Numan Kurtulmuş; Şanlıurfa’da Basınla Buluştu

Halkın Sesi Partisi (HAS Parti) Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, "Türkiye'de 1997'nin 28 Şubat'ında gerçekleştirilmiş dört başı mamur bir darbe var, 28 Şubat. Bununla ilgili kimse konuşmuyor" dedi.

Numan Kurtulmuş; Şanlıurfa’da Basınla Buluştu
Kurtulmuş, Has Parti Şanlıurfa il teşkilatının Şanlıurfa'da düzenlemiş olduğu ‘Yeni Türkiye, Yeni Siyaset’ konulu konferans için Şanlıurfa’ya geldi. Konferans gecesinin sabahında da DSİ misafirhanesinde Basın mensupları ve köşe yazarlarıyla kahvaltılı toplantıda buluştu.

Has Parti genel başkanı Numan Kurtulmuş, basın toplantısında basın mensuplarına; ”28 Şubat süreciyle hesaplaşmak ve sorumlularının cezalandırılmaları için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduklarını belirtti.”

Konuşmasının devamında ''Andıç'', ''Ergenekon'', ''Balyoz'' gibi birçok darbe teşebbüsü olduğunu, bunların hepsinin aydınlatılması ve sorumlularının kanun önüne çıkartılması için üzerine sonuna kadar gidilmesi gerektiğini ifade eden Kurtulmuş, şöyle konuştu:

“Türkiye'de 1997'nin 28 Şubat'ında gerçekleştirilmiş dört başı mamur bir darbe var, 28 Şubat. 28 Şubat ile ilgili kimse konuşmuyor. Kebapçılara kadar irticacı diye fişlenmiş, Başbakan'a omuz atılmış, bir subay bu ülkenin Başbakan'a küfretmiş. Açıkça bunlar kamuoyunda paylaşılmış. Her akşam milletin diniyle, diyanetiyle dalga geçilmiş, küfredilmiş. Bellerine kadar sakallı adamlara ellerinde teflerle camilerde şarkı, türkü söyletilmiş. Şimdi bu dönemin üstünü kapatıp gidecek miyiz? Bu dönemin üstünün açılması lazım… 28 Şubat ile ilgili suç duyurusunda bulunduk ve sonuna kadar takip edeceğiz.''

Kurtulmuş, parti olarak önümüzdeki günlerde, ''27 Nisan muhtırası''nın hesabını sormak üzere Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunacaklarını da söyledi.

''27 Nisan muhtırası''nın da Türkiye siyasetini derinden etkilediğini ve bu muhtıranın failinin de meçhul olmadığını dile getiren Kurtulmuş, ''Açık bir şekilde Sayın Büyükanıt paşa, 'bu muhtırayı ben yazdım' dedi. Bunların hepsi kayıtlara da düşmüştür. O zaman bu sürecin getirdiği politik sonuçları ile sorgulanması ve Türkiye'de bütün karanlık noktaların ortadan kaldırılması gerekiyor'' diye konuştu.

Numan Kurtulmuş, Türkiye'nin, ''Yeni Türkiye'yi” kurabilmesi için pis, karışık ve faili meçhul işlerin temizlenmesi gerektiğini vurguladı. Hrant Dink davasını buna örnek gösteren Kurtulmuş, şunları kaydetti:

''Hrant Dink davası önümüzde turnusol kağıdı olarak duruyor. Maalesef hem kararın kendisi hem kararın açıklanmasından sonra mahkeme heyeti başkanının ve savcının ortaya koymuş olduğu sözler, ne kadar vahim bir tabloyla karşı karşıya kaldığımızı gösteriyor. Dünyanın hiçbir yerinde siyasi suikast bir kişinin tek başına yapabileceği bir iş değildir. Mutlaka bunun arkasında bir örgüt vardır. Mutlaka bunların arkasında belki başka büyük devletlerin lojistik ve istihbarat destekleri vardır. Amerika Başkanı Kennedy'nin suikastından geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen Burhanettin Rabbani suikastı ve Hrant Dink suikastına kadar hepsi için aynı şeyi söylüyoruz.''

Kurtulmuş, “Dink davasının kararının milletin vicdanını yaraladığını belirterek, halkın gösterdiği tepkiyi yerinde bulduğunu ve mahkemenin yeniden açılmasını temenni ettiğini vurguladı.”

“Sınırların mayınlardan temizlenmesi ve arazilerin halka verilmesi gerektiğini” söyleyen Kurtulmuş; “Mardin’deki çobanla, Urfa da ki işçi kardeşim ve Çankaya da ki Cumhurbaşkanının aynı haklara sahip olması mücadelesi verdiklerini söyledi.”

Kurtulmuş daha sonra Tarihi balıklı göl ve çevresini gezdikten sonra, karayoluyla Partisinin Osmaniye İl teşkilatının düzenlemiş olduğu programa yetişmek için Urfa’dan ayrıldı…

Haber ve foto; Mehmet Emin KUŞ/ www.balıklıgöl.com