TÜRKİYE PRANGALARINDAN KURTULACAK

TÜRKİYE PRANGALARINDAN KURTULACAK

 

16 Nisan 2017’deki referandum, sadece bir Anayasa değişikliği referandumu değildir. 16 Nisan referandumu, aynı zamanda Türkiye’nin terör belasından ve dost yüzlü Avrupa kâfirlerinin gizli nifak ve düşmanlıklarından kurtulacağı gündür. Kısacası 16 Nisan günü, Türkiye’nin prangalarından kurtulacağı gündür. Referandumdan sonra herkes, 90 yıldır yüzünü Avrupa’ya çevirmiş bulunan Türkiye’nin gerçek dostlarının sadece Müslümanlar olduğunu geç de olsa yavaş yavaş anlayacaktır. Referandum süreci, kimlerin ülke hayrı için çalıştığını, kimlerin de ülke düşmanlarıyla işbirliği yapma çabasında olduğunu göstermektedir.

Referandum sürecinde “Evet” ve “Hayır” cephelerinde yer alanlara dikkatle bakalım. Cumhuriyeti kurmakla övünen hayırcı muhalefet bugüne kadar, Türkiye’nin menfaatine olan hiçbir karara “Evet” dememiştir. Ezanı Türkçe ’ye çeviren bunlardı. 1950’de ezanın aslına dönmesini öngören kanun teklifine “Hayır” demişlerdi. Ama Menderes’in idam edilmesini öngören 1961 referandumunda evet demişlerdi. 1973’te hizmete açılan Boğaziçi (15 Temmuz Şehitler) Köprüsüne,1988’de hizmete açılan Fatih Sultan Mehmet köprüsüne ve 2016’nın Ağustosunda hizmete açılan Yavuz Sultan Selim köprüsüne hep “Hayır” dediler.  Bu büyük projelerin yapılmaması için ellerinden geleni yaptılar. Marmaray’ın ve Avrasya tünelinin yapılmaması için Anayasa mahkemesine başvurdular. Başörtüsünün serbest bırakılması için yapılan kanun tekliflerine “Hayır” dediler. Kur’an Kurslarına, İmam-Hatip Liselerine ve İlahiyat Fakültelerine hep “Hayır” dediler. Çankaya’da ve Taksim’de cami yapılmasına hep “Hayır” dediler. Bunlar Atatürk barajına da hayır demişlerdi. Yani bu milletin su içmesine de tahammülleri yok…

Soldan sağa ve sağdan sola, isimlerini ağzıma almak istemediğim ne kadar terör örgütleri varsa, tümü birden Hayır’cıların safında yer almış bulunuyorlar. “Kendi gitti, ismi kaldı yadigâr” kabilinden ne kadar kerameti kendinden menkul parti varsa, onlar da hayırcıların safındalar... Bir de Rahmetli Erbakan Hoca’yı kendilerine alet edenler… Onlar da Hayırcı kervanına katıldı. Onların dertlerini biliyoruz… Tayyip Erdoğan’ın başarısı onlarda bir takıntı ve bir kompleks oluşturmuş. Akıl tutulmasına giriftar olmuşlar. Düşünün, bunlar FETÖ’yü hiç sevmedikleri halde, sırf Tayyip Erdoğan’ı hedef aldığı için 15 Temmuz darbecilerini desteklemeye başladılar. Yazıklar olsun…

16 Nisan referandumunda “Hayır” cephesinde yer alacağını ortaya koyan devletler de vardır. Almanya, İngiltere, Fransa, İsveç, İsviçre, Hollanda, Yunanistan, Ermenistan, Avusturya ve İsrail… 3,5 milyondan fazla vatandaşımızın olduğu Almanya ve Avusturya hükümetleri, Sayın Başbakan ve Cumhurbaşkanının kapalı salon toplantıları yapmalarına, güvenlik gerekçesiyle izin vermiyorlar. Ama terör örgütlerinin toplantılarına her türlü desteği vermekten çekinmiyorlar.

İşte 16 Nisan referandumundan çıkacak “Evet” oyları, sadece Anayasa değişikliğinin oylanması anlamına gelmeyecek; aynı zamanda, Türkiye’nin gerçek dostlarıyla buluşmasına ve dost yüzlü gizli düşmanlarıyla yüzleşmesine de zemin hazırlayacaktır.