YANLIŞ TERİMLERDE KURTULUŞ
Hürriyet her insanın hakkıdır. Hürriyetler de sonsuz değil sınırlıdır. İlahi ve medeni ilimlerde bu böyledir. Hürriyetin sınırlı, sınırsızlığı meşru olmalıdır. Beşeri sistemlerde ölen niçin öldüğünü, öldüren de ne için öldürdüğünü pek bilmez, vatan sağ olsun der ve geçer.
İslam dininde ise şehitlik vardır. Hayat kaynağımız Kur’an-ı Kerim’de şehitler için “Allah yolunda öldürülenlere (ölüler)Demeyin bilakis onlar diridirler. Fakat siz farkında değilsiniz.” Buyurur. Bakara S.154 ayet. Şehitler için büyük bir paye var rabbimiz katında, şehadetin birinci şartı Allah için olmalıdır. Yoksa ırk üstünlüğü, bayrak fanatikliği, vatan kurtarma sevdalığı değildir.
Anlaşılan her ölene şehit, öldürene de gazi, kahraman denmez. Ölen Allah için ölmeli,öldüren de Allah için öldürmeli.Yoksa (ne şehit ne gazi B…yerine gitti bizim Niyazi) olur.Zina bataklığı korumalığını yapan görevli öldürülünce şehit mi olur? Şehitliğe susamış astın üstün, amirin, memurun, Yönetenin, yönetilenin Dini emirlere bağlı olmaları şarttır. Ne ast ne üst, ne yöneten nede yönetilen Dinden bîhaber, genellikle üst sarhoş, zani, emir üstten gelirse al sana din dışı bir hareket bu gibi ölümlere şehit mi diyeceğiz? Elbette diyemeyiz. Dini duyguları her şeyin üstünde olanlara selam olsun.
Şunu demek istiyoruz: “İlahi Kelimetullah için olmayan ölümler şehitlikten nasibini almazlar.”Ne mutlu o kimselere ki! İlahi Kelimetullah için şehit olanlara…11 Nisanı Urfa’mızın kurtuluşu olarak kutlarken,,şehitleri bir daha anmak insanlık borcu olsa gerek.Ama ne yazık ki, düşmanın kurşun izleri minarelerimizde,mabetlerimizde mevcut iken, Fransızcayı ve İngilizceyi okullarımızda Sertaç etmek aklı selimin ürünü değildir.Bir çelişkidir,şehitleri incitmedir.Okullardan söz açılmışken,Üniversite imtihanı öncesi bazı hocalarımız,vaizlerimiz vaazlarında gençlerin imtihanı kazanması için dua talepleri oldu.Neye,niçin dua edilecek anlamış değilim.Büyük bir yanlıştır diyorum.İmtihan da “DİN AFYONDUR” diyen, bilim adamı aşağılardan hangisidir? Sorusu sorulur! Cevap tabi ki Karl markstır. Dinime afyon diyen bir dinsizin, Materyalist, Kemalist, ladin, kültürüne beni sorumlu tutan bir eğitim sistemine nasıl dua edilir. Bu soru ilahiyat din sosyolojisi sorusuydu. Şuursuzca bu faka düşenlere veyl olsun. Bütün yaşantısında dine, imana, kurana hakaret etmekle geçenler ölünce, musalla taşına konur, yakınları ise uzaktan seyrederek alttan gülücükler dağıtırlar. Methiyeler bin para, kahramanlıkları ise bin akçe, kurtulduklarını sanırlar. Ama beyhude! Mahkeme-i Kübra’da hesabını verirler, dünyada cüce oldukları halde yüce gösterilseler bile. Sapla saman karması olduğu için günlük yaşantımızda hep karşılaşırız bu gibi hadiselere.
Komşumuz Suriye de Mazlum halkın çektiklerine seyirci kalmak dert edinmemek insafsızlık ve insansızlıktır. Türkiye’nin Suriye politikası yanlıştır.”At sahibine göre kişner demiş” atalarımız. Atın sahibi ise şer ittifakıdır. Müslüman cellâtlarıdır. Kan dökücü istilacı, menfaat şebekeleridir, Siyonist yahudidir. Nüsreti Allahtan dilemeliyiz. Şer İttifakının piyonu olanlar akan kanın suç ortaklarıdır. Neredesin Ey Selahaddini Eyyubi, Ömer İbn-i Abdulaziz, Halit Bin Velid, Hz. Zekeriya, Hz. Yahya Sitti Zeynep, Muhyiddin-i Arabî ve daha niceleri himmet Yarab. Şer ittifakı ve piyonları inanan insanların kanını akıtıyorlar. Canları, malları, namusları payu mal edildi. Nusret Yarab! Yok, mu? bu karanlık gecenin sabahı? Elbette olacaktır. Esed aslandır saldırıyor. Siyonistler yemin etmişler 22 devletin sınırları değişecek diye.
