MUHACİRE ENSAR OLMAK

MUHACİRE ENSAR OLMAK

Sıcak bir çorbanın tebessüm ile bakan bir gözün ve şefkat ile uzanan bir elin Suriyeli o mazlum ve masum çocuk üzerinde bıraktığı o derin mutluluğu görmek müşahede etmek insanı çok derinden etkiliyor, duygulandırıyor ve buruk bir sevinç yaşatıyor.

Bir sabah Şeyh Şamil Kur'ankursunu ziyaret ettik 7-10 yaşları arasında cıvıl cıvıl Kur'an öğrenen 70 tane çocuğumuz eğitim alıyordu. 4 sınıf her sınıfta bir öğretmen ve başlarında kurs müdürü ile nezih bir ortamda Kur'an eğitimi alıyorlardı. Büyükşehir Belediyemizin ikram ettiği çorba ziyafetinden sonra sınıflarda eğitim başladı.

Ve insanı derinden etkileyen kalbe huzur veren dinledikçe artan bir huzur ile Kur'an tilaveti başlıyor. Sınıflardan ahenk içinde semaya yükselen o narin sesler ne güzel Yarabbi tarifi mümkün olmayan ancak yaşanınca anlaşılan bir huzur bir mutluluk sarıyor her bir yanını işte o zaman anlıyorsun bu savaş çiçeklerinin Kur'an bülbülüne düştüğü o ana şahit oluyorsunuz.

Sıcak bir tas çorba deyip geçmeyin belki çoğumuza bu çok basit gelebilir ancak o savaş mağduru Suriyeli sevgi çiçekleri için o bir tas sıcak çorba birçok şey demekti. Bu hizmetten dolayı da günde 10 binlerce kişiye sıcak çorba ikram eden Büyükşehir Belediyemize teşekkür ediyoruz bu sevgi çiçekleri adına.

Suriye'de BAAS rejimi tarafından Kur'an dan ve İslam'dan uzaklaştırılan bu insanlar Türkiye'de bu eksikliklerini gidermeye çalışıyorlar yani Şer den hayır çıktı diyor kurs müdürümüz. Buradan bir ücret alıyor musunuz? deyince yüzleri kızarıyor mahcup ve masum bir şekilde yüzünü çevirerek HAYIR diyorlar. Hiçbir ücret almadan bu ulvi görevi yerine getiren öğretmen ve kurs müdürüne keşke az da olsa maddi bir katkı yapılabilseydi.

Belki çoğu kimse bu yazdıklarımıza tepki gösterecek kızacak ama unutmayın ki onlar muhacir biz Ensar olmaya devam edelim her toplumun iyisi de var kötüsü de ama biz iyisi olmaya devam edelim.Bu ilim ve irfanla yetişen Suriyeli masum çocuklarımız inanıyorum ki gelecekte hem ülkeleri hem de Türkiye için çok güzel şeyler yapacaklardır.

Bu çalışmalarda perde arkasında olan gerçek kahramanlara da teşekkür etmemek haksızlık olur başta Ahmet DEDECAN hocamız olmak üzere Murat MÜJDECİ kardeşimize ve maddi her türlü yardımı yapan infak sahiplerine şükran borçluyuz. Allah binlerce defa razı olsun.

Son söz olarak deriz ki; yerli yabancı ayırımı yapmadan dili ırkı ve dünya görüşü ne olursa olsun bütün Gençlerimiz ile ilgilenelim milli, manevi ve İslami değerleri öğretelim İslami hassasiyeti olan bütün dernek ve vakıfları bu konuya daha fazla zaman ayırmalarını rica ediyoruz. Bu çalışmaları yapan kurumlar çok ama daha da çoğalmasını istiyoruz. Yarın keşke dememek için bugün Gençlik için üzerimize düşen görevimizi yapalım.