Metrobüs tacizcileri yandı!
Toplu taşıma araçlarında yaşanan taciz olaylarına karşı sıkı güvenlik önlemleri alınacak.
Dünyanın en büyük şehirlerinden biri olan İstanbul’da her gün milyonlarca insan toplu taşıma araçlarını kullanıyor. Bu yükün büyük kısmını otobüs ve metrobüsler sırtlanıyor. Bazen nefes almanın dahi güçleştiği balık istifi dolan bu araçlarla ilgili vatandaşın birçok şikayeti var. Bu sıkıntıları yaklaşık 5 bin otobüsü idare eden İETT’nin genel müdürü Hayri Baraçlı ile konuştuk.
Her gün milyonlarca İstanbullu işe, okula ya da bir yerden başka bir yere gitmek için toplu ulaşım araçlarını kullanıyor. Toplu taşımada İstanbul’un yükünü en çok çekenler ise otobüsler ve metrobüsler. Vatandaş, balık istifi dolan, zamanında gelmeyen, klimaları çalışmayan, kimi zaman da taciz ve kapkaç olaylarının yaşandığı otobüslerden şikâyetçi. Şoförlerle yolcular arasında yaşanan tartışmalar, bilet fiyatları, eski otobüsler gibi daha birçok şikâyet konusu var. Ayrıca otobüslerle ilgili kulaktan kulağa yayılan dedikodular ve şehir efsanelerinin sayısı da az değil. Belki bu yüzden İstanbulluların günde en az birkaç kez zikrettikleri bir kurum İETT. Vatandaşların sıkıntılarını ve merak ettiği konuları ilk ağızdan konuşmak için elimizde sorularla dolu uzun bir liste ile İETT Genel Müdürü Yrd. Doç. Dr. Hayri Baraçlı’nın kapısını çaldık.
Hayri Baraçlı yaklaşık 2,5 yıldır bu kurumun yöneticiliğini yapıyor. Aynı zamanda Yıldız Teknik Üniversitesi’nde ders veren Baraçlı, okuttuğu kalite yönetimi dersini kurumunda uygulamaya çalışan bir yönetici. Vatandaşlarla seviyeli bir iletişim kuramayan ve trafik kurallarına uymayan şoförlere duyurulur. Otobüsünüzde genel müdürünüz olabilir. Zira Baraçlı, tebdili kıyafet otobüse ve metrobüse binen bir genel müdür.
İETT çalışanları onun sabahın erken saatlerinde gelip çalışmaları takip ettiğini söylüyor. Hatta bazen üzerine tulumunu giyip araçların bakımı ile ilgilendiğini dile getiriyor. Baraçlı sıkıntıların farkında ve bunları görmezden gelmiyor. Biz en iyisini yapıyoruz diye bir iddiası da yok.
Ailece otobüs kullanıyoruz
Hınca hınç dolan bir otobüste seyahat eden, zaman zaman hakarete uğrayan, taciz, kapkaç gibi birçok kötü olaya maruz kalan yolcular zaman zaman, ’Bu otobüsü yönetenlerin acaba kendileri eşleri ya da çocukları gönül rahatlığı ile otobüslere bindiriyor mu?’ diye veryansın eder. Biz de bu veryansını soru olarak iletiyoruz. Kendisi dahil tüm yönetim kadrosundakilerin aileleri ile birlikte otobüsleri kullandıklarını söylüyor Baraçlı: "Bizler birer hafta araçlarımızı bırakıyoruz ve otobüslerle eve gidip geliyoruz. Problemleri sahada görme imkânımız oluyor. Yolculukları kimliklerimizi gizleyerek yapıyoruz."
Bu sıralar toplu taşımayı kullanan İstanbulluların en çok konuştuğu ise metrobüsler. Özellikle iş saatlerinde boş bir metrobüse binmek neredeyse imkânsız. Geç saatlerde ise seyrek gelen metrobüsler... Baraçlı, bunu çözmek için sürekli planlama yaptıklarını söylüyor: "Yoğunluğun olduğu saatlerde tek yönde saatte 30-35 bin yolcu taşıyoruz. Hattın cazibesinden ötürü bir yoğunluk oluyor. Otobüsleri arka arkaya dizsek bile bu yoğunluk devam ediyor. Bunu ortadan kaldırmak için ek seferler ve aralara boş otobüsler koyarak ortadan kaldırmaya gayret ediyoruz. Ama İstanbul’da toplu ulaşım sadece metrobüsten ibaret değil. Bugün 5 bin otobüsün 345’i metrobüs. Yüzde 7’si civarında. Geri kalan şehir içi hatlar. O hatlarda da yoğunluk oluyor."
