Rağbetimiz Neye
Mahlûklar içersinde en güzel varlık insandır. Yeryüzünden insanı çıkarırsanız diğer varlıklar bir şey ifade etmez. İnsan yaratılış itibarı ile aynı zamanda “kemal” ve “cemal” sıfatından mahrum kalabilir. Eksik bir varlık, bazen yükselir bazen alçalır yükselmesi vahye bağlılığına dayanır.
Alçalması ise şan, şöhret, mevki, makam, para, mal, mülk, düşkünlüğü ve nefsine uyma ile olur. İslami meziyetlere sadece inanlarda değil, bazen inanmayan insanlarda da rastlamak mümkün yani “her gâvurun bütün hareketleri gâvurdur” denilmeyeceği gibi.
İnsanı bozan ifsad komitelerinden bahis etmeye devam edeceğim. Deniliyor ki; “Türkiye'nin yapısında kayma var.” Hayır, insanın yapısında kayma var. Kıblesi batı olan ve bugüne kadar bizi batıran batı hayranlarında kayma var. Nerede eski solcular, milliyetçiler, sosyal demokratlar, emici kapitalizme karşı olan, feodal yapıyı sırtında yük gören, haksızlığa karşı set çeken, paylaşmayı ilke edinen, eşitlik ve haktan dem vuran kitleleri özlüyorum. Sevgili dostlar: Rabbimiz neyimizden razı fert ve toplum olarak bataklığın içindeyiz. Freni patlamış araba gibi, nereye gidiyoruz. Mutlaka devrileceğiz. Tıraşımız Amerikan tıraşı, mal ve mülke düşkünlüğümüz Karun gibi, zulüm ve haksızlığa ortak olmamız firavun gibi, Allah aşkına Mevla neyimizden razı.
İçinde bulunduğumuz günler mübarek günler, perşembeyi cumaya bağlayan gece Regaip gecesi, şuurunda mıyız acaba nedir? Babalar, Analar, Sevgililer, Öğretmenler günü, Camiler haftası, gün bırakmadınız çiçek tüketmekle kime hizmet ediyorsunuz nereye kadar gideceksiniz. Bu fiiller Mevlamızın razı olacağı fiiller değildir. Okulların tatili başlıyor haydi çocuklar kur'an okumaya kimi kandırıyorsunuz. Sıcaklığın 40 derece olduğu bir mevsimde körpe dimağlı genç, kur'an dan ne anlar. Ne verebileceksiniz. Kur'an in manasını öğretsenize…
Yüce Resul ( S.A.V )
“ Allah'ım! Recep ve Şaban'ı hakkımızda hayırlı ve mübarek kıl bizi Ramazana ulaştır.” Duası gereği eylem ve söylemleriyle mutlak manada İslam dinine vakıf olan kullarından eylesin… Bediüzzamanı rahmetle anarken, mezarında bile rahat bırakmayan, yosunlu beyinliler ülkede söz sahibi olduklarını iddia ediyorlar. Vay zavallılar vay zavallılar millet sizi unutmadı. Kendilerine molla dediğiniz, rejimlerine kem gözle baktığınız İran atom bombası yaptı. Rakiplerinin ödünü patlattı. Siz ne yaptınız? Boş şeylerle uğraştınız. Bizi bir kaşık suda boğmak isteyen hainlerle iş birliği yaptınız. Tank mı tüfek mi top mu yaptınız? Yeni buluş mu buldunuz? Hiç birisi yok. Hiç heveslenmeyin ülkeye sizden fayda gelmez. Kelaynaklar kadar kalmışsınız, nesliniz tükenmek üzere. Kalemleriniz köşeleriniz, kanallarınız İsrail kokuyor. Hicap duyun. Nasıl bir insan tipi istiyorsunuz anlayamadık. Tek tip insan dediniz insanlara tek cins elbise giydirdiniz (okul öğrencileri). Ülkeyi ne kadar ileriye götürdünüz. Paket sigara üzerine öldürür dediniz, üretime de devam ettiniz. Toki eliyle konutlar yaptırdınız konutları alanları 15 yıl boynuna yular (taksit) taktınız. Bankadan aldırdınız, bankaya yatırdınız. Açılım dediniz dinden bir nokta koymadınız. Size göre din her şeye engel. Biliniz ki sizin bayrak, vatan, millet söylemleriniz samimiyetsiz, çay akar göz bakar misali.
Tüm nesil sizi biliyor, sizi görüyor boşuna heveslenmeyin, aslınıza dönün. Sefa saltanatını bırakın. Üç ayların hürmetine mevlam sizi hidayete erdirsin. Bizi halkeden Rabbimiz bizden razı olsun. Her şey devam edebilir zulüm asla…