Su Verimliliği Yönetmeliği Resmi Gazete'de Yayımlanmasının ardından yazılı bir açıklama yapan TEMA Vakfı İl Temsilcisi ve Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Rıza Öztürkmen; yönetmeliğin uygulanması hayati önem taşımaktadır" dedi.
Prof. Dr. Öztürkmen Açıklamasında;
Türkiye Su Yönetiminde Yeni Bir Döneme Giriyor
27 Aralık 2024 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan Su Verimliliği Yönetmeliği, su kaynaklarının sürdürülebilir yönetimi ve verimli kullanımı adına atılmış tarihi bir adım olarak değerlendirilmektedir. Yönetmelik, suyun etkin kullanımı için belirli sektörlerde Su Verimliliği Yönetim Sistemleri Standardı ile uyumu yasal bir zorunluluk haline getiriyor.
Bu düzenleme, kamu ve özel sektör kuruluşlarının suyu daha bilinçli kullanmalarını sağlamak amacıyla kapsamlı kriterler ortaya koyuyor. Yönetmelik ile belirlenen standartlar, hem çevresel hem de ekonomik açıdan sürdürülebilirliğin sağlanmasında kritik bir rol oynuyor.
Hangi Kuruluşlar Kapsam Dahilinde?
Yönetmelik, aşağıdaki büyük ölçekli su kullanıcıları için su verimliliği sistemlerinin kurulmasını zorunlu hale getiriyor:
- Büyükşehir ve il belediyeleri,
- 500 hektarın üzerindeki sulama tesisleri,
- 250 oda üzeri kapasiteli oteller,
- Organize sanayi bölgeleri ve endüstri bölgeleri,
- Üniversite kampüsleri, havalimanları ve benzeri büyük ölçekli tesisler.
Su Verimliliği Belgeleri
Yönetmelik çerçevesinde, su verimliliği uygulamalarının etkinliği mavi, yeşil ve turkuaz seviyelerinde belgelerle ödüllendirilecektir. Bu belgeler, kuruluşların su verimliliği konusundaki başarılarını belgelemekte ve uluslararası rekabet avantajı sunmaktadır.
Uygulama ve Denetim Önemli
Bu yönetmeliğin hayata geçirilmesi yalnızca çevresel sürdürülebilirliği sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda su kaynaklarımızın korunmasında ekonomik ve stratejik bir avantaj yaratacaktır. Türkiye’de kişi başına düşen su miktarının yıllık 1.300 metreküp seviyesine düştüğü dikkate alındığında, yönetmeliğin uygulanması hayati önem taşımaktadır.
Örneğin:
· Sanayi tesislerinde su geri dönüşüm sistemleri kurulması ile %50’ye varan su tasarrufu sağlanabilir.
· Belediyelerde altyapı iyileştirmeleri sayesinde su kayıp-kaçak oranlarının %30’dan %10’a düşmesi hedeflenmektedir.
· Tarım sektöründe modern sulama yöntemleri ile %40’a varan su tasarrufu sağlanabilir.
Bu bağlamda, yönetmeliğin uygulanması yalnızca işletmelere değil, bireylerden kamu kurumlarına kadar her bir bireyin katkısıyla mümkün olacaktır.
Çağrımız: Yönetmelik Raflarda Kalmasın!
TEMA Vakfı İl Temsilcisi ve Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi olarak, bu yönetmeliğin yalnızca bir yasal metin olarak kalmaması, sahada etkin şekilde uygulanması gerektiğini önemle vurguluyorum. Yetkili bürokratlarımızın, su kaynaklarının korunması ve verimli kullanımı adına yasal yetkilerini kararlılıkla kullanmaları büyük önem taşımaktadır.
Su, geleceğimizin teminatıdır. Bu yönetmelik sayesinde ülkemiz, su kaynaklarının sürdürülebilir yönetiminde uluslararası standartlara uyum sağlayarak önemli bir mesafe almıştır. Ancak, hepimizin bu sürecin aktif bir parçası olması gerektiğini unutmayalım.
Unutmayalım ki: Suya verdiğimiz değer, geleceğimize verdiğimiz değerdir.