Terörü ve yoksulluğu birlikte bitirelim
Türkiye – Dünya Ticaret Köprüsü organizasyonunun açılışında konuşan TUSKON
Başkanı Rızanur Meral, dünyada yaşanan terör ve yoksulluğa değinerek, Gelin birlik olalım, terörü ve yoksulluğu birlikte bitirelim" dedi.
Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen ‘Türkiye - Dünya Ticaret Köprüsü' organizasyonu 7 kıtadan 2.200'ü yabancı 2.300'ü ise Türk olmak üzere toplam 4.500 iş adamını buluşturdu. Dış Ticaret Müsteşarlığının koordinasyonunda ve Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) desteğiyle gerçekleştirilen Türkiye - Dünya Ticaret Köprüsü organizasyonunun açılışında konuşan TUSKON Başkanı Rızanur Meral, dünyada yaşanan terör ve yoksulluğa değinerek, "Gelin ortaklığımızı artıralım. Gelin yoksulluğu birlikte yenelim. ‘Komşusu açken tok yatan bizden değildir' düsturu ile, oluşabilecek terör ve şiddeti birlikte sonlandıralım" dedi. TUSKON Başkanı ayrıca, organizasyonun sadece mal ve hizmet alım satımına değil, küresel krizin sebebi olan yönetimsel hataların tekrarlanmaması ve yeni ekonomik düzende üstlenilecek sorumlulukların müzakere edilmesine olanak sağlayacağını kaydetti.
Organizasyon Guiness'e aday olabilecek nitelikte
TUSKON'un düzenlemiş olduğu Türkiye – Dünya Ticaret Köprüsü organizasyonunun açılışında konuşan Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan ise, toplantının gerek katılımcı gerekse de sonuçları itibarı ile Guiness Rekorlar Kitabı'na girebilecek bir nitelik taşıdığını söyledi. Küresel krizin en kötü mirasının işsizlik olduğuna dikkat çeken Bakan Çağlayan, Ocak Şubat ve Mart aylarını kapsayan işsizlik rakamlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Geçen yılın aynı dönemine göre işsizlik rakamının yüzde 13.7'ye gerilediğini belirten Bakan Çağlayan, son bir yılda 1 milyon 593 bin kişinin istihdam edildiğini açıkladı. Küresel krizden çıkışın da küresel birliktelik ile olabileceğini ifade eden Bakan Çağlayan, "Hiçbir ülke bu krizden kendine has yöntemlerle çıkamaz. Bu kriz küresel bir krizdir. Dolayısıyla küresel krizin de çıkışı ancak küresel olabilecektir. Onun için bu kadar ülkenin burada bir araya gelerek bu toplantının yapılması çok önem arz etmektedir" diye konuştu.
Açılışta konuşan TUSKON Başkanı Rızanur Meral ise, Dış Ticaret Köprüsü ismi altında düzenlenen 12 uluslararası iş zirvesiyle ve İkincisi düzenlenen Dünya Ticaret Köprüsü programı ile TUSKON olarak Dünya ticaretine önemli katkılarda bulunduklarını belirtti. Bu programlarda Afrika için 4, Avrasya ve Asya - Pasifik için 3'er ve Avrupa bölgesi için 2 kez düzenlenen etkinlikler kapsamında 100'den fazla ülkeden 7.000 yabancı işadamını, 340 bakan, bürokrat ve ticaret odası başkanını ve 200'ün üzerinde yabancı basın mensubunu Türkiye'de ağırladıklarını kaydeden TUSKON Başkanı, bu programlara Türkiye'den 14.200 işadamının katıldığını, Türk ve konuk işadamları arasında 340 bin ikili iş görüşmesi gerçekleştirilerek 14 milyar dolarlık ticaret hacmi oluşturulduğunu belirtti.
