'Sosyolog önce kendi kültürünü tanımalı'

Bursa Uludağ Üniversitesi Sosyoloji Topluluğu'nun düzenlemiş olduğu seminerde konuşan Sosyolog Dr. Pelin Feymi, sosyologların öncelikle kendi kültürlerini tanıması gerektiğini söyledi.

'Sosyolog önce kendi kültürünü tanımalı'

Uludağ Üniversitesi Sosyoloji Topluluğu, bölüm öğrencilerini geleceğe hazırlamak amacıyla seminer ve söyleşiler düzenledi.

‘Sosyolog Ne Yapar?’ isimli bir seminer gerçekleştiren topluluk, Sosyolog Dr. Pelin Feymi’yi konuşmacı olarak konuk etti. Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü öğrencilerinin yoğun ilgi gösterdiği seminerde Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüsemettin Arslan da hazır bulundu.

Bilgiye çok hızlı erişimin sağlandığı küresel bir dünyada yaşandığını söyleyen Sosyolog Dr. Feymi, “Sosyoloji bölümü öğrencilerine tavsiyem mutlaka ama mutlaka önce kendi kültürlerini tanısınlar. Kendi ülkesinin sorunlarını çözümlemeye çalışsınlar.” dedi.

“Bölüm mezunlarının iş bulma oranı arttı”

Türkiye’de sosyoloji bölümü mezunlarının iş bulma olasılığının düşük olduğunu belirten Feymi, gelişmiş ülkelerde sosyologlara daha fazla önem verildiğini vurguladı. Feymi, “Gelişmiş ülkeler sosyoloji ve sosyoloğun değerini bilen ülkeler. Umarım biz de buna doğru ilerleriz. Son 10 yıldır mezunlarımızın değeri biraz daha artıyor. Toplumun yapısı karmaşıklaştıkça ve sosyal sorunlar daha çoğaldıkça sosyoloğun çalışma alanı da genişliyor. İnsanın olduğu her alanda sosyoloji ve sosyolog vardır. Eğer Türkiye bu konuya biraz daha değer verirse daha planlı ve geleceğe daha iyi bakan, sosyal sorunlarını bütünleştirip daha akılcı ve kalıcı çözümler üreten sosyologlar yetiştirebilir.” diye konuştu.

“Önce kendi kültürel yapınızı tanıyın”

Konuşmasında bölüm öğrencilerine tavsiyelerde bulunan Feymi, “Benim öğrencilere tavsiyem önce kendi kültürel yapılarını iyi tanısınlar. Küresel bir dünyada yaşıyoruz. Bilgiye de çok hızlı erişiyoruz. Bu yüzden sadece İngilizce değil, mutlaka diğer yabancı dilleri de öğrenmeleri gerekiyor. Ancak ilk önce kendi dilinde, kendi ülkesinin sorunlarını daha iyi analiz edebilecek, eleştirel bakabilecek, daha sonra diğer bilgiler ile karşılaştırma yapabilecek seviyeye ulaşmaları gerekiyor. Bunun için tüm bilgi alanlarını kullanabilirler.” ifadelerini kullandı.

Dünyadaki tüm gelişmelerin ülkedeki gelişmelerle birlikte takip edilmesi gerektiğini dile getiren Feymi, son olarak şöyle konuştu: “Bu seviyede baktığınızda, bireysel diye düşündüğünüz sorunlardan tutun, siyasal düzeyde yada uluslararası ilişkiler düzeyinde de sosyolog her türlü alanda her türlü işi yapabilir. İlla sosyolog olması da gerekmiyor. İnsan odaklı çalışan tüm sosyal bilimcilerin mutlaka sosyolojik bir bakış açısı ile topluma bakabilme yeteneğine sahip olmaları gerekiyor.”

(İLKHA)