Merak edilen ve hakkında birçok dedikodu üretilen diğer bir konu da Hollanda’dan alınan metrobüsler. Bunların çalışmadığı, sürekli yolda kaldığı, garajda yattıkları ve hatta belediyenin bu otobüsleri elden çıkarmanın yollarını aradığı şeklinde birçok dedikodu var ortalıkta. Baraçlı, otobüslerin hepsinin çalıştığı ve satılması gibi bir durumun ortada olmadığını anlatıyor: "Bu hatta 345 metrobüs var. Bu tipteki araç sayısı 50. Yani bu otobüslerin hepsi o anda hattın içinde bile olsa fark edilmeyebilir. Çift körüklü ve yüksek kapasiteli bir araç; hangi araca bu kadar yükleme yaparsanız yokuşta zorlanır. Ancak bu araçların iyileştirilmesi için sürekli firma ile irtibat halindeyiz."
2014’e kadar bin yeni otobüs
İstanbulluların en çok şikâyet ettiği konulardan biri de eski otobüsler. Özellikle kırmızı körüklü olarak bilinen İkarus’lar. Hayri Baraçlı bu konuda bir müjde veriyor. İlk etapta bu sene için 500 otobüs ihalesi gerçekleştiriliyor. Bunun yarısı modern körüklü otobüsler olacak. Önümüzdeki sene de yine 500 otobüs ihalesi yapılacak. Yani otobüs filosu büyük oranda yenilenecek. Hedef ise, "Tüm filoyu alçak tabanlı, engelli erişimine uygun, karbon emisyonu düşük hale getirebilmek."
Ayrılmış otobüs yolları ve bisiklet aparatları geliyor
Dünyada birçok büyükşehirde olan ayrılmış otobüs yollarının yakın bir tarihte İstanbul’da da kullanılmaya başlanılacağının müjdesini veriyor Genel Müdür Baraçlı: "Büyükşehir Belediyemiz bu konuda bir çalışma başlattı. İnsanlar daha hızlı ulaşım imkânına sahip olacak. Ayrıca otobüslerdeki olumsuz olaylara hemen müdahale edebilmek için bir kamera çalışması başlattık. Bir de otobüslere bisiklet aparatı takılması ile ilgili de bir çalışmamız olacak."
Taciz olaylarından ben de rahatsızım
Özellikle metrobüslerde geceleyin belli saatlerde güvenlik görevlisi olacak. Emniyet Müdürlüğü’yle de bağlantımız var. Onlar da sivil polis denetimleriyle bize yardımcı oluyor. Taciz olaylarından ben de rahatsızım. Bu konuda duyarlıyız ve elimizden gelen tedbiri almaya çalışıyoruz. Bu konuda vatandaşların da duyarlı olması gerek.
Lüks semte de eski otobüs gönderiyoruz
Otobüslerde rotasyon uygulaması yapıyoruz ve belli periyotlarla hatlarda otobüsleri değiştiriyoruz. Şimdi o bahsedilen lüks semtlerden bize ’neden bize eski otobüs gönderiyorsunuz’ diye tepki geliyor. Herkese bu hizmeti sunuyorsak, eşitliği sağlamak zorundayız. Şu anda böyle bir şey yok. Hedefimiz her yere en kaliteli hizmeti götürebilmek."
Akbili kaldırmadık, sadece eskileri değiştirdik
Şoförlerde kullanılan akbil ve halk otobüsleri ile ilgili çok şikayet geliyordu. Eğer İstanbul’da toplu taşımayı kullanıyorsak cebimizde akbilin ya da elektronik kartın olması şart. Bir yandan bilet satan bayilerin sayısını artırırken diğer yandan cep telefonu ile ödeme yapmayı mümkün kılan teknolojilerin uygulanması adına çalışmalarımız devam ediyor. Ayrıca bir yanlış anlaşılma oldu. Akbili kaldırmadık. Sadece kullanım süresi dolan akbiller yerine kart uygulamasına geçtik. Elektronik kartın kullanılma alanı çok yüksek. Yoğunluk takibi, hat planlaması gibi birçok konunun düzenlenmesi için büyük avantaj sağlıyor.
Klimayla ilgili kimseyi memnun edemiyoruz
Zayıf insanla, kilolu bir insanın klima anlayışları farklı. Birini soğutan klima diğerine etki etmiyor. Koşarak kan ter içinde otobüse binen birini klima soğutmuyor ama diğer taraftan 10 durak önce binen biri de üşüdüğünü söylüyor? Hizmet kalitesini objektiflikten sübjektifliğe geçiriyor. Biz bir standart belirleyip hizmeti bu buna göre gerçekleştiriyoruz.
Zaman