Parayla haber yapan gazeteciler!..
Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü ya…
Herkes mesajlarını paylaşıyor…
Doğru, tarafsız, kayırmasız, objektif haber yapan gazeteci…
Gazetecilerin özgürce yazabildiği, sorabildiği, biat etmeden çalışabildiği…
Mesleğin onuruna yaraşır şekilde görevlerini layıkıyla yerine getiren bütün gazetecilerin…
Kalemini satmamış, onurlu gazetecilerin…
Diye devam eden binlerce kutlama mesajları… Herkes, Kalemini satmayan “ÖZGÜR GAZETECİLER”in olmasında hemfikir ..
Peki, bu eleştirileri dile getirenler; gazetecilerin de insan olduğu, bir ailelerinin olduğu ve her gün evine ekmek götürmesi gerektiğini düşünürler mi?
Gazetecileri çalıştıran patronlarının sermayeye bağlı kalmadan gazetesini ve yayın kuruluşunu ayakta tutma seçeneği kalmadığını düşünürler mi?
Peki, asgari ücret dahi alamayan basın emekçilerin özgür ve bağımsız haber yapamayacaklarını düşünürler mi?
Hariçten gazel okumak kolay…
Ama gerçek olan şu ki: Hiçbir gazete sermayeye bağlı olmadan ayakta durmaz. Sadece gazete değil, gazetecilerin ekmek kapısı olan Televizyonlar, İnternet siteleri de sermayeye bağlı olmadan ayakta kalamaz…
Her gün gazetesini hazırlamak için kağıt, mürekkep ve büro masrafını karşılamak için sermayenin kapısını çalmak zorunda… İnternet sitesi, giderlerini… Televizyonunun yayınının devam etmesi…
Bu yayın kuruluşları her bir şey için sermaye ve kamu kurumlarının kapısını çalarlar…
Ya da sermaye sahipleri gazetecilik işine soyunur!.. İhale ve rant elde etmek için o yayın kuruluşunu silah olarak kullanır. Bu durum, ne Şanlıurfa’nın yabancısı olduğu bir durum, ne de Türkiye’nin yabancısı olduğu bir durum.
Hiç kimse demez ki, “bu adamlar bu işleri sürdürebilmeleri için bir maddiyata ihtiyacı var”
Gazeteciler sermayeye mahkûm edenler ise bu çafçaflı sözleri bir araya getirerek gazeteciden kalemini satmamasını öğütleyenlerdir…
Herkes bağımsız yayıncılığın ne olduğunu ve nasıl olması gerektiğini bilir. Bilinçli vatandaş kendi medyasını sermayeden korur. O yayın kuruluşunun ayakta kaması için üzerine düşeni yapar. Yayın kuruluşu da, Mesleğin onuruna yaraşır şekilde görevlerini layıkıyla yerine getirir.
Aksi takdirde eleştiri diye gündeme getirilen “Paralı haber yapan gazeteciler” söyleminin bir karşılığı olmaz.
Atasözümüz ne der: “AÇ BIRAKMA HIRSIZ OLUR, ÇOK SÖYLEME ARSIZ OLUR..”
Bize de çok söylemek düşmez.. Arif olan anladı…
