Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Halil Mutlunun başkanlığını yaptığı 214. Üniversitelerarası Kurul Toplantısı, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi ev sahipliğinde Bodrumda yapıldı.
Üniversitelerarası Kurul Toplantısının 214.sü, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi tarafından Bodrumun Kadı kalesi Köyünde bulunan Yasmin Bodrum Resort Otelde gerçekleştirildi. Toplantıya YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, Üniversitelerarası Kurul Başkanı Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Halil Mutlu, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mansur Harmandar, Bodrum Kaymakamı Mehmet Gödekmerdan, üniversite rektörleri ve temsilcileri katıldılar.
Her ay farklı bir ilde gerçekleştirilen Üniversitelerarası Kurul Toplantısında üniversitelerin gündemi, akademisyenlik sınavları, yeni eğitim programları ve çalışmalar görüşüldü. Yanı sıra toplantıda üniversitelerin sorunları, yeni programlar ve çalışmalar görüşüldü.
YÖK Başkanı Prof Dr. Çetinsaya, yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. Çetinsaya, kurumsal gelişme çalışmalarının hızla ilerlediğini belirterek, Oluşturduğumuz çağrı merkezimiz şu anda deneme aşamasında olmasına rağmen hızla olumlu sonuçlar elde etmeye başladı 1.5 ay içerisinde 15 bin çağrıya ulaştık. Bu demektir ki dâhiliyelerimizdeki telefon sayısı profesyonel bir anlayışla ilerliyor. Bütün telefonlar cevaplanıyor ve hizmet kalitemize katkı sağlıyoruz. Elektronik Belge Sisteminde de hızla mesafe kat ediyoruz. Yakında bütün üniversitelerde elektronik ortamda evrak akış trafiği gerçekleşecek. Yabancı dil eğitimi projemiz var. Herhangi bir öğrencimiz, Türkiyenin herhangi bir yerinde şifresiyle internet sitesine girerek yabancı dilini ilerletebilir. Öğretim görevlilerinin, öğrencilerin dikkatini bu projeye çekmesini sağlamalıyız. Yeni internet sitemizin yanında, birde uluslar arası bir internet sitesi yapıyoruz. Uluslararası öğrenciler için bir web sitesini yeniden inşa ediyoruz.dedi.
Çetinsaya Üniversiteler, Çözüm Sürecine Destek Olmalı
Çetinsaya, Çözüm Sürecine üniversitelerin önemli katkı sağlayacağını belirterek, Çözüm Süreci ile ilgili ilk olarak 05 Nisanda Elazığda başlattığımız bir dizi çalışma var. Çözüm Sürecinin ve Akil Adamlar sürecinin başladığı günlerde Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgemizde bir toplantı yaptım ve o toplantıda Türkiyeye ve üniversitelere çağrılarda bulunmuştum. Daha sonra Alanya toplantımızda tekrar dile getirdim. Türkiyedeki bütün bölgeleri gezerek çağrılarıma devam ettim. Bugünde Ege Bölgesinde birlikteyiz. Üniversitelerimizin çözüm sürecine yapacakları katkıları ve bu katkıların niteliklerini ayrıntılarını istişare ediyoruz. 13 Mayıs Pazartesi gününden itibaren Batman, Siirt, Şırnak, Hakkâri ve Diyarbakır illeri ve üniversitelerinde her birine birer gün ayırmak üzere ziyaret edeceğim. Oralarda çözüm süreci ile ilgili ve üniversitelerimizin çözüm sürecine katkılarıyla ilgili istişarelerde bulunacağım. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinde bütün genel kurul üyeleri ile genel kurulumuzu gerçekleştireceğiz. Orada da çözüm süreci ile ilgili bu çağrıyı tekrar kurul üyelerimizle birlikte yenileyeceğiz. Biliyorsunuz baştan beri üniversitelerimizin çözüm sürecinin bir parçası olması gerektiğini, çözüm sürecine mutlaka pozitif katkılarda bulunması gerektiğini söylüyoruz. Birçok defa yineledim. Kuruluşundan itibaren farklı ulus ve etnik kökenli öğrencilerle öğretim elemanlarını bir araya getiren üniversiteler, bulundukları her
yerde ortak bir misyona sahiptir. Ulusal ve küresel diyalog geliştirmek için üniversite mensupları sadece kendi şahsi çıkarlarını düşünmez. İçinde yaşadıkları toplumun ve insanlığın ortak faydasını gözetirler. Bir başka ifadeyle öğretim elemanları ve öğrenciler insanlığa karşı sorumluluk taşırlar. Çevre sorunlarında, terörizmle, sağlıktan eğitime kadar hemen her konunun akılcı, barışçı ve demokratik çözüm arayışları üniversite mensuplarının sorumluluk alanına girer. Kampüslerde her türlü farklı görüş, açık ve serbestçe dile getirilebilir. Üniversitelerde öğretim elemanları ve öğrencilere hiçbir ideolojik ve siyasi görüş dayatılamaz. Başkasını zorla susturmaya çalışan hiçbir eylem asla hoş görülemez. Özgürlükten, bilimden ve barıştan yana olmanın bir gereği olarak, toplumsal barış ve uzlaşma adına atılan olumlu adımları destekliyoruz ve kendimizi çözüm sürecine katkı vermekte hükümlü sayıyoruz. Çözüm Süreciyle ilgili üniversitelerimizde işbirliklerinin arttırılması, gelişmiş üniversitelerimizin, yeni kurulan üniversitelerimize destekte bulunmak üzere etkin iş programları geliştirilmelidir. Doğu ve güneydoğu bölgelerimiz başta olmak üzere ülkemizin ihtiyaç duyduğu araştırma, geliştirme ve bilgi üretimi faaliyetlerine daha fazla ağırlık verilmesi elzemdir. Türkiyenin yaşadığı çatışmaların yarattığı enerji kabından muzdarip olan üniversitelerimizin siz değerli rektör ve temsilcilerimizi bu çağrımı canı gönülden desteklediğinizi, canı gönülden biliyorum. Toplumsal barış sürecini ve barışın yeniden yerleşmesine katkısı olan herkese teşekkür ediyorum dedi.
Toplantı Kalkınma Bakanlığı Kalkınma Araştırmaları Merkezi Başkanı Dr. Mustafa Şahinin Yükseköğretim Sisteminin Uluslararası Çerçevesinde Türk Üniversitelerinin Uluslar arası Öğrenciler İçin Çekim Merkezi Haline Getirilmesi Araştırması Projesi sunumu, Mikro Bilgi A.Ş. temsilcisi Dr. Metin Tunçun Akademik Performans İncelemelerinde Uluslararası Gelişmeler ve Türkiyede Nitelikli Bilimsel Gelişim sunumu ile devam etti. Basına kapalı olarak gerçekleşen toplantıda Türkiyede Temel Bilimlerin Durum Tespiti ve Yapılması Gerekenler, Konsey ve Komisyon raporları da görüşüldü.