Şer ittifakının piyonlarını, eş başkanlarını hala sevecek misiniz? Ne zaman uyanacaksın ey Müslüman! Nesli koruma, nefsi ıslah, aklı koruma, mal ve can emniyeti için çaba sarf etmeyenlere ne zaman sırtını döneceksin. Alışmışsın kırmızı kitapları göstererek 40 yıl iktidar saltanatını süren masonları taşımaya, yazık değimli? İlahi emir ne diyorsa ona bak, gâvurdan hayır gelmez. İslam coğrafyasında Müslüman kanı oluk oluk akarken, şer ittifakına biat etmiş münafık, dünya sömürü düzenlerini yeniden dizayn etmekle görevli, Müslümanlardan, akan kanın durmasını mı bekliyorsun? Beyhude, elin gâvuru ve yandaşları leş peşinde, Irakta, Mısır’da, Libya’da, Afganistan’da, aynı senaryolarla istila etmediler mi? Kan akıtmadılar mı? Sıra İran’da çünkü İran, şer ittifaklarına kafa tutuyor. Sömürme reflekslerine çomak sokuyor. Fırsatçılar da bir Sünni-Alevi yani mezhepçiliği körüklüyor. Tuzağa düşme ey Müslüman! Şunu bil ki, Oyun ayni, senaryocular değişik, basiretin açılsın öyle bak ve gör.
Zina, Faiz, Uyuşturucu, Saltanat ve sömürü düzenlerini daha da sağlama almak isteyen, mücadelesini bunun için veren zalimlere, vampirlere yandaş olma, semtine uğrama, yoksa mesulsün, elif gibi dik dur, virgül gibi kıvırma, güçlüdürler deme, Allah’ın gücü her şeyin üstündedir. Mevla hak adına çarpışanlardan eylesin. Dünya menfaatleri için kan akıtanlardan eylemesin… Bilelim ki hür yaşamak su ve ekmek kadar zaruridir.
İslam dininde ise şehitlik vardır. Hayat kaynağımız Kur’an-ı Kerim’de şehitler için “Allah yolunda öldürülenlere (ölüler)Demeyin bilakis onlar diridirler. Fakat siz farkında değilsiniz.” Buyurur. Bakara S.154 ayet. Şehitler için büyük bir paye var rabbimiz katında, şehadetin birinci şartı Allah için olmalıdır. Yoksa ırk üstünlüğü, bayrak fanatikliği, vatan kurtarma sevdalığı değildir.
Anlaşılan her ölene şehit, öldürene de gazi, kahraman denmez. Ölen Allah için ölmeli,öldüren de Allah için öldürmeli.Yoksa (ne şehit ne gazi B…yerine gitti bizim Niyazi) olur.Zina bataklığı korumalığını yapan görevli öldürülünce şehit mi olur? Şehitliğe susamış astın üstün, amirin, memurun, Yönetenin, yönetilenin Dini emirlere bağlı olmaları şarttır. Ne ast ne üst, ne yöneten nede yönetilen Dinden bîhaber, genellikle üst sarhoş, zani, emir üstten gelirse al sana din dışı bir hareket bu gibi ölümlere şehit mi diyeceğiz? Elbette diyemeyiz. Dini duyguları her şeyin üstünde olanlara selam olsun.
