O gece hedefte ben vardım

O gece hedefte ben vardım

 "Yoksa ne işi var benim evimin etrafında? Neden 7 gün boyunca orada duruyorlar?" diye soran Arınç, parçalar birleştirildiğinde fotoğrafın net olduğunu savundu. "Bunları görmek için MİT'e bile ihtiyaç yok, her şey çok açık." diye de ekledi.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, geçtiğimiz aralık ayında Çukurambar'daki evinin etrafında yakalanan Özel Kuvvetler Komutanlığı'na bağlı subaylarla ilgili çarpıcı iddialarda bulundu. Arınç, kendisine yönelik suikast iddialarının doğru olduğunu savundu. Hedefte kendisinin olduğunu öne süren Arınç, "Biliyorum ve inanıyorum ki; hedef alınmış bir insanım. Ne işi var benim evimin etrafında? Neden 7 gün boyunca orada duruyorlar? Neden bir kâğıt çıkıyor? Bu 'puzzle'lar bir araya gelince bunun bir tiyatro oyunu olduğunu düşünür müsünüz? Bunları görmek için MİT'e bile ihtiyaç yok, her şey çok açık." diye konuştu.

Önceki akşam Habertürk TV'de Yiğit Bulut'un sunduğu Basın Kulübü programına katılan Bülent Arınç şunları aktardı: "Özel Kuvvetler'in karargâhında aramalar yapıldı, devlet sırları tartışıldı. Orada ne elde edildi bilmiyorum. Bana göre hedefin ben olduğum gözüküyor. Fiilen suikasta yönelik bir olay olarak hiç görmedim. Ama yanlış olan, yapılmaması gereken, onların görevi olmaması olan bir işi yapıyorlar. Doğrudan beni takip ediyorlar tabii, bana bilgileri kim getirecek ki? İçimdeki ses böyle diyor. O zaman niye 'Feza Apartmanı No: 14' yazıyor kağıtta? Her şey çok açık."

28 Şubat'la ilgili değerlendirmeler de yapan Başbakan Yardımcısı, bugün ortaya çıkan darbe planları arasındaki benzerliği şöyle tarif etti: "RP'nin koalisyon ortağı DYP'nin içini boşalttılar. Dönemin Genelkurmay Başkanı Karadayı ve ekibinin eylemleriyle ve Demirel'in de destek vermesiyle meşru hükümet istifa etmek zorunda kaldı. O zaman 'tak-şak' dönemiydi. Ekonomideki 'havuz sistemi' birilerini memnun etmedi. O günkü 28 Şubat'ı organize edenlerle bugünkü darbe planlarını hazırlayanların aynı yerden yönetildiğini söyleyemem ama yöntemleri benzeşiyor."

GİZLİ TANIKLA BULUŞAN CHP'Lİ ERSİN SUÇ İŞLEDİ

Bülent Arınç, CHP'li Ahmet Ersin'in gizli tanıkla görüşmesi konusunda da yorumlarda bulundu. "Gizli tanıkla neden görüşüyor, bunun bir izahı yok." diyen Bakan, özellikle kameralara yansıyan 'çanta alışverişine' dikkati çekti. Ersin'in getirdiği çantayı, pastane sahibinin alıp çıktığını hatırlatan Arınç, "Ersin'in buna getirdiği izahat çok ilginç. Çok rahat bir arkadaşımız. Tabii milletvekilinin böyle yapması, TBMM'nin itibarını fevkalade zedeleyen ve kendi partisi için de çok aleyhte bir puan. Bütün bunlar, 'yargılamayı etkileme'den tutunuz yargının bağımsızlığına kadar nereden bakarsanız bakın fevkalade yanlış ve suç teşkil eden eylemler." Başbakan Yardımcısı, hükümete yöneltilen 'sivil dikta' eleştirileri ile ilgili de, "Hikâye bunlar. Saçma, hiçbir tutarlılığı yok. Bunların cumhuriyet başsavcılığına bilgi ve belge hazırlama girişimi olduğunu düşünüyorum. Başsavcılara zemin hazırlama girişimi. Ciddi bulmuyorum." değerlendirmesini yaptı. Arınç ayrıca, medyadan sorumlu bakan olarak, gazetecilerin hapis cezası almaması için çalışma yaptığını açıkladı. Bülent Arınç'ın çeşitli konulara ilişkin görüşleri ana başıklarıyla şöyle: "Genel affa karşıyız. İç Hizmet Kanunu 35'inci maddenin değişmesi için TSK'dan talep gelirse daha iyi olur. Darbe tehlikesi de, kader sarmalı da tedavülden kalktı. Oyumuz yüzde 40-41 seviyesinde. CHP yüzde 20-21'lerde, MHP'nin oyu yüzde 15. DP ve Abdüllatif Şener yüzde 1'lerde bile yok. Saadet Partisi ve Sarıgül yüzde 4'lerde. Sarıgül'ü başarılı buluyorum. Bahçeli, adam gibi adam. Habur, öngörülemeyen bir süreçti."