Taşeron (4/D) İşçilerin Bekleyişi Sürüyor! Toplu Sözleşmede Ne Kadar Zam Alacaklar?
Türkiye'de 2018 yılında kadroya geçen taşeron işçilerin merakını giderecek çalışma henüz somutlaşmadı ama sendikaların bir birilerini karalama savaşları devam ediyor. Peki, Toplu iş sözleşmelerinde ne kadar zam alacaklar? bakanlıkta konuşulan zam oranları nelerdir? İşçilerin beklentilerini karşılayacak zam verilecek mi? merak ettiğiniz her şeyi sizler için derledik...
Kamu kurumlarında teşeron olarak çalışırken kadoya geçirilen 4/D işçilerin çilesi devam ediyor. Kadroya geçirilen 900 bin işçi yüksek hakem kurulu kararıyla 6 ayda bir verilen yüzde 4 zamlarla 3 yıl boyunca çalışmak zorunda kaldılar. geçilen bu süre zarfından Türkiye'deki ekonomik verilerin ve yüksel enflasyon verilerin karşısında adeta maaşları eriyen eski taşeron işçilerin tüm ümitlerini bağladıkları toplu iş sözleşmeleri başladı.
YÜZDELİK FARKLARIN AKİBETİ BELİRSİZ
Taşeron işçi iken asgari ücret artı yüzdelik oasgari alan işçilerin, kadroya geçirlemesi ile birlikte bu asgari ücretin artısını alamamaları büyük ekonomik kayıbına uğramalarına neden oldular. yüzdelik davalar ile bir çok işçinin mahkemelik oldu. Davayı kazanan işçilerin olduğu görülürken Türkiye Sağlık İşçileri sendikası davayı kazanan bir işçisini örnek göstererek Çalışma ve Sosyal Günevlik Bakanlığına bu örneklik üzerinden tüm işçilere bu yüzdelik farkların ödenmesi için resmi başvuru yapıldı. Sendika tarafından yapılan başvuru aylardır bakanlıkta beklemesine rağmen herhangi bir cevap verilmedi. Yüzdelik dilim ile çalışan işçilerin meraklı bekleyişi devam ediyor.
BELEDİYELER GÖRÜŞMELER YAPIYOR
Taşerondan kadroya geçen işçilerden belediyeler bünyesinde imtiyazlı şirket kurularak kadroya alınan işçilerin toplu iş sözleşmeleri 6. ayda başlaması lazımdı. pandemi sürecinde salgının yayılma tehlikesi göz önüne alınarak 3 ay ertelenme yapılsa da bazı belediyelerde görüşmeler başladı. kısa sürede sonuçlanması beklenen bu görüşmelerde işçilerin kazanımlarının neler olacağı merak konusu oldu.
BAKANLIKLAR VE ÜNİVERSİTELER 10. AYIN 31'İNDE BAŞLAYACAK
Toplu iş görüşmelerinin bakanlıklar ve üniversitelerde çalışanları için Ekim ayının sonunda sona erecek olan Yüksek Hakem kurulu kararları sonrasında başlaması bekleniyor. Yaklaşık 450 bin işçiyi ilgilendiren bu toplu iş sözleşmesinde işçilerin nasıl bir kazanım elde edeceği belirsizliğini orurken, hali hazırda asgari ücret alan işçiler sendikaların tavrından hiçte memnun değiller..
BAKANLIKLARDA KONUŞULAN RAKAM TATMİN EDİCİ DEĞİL
Kulislere yansıya bilgilere göre bakanlıklarda konuşulan zam oranları yüzde 15-20 arasında bu da asgari ücret alan işçileri tatmin etmemektedir. İşçiler en azında belirli bir miktarda seyyanen zam verilmesini istiyor. Ancak üye kapma yarışına giren sendikalar işçilerin bu talebini görmemezlikte geliyorlar.
