'Referandum rızası için içki içmeyin'

'Referandum rızası için içki içmeyin'

Anayasa mahkemesinin "Anayasa Paketi" değişikliğine müdahale etse de, netice itibariyle önemli değişiklikleri beraberinde getirecek "paket" 12 Eylül'de "halk oy"una sunulacak.

12 Eylül tarihi 82 darbesinin yıldönümü olması bir anlam kazansa da, Ramazan Bayramının bittiği günün ardındaki gün olması siyasi partiler de strateji belirlemede önemli yer tutuyor. Özelikle "dini" argümanları nasıl kullanacaklarını harıl harıl düşünüyorlar.

Bizde merakla bekliyorduk, acaba hangi parti "dini" nasıl kullanacak? Diye!...

Neyse ki CHP Genel Başkanı "Halkçı(!)" Kemal Kılıçdaroğlu bizi fazla merakta bırakmadı. Akşam gazetesinden A. Rezzak Oral'ın haberine Kılıçdaroğlu teşkilatına şu talimatı vermiş;

"İçki sofralarından uzak durun

Ramazan ayı da referandum kampanya sürecinin önemli bir bölümüne denk geliyor. Bu ayda muhafazakar kesimin, mütedeyyin insanların ve sade vatandaşlarımızın hassasiyetlerini göz önünde bulundurun. Sizlerden ricam 12 Eylül'e kadar içki sofralarından uzak durmanızdır.

Camileri AKP'ye bırakmayın

İftar çadırlarını ziyaret edin. Orucunu açan insanlarımızla buluşup sorunlarını dinleyin. Teravih namazlarını ve camileri AKP'ye terk etmeyin. AKP'nin yöntemleriyle çalışıp hem bunların gerçek yüzünü anlatın hem de boşluk kalmasını önleyin."

AK Parti dini kullandığı(!) için "Dinci(!)" oluyor. Ama su katılmamış Kemalist, Atatürkçü ve de en halkçı Vekillerimiz Ramazan ayında "Müslüman" olacaklar. Camileri "AKP"ye bırakmayacaklar…

CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce ise Kılıçdaroğlu'nun talimatı olmadığını ifade ederken, dini nasıl kullandıklarını "gizli" itiraf etti; Zaten CHP'liler Ramazan ayında içki sofralarına oturmaz, merak etmeyin."

Eeee sonra ne olacak?

CHP dini devlet işlerini karıştırmayan samimi siyaset yapıyor öylemi?

Yesinler sizin samimiyetinizi!....

Bu kadar aleni şekilde "dini istismar" ederken "pişkinlik" yapmak nasıl bir anlayışa sığar merak ediyorum. Bu anlayışı "mantıklı" bulan var mı, onu da merak etmiyor değilim.

İlk açıktan dini kullandıklarını itiraf eden yine bunların "şef"leri İnönü idi.

Evet, "halktan kopuk"tu İnönü!..

Öylesine "halktan kopuk" ve "halka yabancı"dır ki; CHP kurmayları, zaman zaman ikaz etmişlerdir İsmet İnönü'yü:

"Efendim; biraz yakınlık gösterseniz halka... Dinden, imandan, Allah'tan söz etseniz!"

"Millî Şef" İnönü, bir seçim kampanyasında yerine getirir bu talepleri.

Miting alanından ayrılırken, "Allahaısmarladık" der meydandaki kalabalığa.

Kurmaylar şaşkındır:

"Efendim, hani Allah diyecektiniz?"

Cevap verir İnönü:

"Dedik ya... Allahaısmarladık dedik ya!"


İLGİLİSİNE
Katranı kaynatsan olur mu şeker. Cinsine yandığım cinsine çeker. (Anonim)