Mavi Marmara Şehitleri için Urfa'da anma etkinliği düzenlendi
Mavi Marmara şehirleri şahadetlerinin 12. yılı dolayısıyla Şanlıurfa İHH öncülüğünde düzenlenen programla anıldılar.
Mavi Marmara'nın 12. Yıl dönümünde Şanlıurfa İHH konferans salonunda düzenlenen anma programında Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde Fakülte Dekanı Prof. Dr. Celil Abuzer ve İHH Şanlıurfa Şube Başkanı ve Mavi Marmara Yolcusu Behçet Atila birer konuşma yaptılar.
Behçet Atila, "Mavi Marmara Direnişi'nin 12.yıldönümünde aziz şehitlerimizi anarak, Mavi Marmara seferinin devam ettiğini anlattık" dedi.
Mavi Marmara
Dünya üzerinde insan hak ve hürriyetlerinin ihlal edildiği bölgelerin başında Ortadoğu coğrafyası geliyor. Milyonlarca insanın en doğal hakkı olan yaşama hakkına kastedilmesi yanı sıra yüz binlerce insan da haksız ve hukuksuz bir şekilde hapishanelerde özgürce yaşam hakkından mahrum ediliyor. Kaosa sürüklenen Suriye ve Irak’ta olduğu gibi Filistin’de yarım asırdır devam eden hak ihlallerine de bütün dünya gözünü yummuş durumda.
Tam bir açık hava hapishanesine dönüşmüş olan Gazze’deki abluka ve ambargoyu kırmak amacıyla uluslararası camiadan birçok vicdan sahibiyle Gazze Kara Konvoyu (Filistin’e Yola Çık) ve Mavi Marmara gemisinin de içinde bulunduğu Gazze Özgürlük Filosu gibi organizasyonlar düzenleyerek bu coğrafyada yaşanan hukuksuzluğu dünya kamuoyuna duyurmaya çalıştık, çalışmaya devam ediyoruz.
Mavi Marmara katliamı
İsrail, Şubat 2006’da yapılan Filistin seçimlerinin ardından, Gazze’ye siyasi ve ekonomik yaptırım uygulamaya başladı. 2007’den itibaren bu yaptırımları daha da artırdı. Gazze'yi havadan, karadan ve denizden ablukaya aldı. İnsan ve ticari mal giriş çıkışı sınırlandırdı. İsrail’in Aralık 2008 - Ocak 2009’da 22 gün boyunca sürdürdüğü Dökme Kurşun Operasyonu’yla da tüm yaşam kaynakları kurutulan Gazze’de tarım arazileri, okullar, iş yerleri ve evler yerle bir edildi. Halen Gazze’de 1,5 milyon Filistinli, bir açık hava hapishanesinde yaşam mücadelesi veriyor. Gazze halkının %72’si açlık sınırında yaşıyor, bunlardan %65’i çocuk. Çocukların %10’u fiziksel olarak gelişemiyor. Birleşmiş Milletler (BM) bu durumu “katlanılamaz” olarak tarif ediyor.
2010 Mayıs ayında 6 uluslararası sivil toplum örgütü (İHH İnsani Yardım Vakfı, Free Gaza Movement, European Campaign to End the Siege on Gaza, Ship to Gaza Greece, Ship to Gaza Sweden ve The International Committee to Lift the Siege on Gaza) toplanan bağışlarla temin edilen 6 bin tonluk insani yardımı Gazze’ye ulaştırmak için bir yardım filosu oluşturdu. Filo insani yardımla birlikte 750 aktivisti de taşıyordu. Almanya, Kuveyt, İsrail, İrlanda, İsveç, Yunanistan, Güney Kıbrıs, Fas, Yemen, Mısır ve Cezayir gibi 36 ülkeden gelen aktivistler arasında 15’den fazla milletvekili, 60’ın üzerinde uluslararası basın mensubu, sanatçılar ve Nobel Barış Ödüllü aktivistler de yer alıyordu.
Gazze’ye insani yardım götürmek amacıyla yola çıkan ve sadece yardım gönüllüleri ile insani yardım malzemesi taşıyan Mavi Marmara, Sfendoni, Challenger I, Eleftheri Mesogios, Gazze I ve Defne Y gemilerinden oluşan Gazze Özgürlük Filosu, 31.05.2010 günü İsrail askerlerinin hukuk dışı saldırı ve müdahalesiyle karşı karşıya kaldı. Bu saldırı esnasında ve devam eden süreçte 10 insani yardım gönüllüsü hayatını kaybetti, 56’sı ağır yaralandı. Filo katılımcıları hiç bir yasal dayanak olmaksızın hapsedildi, yaralılara kelepçe takıldı, bazı yaralılar günlerce hücrelerde alıkonuldu ve kendilerine işkence ve kötü muamelede bulunuldu. Filo katılımcılarının tamamı kötü muameleye maruz bırakıldı, hapsedildi, şahsi eşyalarına el konuldu ve gemilere çeşitli maddi zararlar verilerek birçok haksız uygulama yapıldı.