HAK-İŞ İŞ KOLLARININ DEĞİŞMEMESİ İÇİN DİRETİYOR
Toplu iş sözleşmesi biten işçilerin kurumda var olan mevcut sözleşmeye dahil olmanın önünü açacakl olan iş kolu değişikliği, sendikaların üye kaybına neden olacağı için iki büyük konfederasyonun savaşına neden oluyor. 1 Kasım 2020 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek olan düzenleme ile ilgili işçiler çalıştıkları iş kollarına göre şekillenmesi bekleniyor. bu da Türkiye'nin en büyük konfederasyonlarından olan Hak İş'i üye kaybetmesine neden olabileceği belirtiliyor.
“DÖKTÜĞÜMÜZ ALINTERİ GÖRMEZDEN GELİNİYOR”
Düzenlemeye yönelik en sert tepki Hak-İş Konfederasyonu’ndan geldi. Düzenlemenin yürürlüğe girmesi ile çok sayıda üye kaybına uğrayacaklarını belirten Hak-İş, “Sendikalarımız gecelerini gündüzlerine katarak taşeron işçilerin sendikalı olması için çalıştı. Taşeronluğun bitirilip işçilerin kadroya geçirilmesinde itici güç oldu. Ancak yapılan bu düzenleme sendikalarımızın döktüğü alın terini görmezden gelmektir” diyerek düzenlemenin karşısında olduklarını kaydetti.
KONFEDARAYONLAR TİS 'İ BIRAKTI İŞ KOLU ÖRGÜTLENMESİNE KAFAYI TAKTI
1 Kasım 2020 tarihinden itibaren geçerli olacak iş kolu değişikliği nedeniyle sendikaların gündeminde toplu iş sözleşmesinden çok iş kolu tartışılmaya devam ediyor.
Türk İş tarafından konu ile ilgili yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Bu düzenlemeye Konfederasyonumuz baştan itibaren karşı çıkmış, yardımcı işlerde çalışanların asıl işin yapıldığı iş kolu bünyesindeki sendikada yer almaları gereğini savunmuştur. Nitekim iş hukuku mevzuatımız da bu şekilde düzenlenmiştir. Ancak, 696 sayılı KHK ile belirlenen bu istisna durumun sürekli hale getirilmesi için tartışma yaratılmaya çalışılmaktadır. Mahalli idarelerde çalışanlar için 696 sayılı KHK'nin öngördüğü geçici süre sona ermiş ve yasal düzenleme çerçevesinde sendika üyelikleri devam etmiştir. Burada sorun görmeyenler kamu kurumları söz konusu olduğunda, çalışma hayatında yıllardır olan düzenlemenin değişmesini istemektedir. 696 sayılı KHK ile iş koluna göre sendikalaşma ilkesine getirilen geçici süreli istisnanın kalıcı hale getirilmesi ya da sürelerinin uzatılması sendikal düzeni ve iş barışını olumsuz etkileyecektir."
"696 sayılı KHK'nin geçiş hükümlerinin kalıcı hale getirilmesi ya da süresinin uzatılması, ülkemizde 1947'den beri uygulanmakta olan iş koluna göre sendikalaşma modeline göre oluşan sendikal düzeni alt üst edecek ve sendikalar arasındaki çekişmeleri kavgaya dönüştürecektir. Çoklu sendikanın yol açacağı rekabet şartları iş yerindeki verimi ve iş barışını olumsuz etkileyecektir. Bu istisna hükmün iş yeri kavramını yok edip sanal iş yerlerinin kurulmasını öngörmüş olması, iş yerinin ölçüt alındığı yerleşmiş diğer iş hukuku kavramlarına da büyük zarar verecektir. Bir iş yerinde sadece bir toplu iş sözleşmesi olması kuralı ortadan kalkacağı için aynı kamu iş yerinde çalışma koşullarını düzenleyen birden çok toplu iş sözleşmesi söz konusu olabilecektir. Bu sakıncaları beraberinde getiren istisna hükmünün sürdürülmesinin toplu iş sözleşmesi düzeninde eşitliğe aykırı sonuçlar doğurması da kaçınılmaz olacaktır."
Balikligol.com