Urfa'da MEMS Tabanlı Portatif Biyosensör Çalışmaları Başlatıldı
Harran Üniversitesi Evden Yapabileceğimiz, Kanser Erken Teşhisi İçin Portatif Biyosensör Çalışmalarında Önemli Adımlar Katetti
Kardiyovasküler hastalıklardan sonra dünyada ölüm nedenlerinde ikinci sırada olan kanserin son yıllarda artan insidansı ve insan yaşamının fiziksel, zihinsel ve sosyo-ekonomik boyutlarına etkisi onu yüzyılın en önemli sorunlarından biri haline dönüştürmüştür.
2010 yılındaki kanserin neden olduğu ekonomik maliyet yaklaşık 1.16 trilyon dolar seviyesindedir. Dünya Sağlık Örgütü tahminlerine göre 2018 yılında kanser nedeniyle ölen insan sayısı ise yaklaşık 18 milyondur (Türkiye’de yaklaşık 210000). Bu oran dünyadaki ölüm vakalarının altıda birini teşkil etmektedir. Kanserin neden olduğu bu kadar yüksek ölüm oranı ve büyük maliyetler onun erken teşhis ve tedavi süreçlerini oldukça önemli hale getirmiştir.
Dünya Sağlık Örgütü Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı 2018 yılı verilerine göre karaciğer kanseri dünyada en çok görülen 6. kanser türü olup yaklaşık % 4,7’lik bir orana sahiptir. Prostat kanseri dünya çapında erkeklerde %13,5 ile en sık görülen ikinci kanser türüdür. Bu verilere göre ülkemizde görülen kanser vakalarının yaklaşık % 10’unun prostat ve karaciğer kanseri olduğu dikkate alınırsa bu proje ülkemizde yıllık yaklaşık 1,15 milyar TL’lik bir ekonomik maliyetin azaltılması için oldukça önem arz etmektedir.
Bu bağlamda kanser gibi erken teşhisi yüksek önem arz eden hastalıklarda testlerin her birey için hızlı, ulaşılabilir, ucuz ve portatif olması son 20 yılda teletıp ve nesnelerin interneti ile birlikte büyük önem kazanmıştır
MEMS Tabanlı Portatif Biyosensör Çalışmaları
Kanser hastalarına erken teşhisinde bulunmak için MEMS tabanlı mikro sensör çalışmaları hız kesmeden devam ediyor.
Mühendislik Fakültesi Elektrik ve Elektronik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Göktaş liderliğinde kurulan HRÜ Sensör Araştırma Grubu tarafından, erken kanser teşhisine çözüm üretmek için tasarlanan ve üretilen MEMS tabanlı mikro sensörler gerek kanser nedenli ölümleri minimize etmeyi ve gerekse de ekonomik açıdan olan kayıpları azaltmayı hedeflemektedir.
Özellikle 2020 Mart ayından bugüne Covid 19’dan dolayı devam eden problemler ve kısıtlamalara rağmen proje, büyük özverilerle ve çabalarla istenen sonuçlara adım adım yaklaşmaktadır.
Cihazların ilk üretimleri mikro üretim lablarında uzun ve yorucu bir çalışma sonucunda tamamlanmıştır. Üretilen MEMS tabanlı mikro sensörleri taşıyan çipler, daha sonrasında elektriksel bağlantıları yapılarak paketlenmiştir. Bir süredir karakterizasyon işlemleri devam eden cihazlarımız modelleme ve simülasyonlardaki sonuçlara çok yakın değerler vermiş ve böylece bir sonraki aşama için hazır olduklarını kanıtlamışlardır.
Cihazlarımız bir sonraki aşama olan Prostat ve Karaciğer kanserinin teşhisine yönelik gerekli yüzey modifikasyonlarının yapılması için hazırlık aşamasındadır. Doç. Dr. Hasan Göktaş liderliğinde kurulan HRÜ Sensör Araştırma Grubu yüzey modifikasyon konusundaki uzmanlığını, daha öncesinde hayata geçirilen projelerinde (Lateral Flow Testleri, Elektrokimyasal Biyosensörler) kanıtlamıştır.
Cihazlarımızın gereken yüzey modifikasyonları uygulandıktan ve kalibrasyon testlerini başarıyla geçtikten sonra cep telefonlarına uyumlu hale getirilerek portatif biyosensör olarak hayatımızda yer almaya başlamalarını hedeflemektedir.
Bu sayede herkes kendi testlerini yapabileceği ve ileride farklı kanser türlerine de uygulanabilecek bir portatif biyosensör ortaya çıkacaktır.
Ayrıca, HRÜ Sensör Araştırma Grubu erken kanser teşhisinin yanı sıra, cihazlarımızın Covid 19 ve benzeri virüslerin tespitinde de kullanılabilmesi için gerekli yüzey modifikasyon çalışmalarına başlamıştır ve yürütmektedir.