MUHARREM AY’I VE KERBELA

MUHARREM AY’I VE KERBELA
Muharrem: isimi Arapça kökenli olup  muşarrem den gelmektedir
Ay takviminin birinci ayı  aşure ayı  matem ayı. "Şehrullahi'l-Muharrem" "Allah'ın ayı Muharrem" olarak bilinen Muharrem ayı, İlahi bereket ve feyzin, Rabbani ihsan ve keremin coştuğu ve bollaştığı bir aydır Şanlıurfa’mızda ise ayrı bir özelliği daha var sene başı olması münasebeti ile kirada oturan kiracıların yıllık kiralarını yenileme yâda yeni bir ev kiralama zamanı olarak da bilinir. Yani evler muharremden gelecek yılki muharreme kadar kiralanır. Muharrem ayının ilk on gününde hemen, hemen her Urfalı aşure yemeği dağıtır. Güzel bir adet ve gelenektir. İnsanların birliğine vesiledir. Sivil toplum kuruluşları ise daha kapsamlı aşure yemeği dağıtırlar ki tadına havasına doyum olmaz. Aşure gününde inananların dikkat edeceği husus sadece muharrem ayının onuncu günü oruç tutmamak, ya 9-10Muharrem yada 10-11.günleri Muharrem günleri oruç tutmak sünnete uygundur. Yahudilere muhalefettir. İbadette bile Yahudilere muhalefet var ki, her Müslümanın dikkat etmesi gerekir. Hayat tarzlarını başkalarına uyduranların kulakları çınlasın.(Kim kendisini başkasına benzetirse oda onlardan olur) Peygamber buyruğuna rağmen.
Muharrem  "Haram kılınmış" demektir. Kameri yılın ilk ayının adı da Muharrem'dir. Bu aya Muharrem adı  Eşhuru'l-Hurum denen  kavga ve savaşın haram olduğu aylardan biri ve yılın ilk ayı olduğu için verilmiştir.
Muharrem ayı; içinde zuhura gelen (vuku bulan) hadiseler, ilahi tecelliler ve İslami bir tarih başlangıcı kabul edilmesi bakımından, Müslümanlar için büyük önem taşır
Hürmet edilmesi gereken bir ay olduğu için ayet-i kerimede yüce rabbimiz şöyle buyuruyor.
‘’ Muhakkak Allah indinde muteber olan ayların adedi on iki aydır Allah’ın şu semavat ve arzı yarattığı gün, kitabında ilahi takvimde kararlaştırılmıştır Bunlardan dördü de haram(hürmet edilmesi gereken)aylardır (Tevbe–36 ayet)
Bu mübarek ayın, ilk on gecesi de, zilhicce’nin ilk on gecesinde olduğu gibi ‘’Leyali’i Aşara’’ yani on mübarek geceleri ihya etmek ve gündüzlerinde oruç tutmakla alakalı birçok hadis-i şerif vardır  Ebu Hureyre(r anh)’ın rivayet ettiği bir hadis-i şerifte, Efendimiz(s a v) şöyle buyurmaktadır:
‘’Ramazan-ı şerif orucundan sonra oruçların en faziletlisi, muharrem ayında tutulan oruçtur Farz namazlardan sonra en faziletli namaz da gece namazıdır ’’ (Müslim Tergıb C:2 sayfa:462)Hicri- Kameri yılın ilk ayı
Hicri tarih, Hz  Muhammed (s a s )'in Mekke'den Medine'ye hicretiyle başlar  Ancak takvim başlangıcı olarak bu tarih, Hz  Ömer devrinde kabul olunmuştur  Ondan önce Arapların belli bir tarihi yoktu  Bazı önemli hadiseleri (Hz  İbrahim'in ateşe atılışı, Fil vakası vb ) tarihe başlangıç olarak gösteriyorlardı
Hicretten on altı yıl sonra (638), dönemin halifesi Hz  Ömer'in emriyle Medine'de bir meclis toplanarak, tarih meselesine bir çözüm bulunması istendi  Hz  Ali'nin teklifi ve mecliste bulunanların kabulü ile Hz  Muhammed (a s)'in hicreti, İslâm tarihine başlangıcı ve Muharremin de bu yılın ilk ayı olması kararlaştırıldı
Hicrî-Kamerî yıl, on iki aydır  İlk ayı olan Muharrem ile birlikte Receb, Zilkade ve Zilhicceye Araplar "eşhur'i hurum" adı verir ve bu aylarda savaştan ve anarşiden uzak dururlardı
Emevilerin ikinci hükümdarı Yezid zamanında ve hicri 61/milâdi 680 yılı Muharrem ayının onuncu cuma gününde vuku bulan Hz  Hüseyin'in şehadeti meselesinden dolayı Şiilerce o gün matem günü sayılmış ve bu matem daha sonraları geniş çapta ve resmi bir hüviyete bürünmüştür
Aşura günü denilen Muharrem ayının onuncu gününde, tarihte pek çok önemli olayın meydana geldiği rivayet edilmektedir  Bunlar arasında şu olayları saymak mümkündür: Bugüne "Âşura" denmesinin sebebi, Muharrem ayının onuncu gününe denk geldiği içindir  Hadis kitaplarında geçtiğine göre ise, bu güne bu ismin verilmesinin hikmeti, o günde Cenâb-ı Hak on peygamberine on değişik ikram ve ihsan ettiği içindir
Bu ikramlar şöyle belirtilmektedir: (10. gün)
1  Allah, Hz  Musa'ya (a s ) Âşura Gününde bir mucize ihsan etmiş, denizi yararak Firavun ile ordusunu sulara gömmüştür
2  Hz  Nuh (a s ) gemisini Cûdi Dağının üzerine Âşura Gününde demirlemiştir
3  Hz  Yunus (a s ) balığın karnından Âşura Günü kurtulmuştur
4  Hz  Âdem'in (a s ) tevbesi Âşura Günü kabul edilmiştir
5  Hz  Yusuf kardeşlerinin atmış olduğu kuyudan Âşura Günü çıkarılmıştır
6  Hz  İsa (a-s ) o gün dünyaya gelmiş ve o gün semâya yükseltilmiştir
7  Hz  Davud'un (a s ) tevbesi o gün kabul edilmiştir
8  Hz  İbrahim'in (a s ) oğlu Hz  İsmail o gün doğmuştur
9  Hz  Yakub'un (a s ), oğlu Hz Yusuf'un hasretinden dolayı kapanan gözleri o gün görmeye başlamıştır
10  Hz  Eyyûb (a s ) hastalığından o gün şifaya kavuşmuştur.
Diğer yandan İran ve Irak daki Şiilerin matem günü dolayısı ile ellerinde zincirlerle çıplak bir şekilde sırtlarına kanayıncaya kadar vurmalarının dinle hiçbir alası yok, İslam’da yas ve matem yoktur hele, hele dövünmek, yüzünü tırmalamak, dizlerine vurmak yüksek sesle ölü için mani söylemek, ağlamak, yerlerde yuvarlanmak kesinlikle yasaktır. Ehli beyt şeriatın tüm ilkelerinin membaıdır. Muhipleri layık olmak için çaba sarf etmelidirler.