OKUMANIN DOĞRU HALİ

OKUMANIN DOĞRU HALİ


Kitap, bilgi, kültür ve birikimin en temel en güvenilir kaynaklarından biridir.Çağın gerektirdiklerinin yanı sıra bilgi seviyemizden tutunda bakış açımızı ve diksiyonumuza kadar her ölçüde etkilidir kitap okumak.
Özellikle kitaplar bazı insanlar için vazgeçilmez unsurların başında gelir.Onlar için bir yaşam biçimidir. Farklı dünyalara farklı hayatlara bakış açısı, yeni şeyler öğrenme isteği ve hayata , geleceğe dair için de binlerce unsur barındırır kitaplar.Bazılarımız için alışkanlık, bazılarımız için boş vakitlerimizi değerlendirme aracı kimilerimiz için ise  çevresel unsurlardan kaynaklı sırf entelektüel görünme çabalarının bir sonucudur kitap okumak.
Denk gelmişsinizdir muhakkak bir yerlerde bazı insanların şatafatlı kütüphanelerine... Bu güzel insanlarımızın kitapların içeriği hakkında pek bir şey bilmesine gerek yoktur kaç adet oluşu veya büyüklüğü görselliği ilgilendirir onları.Tabi bir kesim insanımız da kitabı sırf fotoğraf aracı olarak kullanır   tesadüfen denk geldiği bir sayfayı kendine uygun olan sözün altı çizilerek itina ile paylaşır.Fakat bırakın kitabın  içeriğini ismini dahi bilmez.
Daha da üzücü olan ise okuma konusundaki bu zaaf ve vurdumduymazlığın sadece okuma yazma bilen hatta ilköğretim eğitimi almış toplum kesimlerine has olmamasıdır.Maalesef bu durumun içinde sayısı artık milyonları bulan yükseköğrenim görmüş insanlarımız için de geçerli.Toplumumuzun okumaya karşı isteksizliği, ilgisizliği yazarların, aydınların ve edebiyatçıların ortak sıkıntısı.
Ülkemizde komik seviyelerdeki gazete tirajları, binbir emekle hazırlanan kitapların durumuda bir hayli üzücüdür.Peki toplum olarak neden okumuyoruz?Bu hevessizliğimizin altındaki temel unsur nedir?Geçmişten örnek vermek gerekirse Cumhuriyet dönemine baktığımızda bile okuma alışkanlığı ,okuma hevesi tam bir hayal kırıklığı.Cumhuriyetten sonra öğrenilmesi daha kolay bir alfabe kabul etmemize rağmen toplum olarak bir arpa boyu yol alamamışız.Günümüzde bile maalesef bu alışkanlığımız devam ediyor.Kısacası pekte bir şey değişmemiş.
Bizim toplum olarak modernlikten, çağdaşlıktan diğer bir ifadeyle uygarlıktan uzak oluşumuzun kanıtı kitaplara karşı ilgisizliğimiz ve maalesef duyarsızlığımızdır.Bırakın okuma kitaplarını öğrencilerin günlük hayatta sıkça kullandıkları ders kitapları bile artık kullanılmaz oldu okula götürülmez oldu.Adı sadece ders kitabı olarak bir köşede, müzedeki eser misali kaldı.
Geçmişimizden örnek alarak gelecek için birşeyler yapmalı ve bir an önce kitap okumak-okutmak için harekete geçmeliyiz. Unutmamalıyız ki en pişman etmez sevgi ,kitap sevgisidir.