2010 yılının Türkiye için ayrı bir öneme haiz olduğunu da sözlerine ekleyen TUSKON Başkanı Rızanur Meral, "OECD tarafından yapılan büyüme tahminleri bu yıl Türkiye'nin yüzde 6.8 büyüyeceğini öngörüyor. Biz iş dünyası olarak bunun yüzde 7'yi de geçme ihtimali olduğunu düşünüyoruz ve bunu gerçekleştirmek için çalışıyoruz. Bu büyüme ihracatla olacak. Türkiye, dünyayı etkileyen krizden etkilenmeden çıkmayı ihracatla başarıyor. TUSKON olarak bu hedefe kilitlendik" dedi. Türkiye'nin son yıllarda önemli başarılara imzasını atarak tarihe geçtiğini söyleyen TUSKON Başkanı, "Avrupa, Avrasya ve Orta Doğu gibi bölgelerin imalat ve ticaretinde etkin konumda olan Türkiye, son yıllarda Afrika ve Uzak Doğu'ya da önemli açılımları yapmıştır. Geçen yıl yurtdışı müteahhitlik hizmetlerinde Dünya'nın en büyük 225 taahhüt şirketi arasında 31 şirketle en başarılı ikinci ülke olduk" diye konuştu.
Açılışta konuşan TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi ise, kalıcı barışın yerleşmesi için ticaret köprülerinin birbirine bağlanması gerektiğini belirtti. Büyükekşi, "Dünya barışına katkılar yapabilen bir barış adası olarak yaşamak istiyoruz. Doğu ile Batı'nın ortasında merkezi bir ülkeyiz. En Doğulu ülkeden daha Doğulu, en Batılı ülkeden daha Batılıyız Kendimizi merkezde bir yerde görüyoruz" dedi.
Mantaliteler değişmeli
Rusya'dan Türkiye'ye yılda 3 milyon turistin geldiğini ve vizesiz rejim uygulamasını başlatacaklarını açıklayan Rus Sanayici ve Girişimciler Birliği Başkanı Alexander N. Shokhin ise, Türkiye'de bulunarak, iş yaptığını açıklayan milyonlarca iş adamının olmasını istediklerini belirtti. Alexander N. Shokhin "Gerek Türkiye gerekse de Rusya bir köprü vaziyetindedir. Doğu için Batı Batı için ise Doğu'durlar.köprü olmak kolay değildir. Hem Batı hem şark mantalitesine uymak gerekir" dedi. 35 milyar dolara çıkan Rusya – Türkiye ticaret hacmini 100 milyar dolara çıkarmak istediklerini belirten Alexander N. Shokhin, bunun zor ama gerçekleştirilebilecek bir hedef olduğuna dikkat çekti. Alexander N. Shokhin, "Türkiye ile enerji inşaat alanlarında iş birliktelikleri yapıyoruz. Rusya'da mega projeler var. Bu alanlarda yapılacak işlere Türk şirketler de katılabilirler. Genişy konut yapılması gündemimizde. KOBİ'ler için de iş birliği ortamı yaratmalıyız. Nükleer, enerji ve demiryolu ulaşımı gibi önemli projelerimiz de bulunuyor" diye konuştu.
Türkiye örnek ülke
Açılışta konuşan Avrupa Halklar Partisi Başkanı Wilfried Martens, bu organizasyonun Avrupa için ders alınabilecek bir organizasyon olduğuna dikkat çekti. Avrupa'nın Türkiye ile entegrasyonunu desteklediklerini de açıklayan Wilfried Martens, Türkiye ekonomisinin kesintisiz büyüdüğünü kaydederek, "Türkiye AB'nin en eski ortaklarından.10 yıl içerisinde Türkiye Dünyanın en büyük 10 ekonomisinin arasında yer alacaktır" dedi. Avrupa'da ağır bir finansal kriz geçirdiklerini de vurgulayan Wilfried Martens, krizi atlatması açısından Türkiye'nin aslında Avrupa'daki birçok politika yapıcısına örnek teşkil edecek bir ülke olduğunu vurguladı. Wilfried Martens, ‘AB ile Türkiye arasındaki ilişki nasıl değiştirilebilir? Bunları ortadan kaldırmak için iletişimi artırmalıyız. Bunu sağlayacak olan tek şey de ticaretin artırılmasından geçmektedir. Bir takım sürtüşmeler olabilir, ancak elde ettiğimiz ticari başarılarla bu durumu düzeltebiliriz.