MUHAMMED B. ALİ (İBNU’L-HANEFİYE) İLE HACCÂC-I ZALİM

MUHAMMED B. ALİ (İBNU’L-HANEFİYE) İLE HACCÂC-I ZALİM

Zeyd b. Abdurrahman b. Zeyd b. el-Hattâb şöyle dedi:

Hz. Osman’ın oğlu Ebân ile birlikte Emevi halifesi Abdülmelik b. Mervân’ın yanına girdim; Yanında Hz. Ali’nin oğlu Muhammed İbnü’l-Hanefiye de vardı. Abdülmelik, Muhammed’ten, yanında bulunan Hz. Peygamber’in kılıcını istedi. Ayrıca kılıcı parlatacak bir cilacı çağırdı. Cilacı kılıcı görünce, “Ben bunun demirinden daha kalitelisini görmedim.” dedi. Abdülmelik, “Allah’a yemin olsun ki, onun sahibinin de bir benzerini görmedim. Ey Muhammed! Bu kılıcı bana ver!” dedi. Muhammed, “Hangimizi ona daha layık görüyorsan kılıç onda kalsın.” dedi.

Abdülmelik, “Şayet seninki yakınlıksa herkes için yakınlık ve hak vardır.” dedi. Muhammed b. Ali Abdülmelik’i kırmak istemedi ve kılıcı ona verdi. Haccac-i Zalim de Abdulmelik’in yanındaydı. Muhammed b. Ali, “Ey Müminlerin Emiri! Bu Haccâc bana eziyet etti, hakkımı hafife aldı. Beş dirhemlik bir iş için bile bana adam yollardı. Sbah-akşam beni yanına çağırıyor” dedi.Abdülmelik, Haccâc’a, “Ey Haccâc! Senin İbnü’l-Hanefiyye’ye karşı emirliğin yoktur.” dedi.

İbnü’l-Hanefiyye gidince Abdülmelik Haccâc’a, “Günümüzde bunun gibisi yoktur. Ona yetiş, kin ve nefretini gider!” dedi. Haccâc, ona yetişti ve “Müminlerin Emiri, kin ve nefretini gidermem ve senin hoşuna gitmeyecek bir şeyi yapmamam için beni uyardı ve sana gönderdi.” dedi.

Muhammed b. el-Hanefiyye, “Yazıklar olsun sana ey Haccâc! Allah’dan kork! Allah’dan sakın! Kulların sabahladığı bütün sabahlar Allah’ındır. Allah’ın kullarından her bir kul için 360 lahza vardır. Her bir lahza için bir hükmü vardır. Birinden bir lahza alırsa onu gücü ile alır. Şayet affederse onu hilmi ile affeder. Bu yüzden Allah’dan sakın!” dedi.

Haccâc: “Benden ne istersen onu sana vermeye hazırım” dedi. Muhammed b. Ali de ona, “Gerçekten bunu yapar mısın?” diye sordu. O da, “Evet, yaparım Ya Muhammed!” dedi. Muhammed ona, “Ben senden ömür boyu beni terk etmeni istiyorum.” dedi.

Bu cevap karşısında şaşkına dönen Haccâc, durumu halife Abdülmelik’e bildirdi. Abdülmelik Yahudi cemaatinin bilgin olan liderine haber saldı ve ona, “Bizden bir adam, Allah’ın bir günde insana verdiği lahzalarla ilgili öyle bir söz söyledi ki, biz bu sözü ancak ondan duyduk. Sen bu işe ne dersin?” dedi ve Muhammed’in söylediklerini ona haber verdi. Yahudi cemaatinin başı “Bu söz ancak bir nübüvvet evinden çıkar.” dedi.