Urfa’nın Kültürel Miras Haritası çıkartılıyor
Şanlıurfa Belediyesi 2012 yılı için kentin tarihi ve kültürel varlıklarının ortaya çıkartılması başlattığı çalışmayı sürdürüyor.
ÇEKÜL Vakfı Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen Şanlıurfa’nın tarihi dokusuna çok iyi sahip çıktığının altını çizerek, valilik, belediye ve sivil toplum örgütlerinin birlikte hareket etmesinin sonucu olarak ilgili bakanlıkların da artık Şanlıurfa’ya daha farklı baktığını ifade etti.
“Bir süre sonra Türkiye’de herkes görecektir ki Urfa bir müzeler kenti olacaktır.”diyen Sözen, belediyenin açtığı müzik müzesi, mutfak müzesi, yakında Kültür ve Turizm Bakanlığının Halepli Bahçe’de açacağı müzelerle birlikte Şanlıurfa’nın müze şehir olacağını aktardı.
Şanlıurfa’da belediyenin yaptığı çalışmaların birçok şehre örnek olacağını ve bunu UNESCO’nun fark edeceğini dile getiren Sözen, “Bura da yani Şanlıurfa’da Fakıbaba faktörü çok önemli.”dedi
ÇEKÜL Vakfı Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen konuşmasını şöyle sürdürdü;” Tabi burası sanatçıların kentidir. Buradaki müzik, sanat çağlar boyu çok zengin olmuştur. Zaten bunlarla da ünlüdür. Bunlar içinde Urfa’da mekânlar oluşturulmaya başlanmış olması altı çizilmesi gereken en önemli konudur. Biz bugün iki gündür Urfa’yı geziyoruz. Kısa zaman içerisinde Tarihi Kentler Birliği toplantısının ardından aldığı hızı görerek şaşırtıcı bir boyuta ulaştığını saptamış bulunuyoruz. Bir süre sonra Türkiye’de herkes görecektir ki burası bir müzeler kenti olacaktır. Ayrıca gelenekler göreneklerin değerlendirmeye alındığını göreceklerdir. Açılan müzik müzesi, Mutfak müzesi, yakında açılacak olan Urfa’nın tarih müzesi, doğa ve bilim müzesi. Çocuklarımız da gelecekte hangi kentte hangi çağdaş donatılarla büyüdüklerini fark edeceklerdir. Bu eğitimde farklıları yaratmanın okuyor hale getirilmesidir. Şu bir gerçektir ki ilgili bütün bakanlıkların Urfa’ya bakış açıları çok farklı artık. Ben yakından biliyorum Kültür ve Turizm Bakanlığı, buradaki bir birinden önemli kültürel varlıkların yan yana geldiğini görmesinden dolayı bir proje hazırlıyor. İşte Halil’ü Rahman çevresinden başlayarak bütün alanların arkeolojik müze, ondan sonra açık hava müzesi, mozaik müzesi gibi bütün bu verileri bir arada gösteren, kalenin temizlenmesi, yine bine yakın binanın yıkılarak altından çıkan kültürel varlıkların yeniden tanıtılması gibi zor bir işin burada çözüldüğünü görüyoruz. Bu hiç kolay değil. Binden fazla binanın yıkılması altından çıkan değerlerin projelendirilmesi kısa sürede çevresinin projelendirerek kullanıma açılması çok önemli bir çalışmadır. Bu gün Urfa’da yapılan Türkiye’de yıllarca ihmal edilmiş konularda büyük bir değişim ve dönüşüm yaşanmaktadır. Ben şahsen Urfa’nın 2012 yılının sonunda bir başka güzel olacağına inanıyorum. “