UCUBE RESİM SERGİSİ
Avusturyalı sanatçı Tina Fischer’ın Şanlıurfa Belediyesi Sergi Salonu’nda, hem de Belediye’nin katkılarıyla “Sanat” adı altında çıplak figürlerle yapılmış tabloları sergileme cüretinde bulundu. Bu olay Müslüman mahallesinde salyangoz satma girişimidir. Ayrıca peygamberler şehri, nebiler diyarı, peygamberlerin atasının doğduğu mübarek, tarih ve medeniyet şehrinde sergilenmiş olması düşündürücü ve manidardır.
“Aslında bu o kadar da önemli bir şey değil, bu kadar tepkiye ne gerek var.” diyenlerimiz olabilir. Doğrudur çıplak denilen tablo bir ucube gibi neye benzediği belli değil fakat bu olay gelecek tarihlerde yapılması planlanan asıl çıplaklığın habercisi ve zemin hazırlama yöntemi olabilir. Zaten hep öyle yapmadılar mı? Cumhuriyetin kuruluşu ile birlikte yobaz AB ve ırkçı ABD, Müslümanları İslamiyet’ten nasıl uzaklaştırırız hesabı içinde olmadılar mı? O tarihlerde Avrupa güzellik yarışmasını Türkiye’de yaparak alıştırma yaptılar ve takip eden yıllarda da Türkiye güzellik yarışması düzenleyip sözde Müslüman kızlarımızı soğan gibi soyup temaşa etmediler mi? Bir kitapta okumuştum kitabın yazarı bir Alman. Emine ŞENLİKOĞLU Türkçeye çevirmiş. Müslümanlar üzerinde oynanan oyunları çok güzel anlatılıyor. Belki okumak isteyenler olabilir diye isim de veriyorum; MARİA isimli kitapta her şey, oynanan bütün oyunlar bir Alman tarafından anlatılıyor.
Gelinen nokta’ya ise hepimiz şahit oluyoruz sahiller çıplaklar kamplarına dönmüş çıplaklık, içki, zina, fuhuş olmuş modernlik tıpkı Avrupa gibi yobazlaştırdılar. Türkiye’de artık aile kavramı yavaş yavaş özelliğini yitiriyor tam Hıristiyan, Ateist, Putperest, Satanist batılılar gibi bunların tamamı çirkef içindeler fakat farkında değiller. Bunlara tepki gösteren Müslümanlara da gerici deniliyor. Kendilerinden bihaber olan bu kesim insan bırakın gericiliği nasıl bir batağın içinde olduklarını göremiyorlar. İnsanlar vardır gözleri var görmezler, kulakları var işitmezler, dilleri var doğruyu söylemezler. Dar kot pantolon giymekle, başını açmakla, mini etek giymekle, mahrem yerlerini erkeklere gösterip göz zinasına sebep olmakla onların deyimi ile medeni veya modern olunmuyor olunmazda. İnsanlık başıboş değil ölenleri örnek alalım ölüm bu gün onlara yarın bize, hepimiz Yüce Rabbimizin huzurunda toplanıp hesap vereceğiz aklımızı başımıza alıp öyle yaşayalım. Günah gelecek olan işlere alet olmayalım çünkü işlenen günaha ortak oluruz.
Diğer önemli bir konu cezaevlerinde tutuklu bulunan ve 12 Haziran 2011 tarihinde yapılan milletvekili genel seçimlerinde halkın iradesiyle seçilen bu vekillerin bir an önce serbest bırakılmalarıdır. İleri demokratikleşmeyi yakalamaya çalıştığımız bu dönemde halkın verdiği karara saygı duyarak daha dikkatli ve olumsuz sonuçlar oluşturacak kararlardan uzak durmamız gerekir. Bu ve buna benzer kararlar ülkemiz için kargaşa, şiddet ve huzursuzluk ortamlarını oluşturmakta, ülkemiz ve insanlarımız zarar görmektedir. Yetkililerin bu gibi önemli konular hakkında karar alırken iki kere düşünmeleri gerekir diye düşünüyorum.
Bir başka yazıda görüşmek dileği ile…