Ogün Samast da Milletvekili Olabilir
Sadullah Ergin, “Düzenlemeler belli amaçlar için yapılırsa ciddi komplikasyonlara yol açabilir” dedi.
Dün milletvekillerinin yemin töreni için toplanan Meclis'in koridorlarında, siyasi tarihimizde benzeri görülmemiş bu krizin nasıl çözüleceği, en çok üzerinde durulan konu oldu.
Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ile AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Haluk İpek'in bugün CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'yla yapacağı görüşme bu anlamda çok kritik bir önem taşıyor. Bu noktada, AK Parti'nin CHP'nin hazırladığı kanun teklifine nasıl bakacağı, sorunu bir anda çözebileceği gibi kilitleyebilir de.
CHP'nin teklifi
Edindiğimiz bilgilere göre CHP; alternatifli bir teklif hazırlıyor. Sorunu sadece Balbay ve Haberal'dan ibaret görmediklerini kanıtlamak için, bir yandan CMK'daki tutukluluk koşullarıyla ilgili bir dizi yasal değişiklik önerisi, diğer yandan da vekil seçilenlerin tutukluluk hallerinin sona ermesi konusunda bir çalışma yapıyor.
Amaç, Balbay ve Haberal'ın serbest kalabilmesi.
Dün Meclis'te, Ak Parti Hatay Milletvekili, seçim öncesinde Adalet Bakanı Sadullah Ergin'le sohbet ettim.
‘CHP bunu taşıyamaz'
CHP'nin ve Kılıçdaroğlu'nun daha önceki sözlerini anımsatan Ergin, “Kılıçdaroğlu, ‘yargı da milli irade kullanıyor' demişti. Bugün yaşanan manzara üzücü tabi ama ana muhalefet partisinin daha ilkeli, eski sözlerini hatırlayan, ona göre hareket eden bir tavır sergilemesini bekliyoruz” dedi.
CHP'nin yemin eden tek milletvekili Oktay Ekşi aracılığıyla bir kanun teklifi sunması yöntemini demokrasi açısından sakat bulduğunu belirten Ergin, “Komisyona kanun teklifini verecek. Sonra bu komisyonlarda teklif nasıl görüşülecek? Nasıl çıkacak, nasıl oylanacak? Başka bir çok sorun çıkacak. CHP bu tavrını taşıyamaz, bu sürdürülebilir bir tavır değil” diye konuştu.
‘Ya, Arslan seçilirse'
CMK'da ya da Ceza Kanunu'nda yapılacak değişikliklerin çok dikkat edilmesi gereken değişiklikler olduğunu, ince elenip sık dokunması ve sonuçlarının “öngörülebilir” olması gerektiğini kaydeden Ergin şunları söyledi:
“Bu düzenlemeler belli amaçlar için yapılırsa ileride adalet mekanizması, hukuk ve toplum için çok ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Örneklerini yaşadık. Diyelim birgün Ogün Samast aday gösterildi, milletvekili seçildi. O zihniyete oy verecek insanlar var. Değişikliğe göre tahliye olması gerekecek. Ya da Danıştay saldırısını düzenleyen
Alpaslan Arslan seçildi ne olacak?”
Ergin şöyle devam etti: “Bir düzenleme yaptınız, milletvekili seçilenler tahliye oldu, aday olup seçilemeyenler olamadı. Aynı durumdaki iki kişiden seçilen çıkacak, seçilemeyen tutuklu kalacak. Mesela, Tuncay Özkan da aday oldu seçilemedi. O zaman itirazında haklı olmaz mı? Onun için, oturup doğru dürüst değerlendirilmeden yapılacak bu düzenlemeler büyük komplikasyonlara yol açabilir. Bunun yolu açık, Cumhurbaşkanı da, Başbakan da söyledi. Meclis zemininde bunlar konuşulur, birşey yapılması gerekiyorsa yapılır. Ama böyle olmaz.”
‘Örneği yok'
Ergin, tutuklu vekillerin tahliyesi konusunda bir yol olarak önerilen Adalet Bakanı'nın “kanun yararına bozma” yetkisini kullanmasına ilişkin formüle de kapıyı kapattı. Ergin, “Bu yola arkadaşlar baktılar. Hiç örneği yok. Çünkü, tutuklama ara karardır. Yani, her an değişebilir. Kesin hüküm yok şu anda. Adalet Bakanlığı'na daha önce böyle başvurular olmuş ancak kullanılmamış” dedi. Ergin, bu yolun işletilebilmesi için Yargıtay'a götürülemeyecek nitelikte dosyaların söz konusu olması gerektiğini belirterek, “Ancak, burada durum farklı” diye konuştu.
Başbakan Erdoğan'ın 2002'deki durumunun örnek gösterilmesinin büyük hata olduğunu söyleyen Ergin, “İnfaz yapılmıştı, tahliye olmuştu ve memnu haklarını geri almıştı sayın Başbakan. Bugün konu edilenlerin durumuyla alakası yok” diye konuştu.
İlk vekile taktik
Kılıçdaroğlu ile sohbetimizden ikinci not ise şöyle: CHP Adana milletvekili Ali Demirçalı, Kılıçdaroğlu'na, “Yemin töreninde CHP'den ilk benim adım okunacak, yemin için ilk ben çağırılacağım, ne yapayım, ne söyleyeyim?” diye sormuş. Kılıçdaroğlu verdiği taktiği şöyle anlattı: “‘Hiçbir şey söylemene gerek yok, otur, ben de oturacağım yerimde' dedim.”
Balbay'ın eşinden ret
Dün Meclis'te, bir grup gazeteci arkadaşla Kılıçdaroğlu ile yaptığımız sohbetimizden de iki notu aktarmakta yarar var.
Kılıçdaroğlu, “Balbay ve Haberal'ın aileleriyle görüştünüz mü?” sorusuna, “Benim bir görüşmem olmadı. Sayın Balbay'ın eşinin Genel Kurul'a gelmesini istedik. Ama, kendisi gelmek istemedi” yanıtını verdi.