Sahile Vuran Çocuk….

Sahile Vuran Çocuk….


Yazımın başlığı size garip gelebilir… Ama bilerek seçtim. Medyada öyle deniliyordu. “Bodrumda bir çocuk cesedi sahile vurdu” diye…
Her savaş binler-yüzbinler acıyı bir arada barındırır. Her evde her sinede bir acı hikâye vardır bu gibi ortamlarda…
Bizde yapılan en ağır bedduadır; “yurdun yuvan dağıla” diye… Bir ülkede yurtta dağılıyor yuvalarda dağılıyor. O yuvalardaki küçücük yavruların her biri bir “Aylan Kurdi”dir. Her biri ya bedenen ya da ruhen sahile vurmuştur. Silahların gölgesi altında, bombalarla parçalanmış arkadaşlarının yanı başında, daha tanımadıkları, anlayamadıkları bu dünyada yüklendiği yükün altında eziliyorlar.
“Bodrum’da sahile vuran ceset” 5 yıldır Suriye’de yaşanan milyonlarca dramın sembolü oldu. O çocuk sahile vurmadı!.. İnsanlığın körelmiş vicdanına vurdu... Merhametsiz yüreklere vurdu... Kör gözlere vurdu… Sağır Dünya’nın duymayan kulaklarına vurdu….
Sanki 5 yıldır bombalarla parçalanan çocukların her biri “Aylan Kurdi” değilmiş her kes “ayy” diyor. “ne acı bir durum” diyor. Bu acılar zaten hep vardı. Dünya böyle duygusuz kaldıkça da var olmaya devam edecek maalesef!..
Bu çocuğu, bu çocukları, Batılı ve medeni dediğimiz ülkelerin eliyle son yüz yılda özellikle İnsan hakları, demokrasi ve barış kelimeleri katlettiler. İslam ülkelerinin başındaki İslam’dan habersiz liderler, İslam’ı tarikatlarına, mezheplerine ve şeyhlerine göre yorumlayan dağ kafalılar katlettiler.
Hatırlarsınız Halepçe katliamında yavrusuna sarılarak ölen bir anne ile yavrusunun fotoğrafı sembol haline gelmişti. Bu çocuğun bu fotoğrafı da Suriye savaşının sembolü haline geldi.


Ne oldu biliyor musunuz? Küçücük bedeni ile o çocuk, Batılı ve batıl vicdanları seslendi. İnsanlığın vicdanına seslendi…  Sesini duyan vicdan sahipleri oldu mu bilinmez ama bugün hala çeşitli bölgelerde sahile vuran cesetler ve bombalar altında parçalanan cesetlerin her bir ayrı bir “Aylan Kurdi” olduğunu unutmayalım. Elimden hiçbir şey gelmiyor demeyelim. Hiç değilse dilinle bir dua et: Allah’ım bu ateşe bir su dök. Bu ateşe benzin taşıyanı da kahhar sıfatınla kahreyle…
NİHAT ÇİFTÇİ İYİ BİR TERCİH…
Sayın Celalettin Güvenç’ten boşalan Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığına 3.5 yıl süre ile mevcut Karaköprü belediye Başkanı Nihat Çiftçi Oturacak. Bilindiği gibi seçilecek olan başkanın Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi olma zorunluluğu vardı. İlçe belediye başkanları da aynı zamanda Büyükşehir Belediye Meclis üyesidir. Bütün Belediye Meclis üyeleri elbette değerlidir. Ama bunun yanında başkanlık tecrübesi olan bir ismin seçilmesi isabet oldu.
Bu arada Karaköprü ilçesi için de 3,5 yıl başkanlık yapacak bir başkanın seçilmesi lazım. Orada da eşin ehli bir meclis üyesinin seçilmesi önemli.
Bu arada Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığı hem Nihat Çiftçi hem de Şanlıurfa için hayırlı olmasını temenni ediyorum.