarının birer birer onun yanına gönderildiklerini ifade eden Yapıcıoğlu, “Her ne kadar mahkeme kararıyla idam edildiği söylense de bu mahkeme kararları devletin işlemiş olduğu cinayetlere bir hukuk kılıfı geçirme çabasıdır. Bu yargılamalar, İstiklal Mahkemeleri’nin 90 yıl sonra Bangladeş’te hortlamasıdır. Bu, bir devlet terörüdür, bir cinayettir failler açısından. Fakat şehitler açısından bir kazançtır.” dedi.

“Müslümanlara tahakküm etmek isteyenler İslami uyanıştan korkuyorlar”

Sadece Bangladeş’te değil, İslam coğrafyasının her parçasında Müslümanlara tahakküm etmek isteyenlerin İslami uyanıştan korktuklarını belirten Yapıcıoğlu, şunları söyledi:

“Müslümanların kendi inançları etrafında birbiriyle kenetlenmesinden korkmuşlardır. Bunu yapabilecek nitelikte gördükleri insanları da bir şekilde cezalandırma yoluna başvurmuşlardır. Kimini şehit etmişler, kimini memleketlerinden çıkartmışlardır. Hepsinin ortak özelliği insanları kendilerine kul, köle yapmak istemeleridir. Fakat hakiki anlamda Allah’a kul olanların asla onlara boyun eğmeyeceklerini zaman içerisinde görmüş olmaları gerekir. Tarihten ibret almayanlar bugün veya yakın bir gelecekte bunu tekrar göreceklerdir.”

Müslümanlar ikici bir Endülüs’e asla fırsat vermeyecekler

Küresel çapta İslami hareketin, İslami uyanışın bitirilmesinin amaçlandığını dile getiren Yapıcıoğlu, Müslümanların ikinci bir Endülüs’e asla fırsat vermeyeceklerinin altını çizdi.

“90 yıl önce bu topraklar da benzer zulümler gördü”

90 yıl önce Türkiye’de de benzer zulümlerin görüldüğünün altını çizen Yapıcıoğlu, “Şeyh Sait Kıyamı’nda Şeyh Said ve pek çok arkadaşı şehit edildi. Bu ülkede pek çok âlim, pek çok İslam önderi farklı farklı cezalara çarptırıldı. Kimisi şehit edildi, idam edildi, sürgüne gönderildi, kimisi uzun yıllar zindanlarda bekletildi. Fakat İslami uyanışın önüne geçemediler ve bu halkı İslam’dan koparamadılar. Bangladeş’te de bunu yapamayacaklardır.” ifadelerini kullandı.

“Bu hazin tablo ümmetin parçalanmışlığının bir sonucudur”

Müslümanların yaşanan zulümlerden ve idamlardan ders alıp, birbirlerine kenetlenmeleri gerektiğine işaret eden Yapıcıoğlu, “Şu anda İslam ümmetinin içinde bulunduğu bu hazin tablo ümmetin parçalanmışlığının bir sonucudur. Her bir parçanın içerisinde öyle karışıklıklar çıkarılmış ki, herkes kendi iç sorunlarıyla uğraşıyor, bunlarla boğuşuyor. Hatta bazı yerlerde birbirleriyle çekişiyorlar. Müslümanlar bundan ders almalıdır. Hariçten yapılan bu saldırılar İslam’a yapılan saldırılar olarak kabul edilerek iç ihtilaflar tamamen bir kenara bırakılmalıdır ve Müslümanlar kenetlenmelidir. Bundan başka bir çıkış yolu da biz bilmiyoruz.” şeklinde konuştu. (Hamza Adiyaman/Yunus Sırat - İLKHA)