Şunu demek istiyoruz: “İlahi Kelimetullah için olmayan ölümler şehitlikten nasibini almazlar.”Ne mutlu o kimselere ki! İlahi Kelimetullah için şehit olanlara…11 Nisanı Urfa’mızın kurtuluşu olarak kutlarken,,şehitleri bir daha anmak insanlık borcu olsa gerek.Ama ne yazık ki, düşmanın kurşun izleri minarelerimizde,mabetlerimizde mevcut iken, Fransızcayı ve İngilizceyi okullarımızda Sertaç etmek aklı selimin ürünü değildir.Bir çelişkidir,şehitleri incitmedir.Okullardan söz açılmışken,Üniversite imtihanı öncesi bazı hocalarımız,vaizlerimiz vaazlarında gençlerin imtihanı kazanması için dua talepleri oldu.Neye,niçin dua edilecek anlamış değilim.Büyük bir yanlıştır diyorum.İmtihan da “DİN AFYONDUR” diyen, bilim adamı aşağılardan hangisidir? Sorusu sorulur! Cevap tabi ki Karl markstır. Dinime afyon diyen bir dinsizin, Materyalist, Kemalist, ladin, kültürüne beni sorumlu tutan bir eğitim sistemine nasıl dua edilir. Bu soru ilahiyat din sosyolojisi sorusuydu. Şuursuzca bu faka düşenlere veyl olsun. Bütün yaşantısında dine, imana, kurana hakaret etmekle geçenler ölünce, musalla taşına konur, yakınları ise uzaktan seyrederek alttan gülücükler dağıtırlar. Methiyeler bin para, kahramanlıkları ise bin akçe, kurtulduklarını sanırlar. Ama beyhude! Mahkeme-i Kübra’da hesabını verirler, dünyada cüce oldukları halde yüce gösterilseler bile. Sapla saman karması olduğu için günlük yaşantımızda hep karşılaşırız bu gibi hadiselere.
Komşumuz Suriye de Mazlum halkın çektiklerine seyirci kalmak dert edinmemek insafsızlık ve insansızlıktır. Türkiye’nin Suriye politikası yanlıştır.”At sahibine göre kişner demiş” atalarımız. Atın sahibi ise şer ittifakıdır. Müslüman cellâtlarıdır. Kan dökücü istilacı, menfaat şebekeleridir, Siyonist yahudidir. Nüsreti Allahtan dilemeliyiz. Şer İttifakının piyonu olanlar akan kanın suç ortaklarıdır. Neredesin Ey Selahaddini Eyyubi, Ömer İbn-i Abdulaziz, Halit Bin Velid, Hz. Zekeriya, Hz. Yahya Sitti Zeynep, Muhyiddin-i Arabî ve daha niceleri himmet Yarab. Şer ittifakı ve piyonları inanan insanların kanını akıtıyorlar. Canları, malları, namusları payu mal edildi. Nusret Yarab! Yok, mu? bu karanlık gecenin sabahı? Elbette olacaktır. Esed aslandır saldırıyor. Siyonistler yemin etmişler 22 devletin sınırları değişecek diye.
Şer ittifakının piyonlarını, eş başkanlarını hala sevecek misiniz? Ne zaman uyanacaksın ey Müslüman! Nesli koruma, nefsi ıslah, aklı koruma, mal ve can emniyeti için çaba sarf etmeyenlere ne zaman sırtını döneceksin. Alışmışsın kırmızı kitapları göstererek 40 yıl iktidar saltanatını süren masonları taşımaya, yazık değimli? İlahi emir ne diyorsa ona bak, gâvurdan hayır gelmez. İslam coğrafyasında Müslüman kanı oluk oluk akarken, şer ittifakına biat etmiş münafık, dünya sömürü düzenlerini yeniden dizayn etmekle görevli, Müslümanlardan, akan kanın durmasını mı bekliyorsun? Beyhude, elin gâvuru ve yandaşları leş peşinde, Irakta, Mısır’da, Libya’da, Afganistan’da, aynı senaryolarla istila etmediler mi? Kan akıtmadılar mı? Sıra İran’da çünkü İran, şer ittifaklarına kafa tutuyor. Sömürme reflekslerine çomak sokuyor. Fırsatçılar da bir Sünni-Alevi yani mezhepçiliği körüklüyor. Tuzağa düşme ey Müslüman! Şunu bil ki, Oyun ayni, senaryocular değişik, basiretin açılsın öyle bak ve gör.
Zina, Faiz, Uyuşturucu, Saltanat ve sömürü düzenlerini daha da sağlama almak isteyen, mücadelesini bunun için veren zalimlere, vampirlere yandaş olma, semtine uğrama, yoksa mesulsün, elif gibi dik dur, virgül gibi kıvırma, güçlüdürler deme, Allah’ın gücü her şeyin üstündedir. Mevla hak adına çarpışanlardan eylesin. Dünya menfaatleri için kan akıtanlardan eylemesin… Bilelim ki hür yaşamak su ve ekmek kadar zaruridir.
