Seçilenlerin Sorumluluğu

Seçilenlerin Sorumluluğu

Bir insan genel ya da yerel anlamda bir ülkeyi, ili, ilçeyi mahalleyi yönetmek için talipli olur. O görevin kendisine verilmesi için seçime katılır. O göreve talip olurken, seçmeninlere bazı vaatlerde bulunur. Yapmak istediği şeyler için sözler verir. Bu sözleri verirken bazı şeylere dikkat etmesi gerekir. Acaba verilen vaatleri yerine getirebilir miyim? Yoksa ben söz vereyim seçimi de kazanayım, amma vatandaşa verdiğim sözleri yerine getirmesem de olur, mantığıyla hareket ederse yalan siyaseti olur. Böylece hem seçmeni hem de kendini kandırmış olur. Günümüzde yalan siyaseti ile seçilmiş çeşitli kademelerde olan çok sayıda insan var. Seçilenler arasında kendilerine emanet edilen emaneti kendi mallarıymış gibi kullananlar var. Hatta daha ileri giderek yandaşlarına peşkeş çekip onlardan da nemalanırlar. Bir dahaki seçime kadar 7 sülalesine yetecek kadar Devletin, Milletin malını çeşitli yollarla, hileli ihalelerle güvendikleri yakınlarının zimmetlerine geçirirler herhangi bir soruşturmada adlarına kayıtlı bir şey olmasın ki aklanmış olsunlar... 
Cumhuriyetin kurulmasından, Atatürk sonrası topluma, Devlet malı deniz, yemeyen keriz anlayışı empoze edilmişti, siyasetçi, mafya, yandaş iş birliğiyle Devlet malı talan edilmişti. Bu durum ise Ülkemizin üretmeyen, tüketen, dışa bağımlı, fakir kalmasına sebep olmuştur. Zaten onların (A.B.D ve A.B) istedikleri de buydu ve öyle de oldu. O dönemlerin Siyasi liderleri (Rahmetli Adnan MENDERES) hariç hepsi onların kuklalarıydı, emirlerindeydiler. Lozan anlaşması da bunun sadece bir örneğidir ki burnumuzun dibindeki adalar Yunanistan’a verilip peşkeş çekildi ve Batılılara şirin görünmeye çalışıldı. Aksi halde bir gecede darbe yaptırılır liderlik gider ya hapis ya da idam edilirlerdi. Çünkü kontrolü ele geçirmişlerdi isim bizim ama yönetenler gayri Müslimler. Yani Türkiye’yi bir anlamda onlar yönetiyorlardı. Tıpkı 15 TEMMUZ 2016 yapmak istedikleri gibi lakin uyanan halkımız buna fırsat vermedi, bundan sonra da vermeyecektir inşaAllah.
Şimdi ise siyasetçiler, bürokratlar ve aveneleri tarafından yapılıyor dedikoduları ayyuka çıkmış durumda. Ülke genelinde yerel bazda pis kokular geliyor. Merkezi hükümetin parti ayırmaksızın bu işe el atması aciliyet arz etmektedir. Her kim, hangi partiden olursa olsun Devletin, Milletin, Yetimin malını ve hakkını yiyen Domuzdur ve daha da aşağılıktır… Bu sözlerin muhatabı yukarıda saydıklarım hak gaspı yapanlardır. Elbette çok temiz, dürüst, onurlu Siyasetçilerimiz var, onlar, Devletimizin kalkınması, Milletimizin refahı, Ezanların susmaması, Bayrağımızın inmemesi için çalışırlar. Selam olsun onlara… Yukarıda saydığım güzel adamlara söyleyeceğimiz tek laf bu çürükleri ayıklasınlar. Temiz toplum temiz siyaset ile mümkündür. Yoksa Ülke genelinde rüşvet, talan, kayırma ve yolsuzluğun önüne geçilemez, vebali de ağırdır…
Coğrafi olarak Dünya’nın gülü konumunda olan güzel ülkemiz üzerinde gayri Müslimler tarafından çok senaryolar yazılarak uygulanmak istendi, bölmek, parçalamak, fakir ve geri bırakılmak gibi, amma Allah’a şükürler olsun ki Milletçe göğüs gerip badireleri geride bıraktık. Ancak bu sıralar A.B.D ve A.B tarafından ekonomik saldırılar başlatılmış durumda. Dolar, Avro ve Altın fiyatları çok yükseldi Devlet ve Millet zarara uğratılıyor. Hükümetçe acil önlem planları devreye sokulmalıdır. Ayrıca Dolar, Avro ile alakası olmayan ürünlere haftalık zamlar yapılıyor. Bu zamları yapan kapitalizmin baronları, para babaları, maddeye tapanlar ve batılıların uşaklarıdır. Bunlarda insaf namına hiçbir şey yok. Vicdan dersen hiç yok. Bunlar doyumsuz, aç gözlü, merhametsiz insanlardır. Allah bunları ıslah etsin. Devlet denetim mekanizmasını derhal devreye koymalıdır ve haftalık zam yapanlara gerekli maddi olmayan cezalar verilmelidir…Türk parası pula çevrilmek isteniyor. Ekonomik olarak 4 koldan saldırı altındayız ümidimizi, devletimize olan güvenimizi ve Allah’a olan inancımızda zayıflık göstermeyelim. Aksi durumda bölünüp, parçalanıp yok oluruz. Unutmayalım başka Türkiye yok… Rabbim Ülkemize, Devletimize, Milletimize ve yöneticilerimize yardım eylesin. Haftalık zam yapanları da ıslah eyleyip gözlerini doyursun inşaAllah. Selamla Kalın Selamette Kalın.