SAYIN CUMHURBAŞKANI NE YAPMALI?
İçte ve dışta bütün şerirlerin ittifaklarına rağmen zorlu geçen bir referandum sürecini alnının akıyla ve başarıyla bitiren Sayın Cumhurbaşkanının şahsında milletimizi tebrik ediyoruz. Fakat anlaşılan o ki, bu şerirler, fitnenin ateşini yakacak yeni bir kalkışmanın peşindedirler. Bu yüzden Cumhurbaşkanını ve milletimizi zorlu günler bekliyor. Bir taraftan referandumda yenilgiye uğrayan muhalifler “sokağa çıkma” çağrısı yaparken diğer taraftan sonuçtan memnuniyetsiz kalan medya, tahriklere başladı bile. Bizdeki şer güçleri her zaman destekleyen Batı’lı liderler ve Avrupa Birliğinin bazı temsilcileri de, üzerlerine vazife olmayan işlere ilk günden karışmış görünüyorlar.
Fitne ateşinin fitilini yakan ve gencecik çocukları meydana sürüp öldürülmelerine sebep olan bazı kişiler ortaya sürülebeilir. Sonra da malum medya patronları, tıpkı gezi olaylarında olduğu gibi, “Ekmeğe giderken polis kurşunuyla can verdi” diye fitneyi alvlendirecekler. Gezi olaylarında fitneyi aleviler üzerinden ateşlediler. Bu kez referandumda “Hayırcı” olarak bilinen tüm kesimler üzerinden fitenyi alevlendirebilirler. Her ne kadar bazı yetkililer, “Millet bunarla iltifat etmez. Bu filmi daha önce çok izledik” deseler bile, referandumda YSK’nin seçim günü verilen kararı sebebiyle ellerine bir fırsat geçtiğine inanıyorlar ve bu fırsatı ciddi şekilde değerlendireceklerdir. Batılı bazı kurumların bu yöndeki beyanatları da, bizdeki şerirlere cesaret verecektir.
Kanaatimce Sayın Cumhurbaşkanının, acilen gündemi değiştirecek ciddi bazı kararlar alması gerekir. Herşeyden önce, miiliyetçi oyların en az yüzde beşinin Hayırcılara gitmesine sebep olan o danışmanını derhal görevden alması gerekir. Çünkü halk içinde o danışmana karşı büyük bir tepki vardır. İkinci olarak, dört büyük kitabın basımı bitirildikten sonra, bir müddetten beri basımı durdurulan Risale-i Nurların Diyanet baskıları bir an önce bitirilmesi gerekir. Üçüncü olarak da, 90 yıldır müze olarak kullanılan Fatih’in yadigârı Ayasofya camisinin tamamen özgürleştirilmesini sağlamaktır. Yani Ayasofya’nın müzelikten çıkarılıp ebediyen cami haline getirilmesidir.
Sayın Cumhurbaşkanının alacağı bu kararlar bir sadaka hükmüne geçecek ve belaların define vesile olacak inşallah… Özellikle Ayasofya’nın açılışı şerirleri çok kızdıracaksa da, Müslümanları memnun edip duaların yükselmesine vesile olacaktır. Elbette ki münkirleri şoke edecektir; ancak onlar kendi âlemlerinde boğulup kalacaklardır.
Durum çok nazik; çünkü 90 yıldır imtiyazlı konumda olanlar, bu yeni Anayasa değişikliğiyle konunmlarını kaybedeceklerdir. Bunu hazmetmek onlar için kolay olmayacak. Bu yüzden içte ve dışta ne kadar şer güçler varsa hepsi ittifak halinde hücum edeceklerdir. Allah onların şerlerini defedecektir ama ülkeye verecekleri tahribatın büyük olmaması için önlem almak gerekir.
