Sorunlardan arındırılmış bir eğitim yılı diliyoruz

Eğitim-Bir-Sen Van Şubesi 2014-2015 eğitim öğretim yılının başlamasına ilişkin bir basın açıklaması düzenledi.

Sorunlardan arındırılmış bir eğitim yılı diliyoruz

 Eğitim-Bir-Sen Van Şubesi, 2014-2015 eğitim-öğretim yılının başlamasına ilişkin yaptığı basın açıklamasında yeni eğitim öğretim yılı içerisinde sorunlardan arındırılmış bir eğitim öğretim yılını arzuladıklarını söyledi.

Sendika binasında yapılan basın açıklamasını Eğitim-Bir-Sen Van Şubesi Basın Yayın Sekreteri Abdullah Kaya okudu.

“Eğitimde yapılanlarla yetinme diye bir şey söz konusu olamaz”

Milli Eğitim Bakanlığı'ndan geçmişten kalan sorunların değil, geleceğe ilişkin sorumlulukların konuşulmasını arzuladıklarını söyleyen Kaya, “Eğitim-Bir-Sen olarak, sorunlardan arındırılmış bir eğitim öğretim yılı arzumuzu öncelikle dile getiriyoruz. Eğitimde adaletsiz katsayı uygulaması, kesintisiz eğitim dayatması, kız öğrencilerin üniversite önlerinde yaşadıkları dram, Milli Güvenlik dersi aracılığıyla eğitimin vesayet altında tutularak izlenmesi ve eğitim çalışanlarının fişlenmesi, Andımız uygulaması gibi birçok kronikleşmiş sorunun eski Türkiye'de kalmış olması, Türkiye'nin demokratikleşmesi açısından alınmış önemli mesafelerdir. Eğitime bütçenin artırılması, ücretsiz ders kitabı uygulaması, yeni derslik üretiminde alman mesafe, mevcut öğretmen sayısının yarıya yakınının geçmiş on yıllık süreçte eğitime kazandırılmış olması, her sınıfa akıllı tahta ve her öğrenciye ücretsiz tablet gibi sıralanacak yenilikler ise gelecek açısından şüphesiz önemli yatırımlardır. Fakat eğitimde yapılanlarla yetinme diye bir şey söz konusu olamaz.” dedi.

“Müfredatta temel değişikliklere ihtiyaç var”

Müfredatta temel değişikliklerin olması gerektiğini belirten Kaya, “4+4+4 eğitim sistemiyle arzulanan sonuçların elde edilebilmesi, insanımızın sahip olduğu ahlaki ve toplumsal değerlerin, müfredatın yeniden belirlenmesi noktasında öncelikle göz önüne alınması elzemdir. Zira değerler; düşünmede ve zihni muhakemede birer araç olarak kullanılmak, kişilerin dikkatini istenen, yararlı ve önemli görülen kültür nesneleri üzerinde odaklaştırmak, ideal düşünme ve davranma yollarını göstermek gibi fonksiyonları icra eder. İnsan davranışlarını belirleme ve insan karakterini şekillendirme noktasında oynadıkları bu çok önemli rol nedeniyle toplumun sahip olduğu bu değerlerin yeni nesle aktarılması, belirli bir düzen, iç tutarlılık ve bir sistem dâhilinde verilmesi gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.

"Kılık kıyafet yönetmeliğindeki antidemokratik unsurlar temizlenmelidir"

Açıklamasında kılık kıyafet dayatmalarından vazgeçilmesi gerektiğini ifade eden Kaya,“Yıllardır kamusal alan yalanıyla kadınlara ve kız öğrencilere yönelik uygulanan kılık ve kıyafet dayatmaları, kamuoyu desteğini ortaya koyması bakımından bir ilk olan 12 milyon 300 bin imza ve sonrasında ortaya koyduğumuz sivil itaatsizlik neticesinde kamuda çalışan kadınlara yönelik 'başı açık' dayatması ortadan kalmış ve kadının kamu hizmetlerine katılımında önemli bir eşik aşılmıştır. Ama ne yazık ki aynı ibare, imam hatip okulları dışındaki örgün eğitim kurumlarında geçerliliğini korumakta, öğrencilerin kılık ve kıyafet yönetmeliğinde yerini korumaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı, darbe dönemlerinin dayatması olan bu ibareyi yönetmelikte kökten temizlemeli, öğrencilerin özgür iradelerine ve dini hayatlarına müdahale niteliği taşıyan bu dayatmaya son vermelidir. Kamu personelini ilgilendiren çerçeve yönetmelikte de acilen değişiklikler yapılarak, sivil itaatsizlik gerekçelerimizden olan çalışanlara kılık ve kıyafet dayatmalarından vazgeçilmelidir.” dedi.

“Ek ders esaslarındaki eşitsizlik giderilmeli”

Uzun süreden bu yana öğretmenlerin ek ders ücretlerinde iyileştirme yapılmadığını söyleyen Kaya, “Bakanlık, iki yıl önce sendikalardan da görüş alarak ek ders esaslarında yapmayı planladığı değişikliği bir türlü yapamadı. Ek ders esaslarında ücret dengesizliğine ve mağduriyete neden olan hükümler, uzun bir zaman geçmesine rağmen hâlâ değiştirilmemiştir. 2006 yılında köklü bir değişikliğe uğrayan ek ders esasları, sekiz yıla yakın bir süredir uygulanmaktadır ve değişiklik yapılmamıştır. Öğretmenlerin branşlarına göre ek ders ücretlerindeki adaletsizlik, okul türlerine göre yöneticilere verilen ve izahı mümkün olmayan ek ders ücreti farklılıkları çözüme kavuşturulmalıdır. Hâlâ 10 TL'nin altında olan ek ders birim ücreti, en az 15 TL'ye yükseltilmeli, öğretmenlerin girebilecekleri ek ders saati üst limiti yeniden gözden geçirilerek, ihtiyaçlar doğrultusunda artırılmalıdır.” ifadelerine yer verdi.

“Öğretmen atamasında 40 bin rakamının üzerine çıkılmalıdır”

Açıklamasında öğretmen atamalarına da değinen Kaya, “Yeni öğretmen atamasında 40 bin sayısı azımsanacak bir rakam değildir fakat öğretmen ihtiyacı dikkate alındığında bunun yeterli olmayacağı açıktır. Eğitim sistemindeki reformları kalıcı kılacak olan, okullarda boş ders kalmaması ve sınıflarda sadece kadrolu öğretmenlerin olmasıdır. 40 bin atama sonrası yeni öğretmen atamasında 100 bin rakamına ulaşmak için imkânlar zorlanarak, öğretmen açığı nedeniyle yaşanan problemlerin önüne geçilmelidir. Öğretmen atama ve yer değiştirme işlemlerinde yaşanan belirsizliklerin nedeni, yönetmeliğin yayınlanmamış olması ve neyin ne zaman yapılacağının belirli bir takvime bağlanmamış olmasıdır. Bakanlık, bir an önce yönetmelik ile ilgili hazırlıklarını tamamlamalı, yetkili sendikanın katkısını alacak şekilde paylaşıma sunmalıdır.” şeklinde konuştu.

Öte yandan açıklamayı yapan Abdullah Kaya, Van’da yaşanan sorunları maddeler halinde açıkladı. (Cihad Coşar – İLKHA)