Kıymeti Kalmadı

Kıymeti Kalmadı

Acı ama gerçek. Öyle bir asırdan geçiyoruz ki eşrefi mahlûkat olan, kıymetimizi bilirsek Allah indinde şerefli olan Meleklerin bile secde ettiği Âdem’in çocukları olan bizlerin, yani insanoğlunun karşılaştığı zorluklar hakikaten insanı canından bezdiriyor. Önü alınmaz bir şekilde gelişen teknoloji çok kolaylıklar sağlamakla beraber İnsanlığın içine düştüğü, düşürüldüğü tuzaklar, ahlaksızlıklar, çirkefler ve insanı insanlıktan uzaklaştıran her türlü oluşumun oluşturulduğu bir devir… Allah’ın yarattığı canlılar arasında en değerlisi olan İnsan, söz konusu teknoloji ile beraber yalnızlaştı ve ne yazık ki kıymetini yitirdi. Son zamanlarda İnsanlar bu yalnızlıklarını gidermek için çok insan evlerinde hayvan, kedi köpek fare, yılan bile beslemeye başladılar. Ve bu hayvanlar İnsandan daha kıymetli hale getirildiler. Elbette ki hayvanlarda Allah’ın dilsiz kullarıdır ancak, Allah indinde insan kadar kıymetli değiller. Eskiden ölünce kıymeti anlaşılan insanların artık ölünce de bir kıymeti olmuyor… Akraba ziyaretleri bitti, hasta ziyaretleri mevcut Covit 19 dolayı yapılamıyor. İnsanlar arasında borç alma dönemi de kapandı, kapatıldı.

Şimdi? Kıymet´ yerine? Değer´ diyoruz. Çocukluk dönemlerimden hatırlıyorum mektuplar yazılırdı. Kıymetli Kardeşim hitabıyla başlanırdı. Mektup bitti, gitti. ? Kestane kebap acele cevap.´ diye bağlanan sevimli, çocuksu, içten yazılmış olanlarını bile ilkokul yıllarımda çok yazdım köyde. Kardeşim dediklerimiz de? Toplu mesaj´ gruplarına dâhil olup arada kaynadılar. Toptan yitirdik hepsini. Kıymetli, kıymetsiz, belli, belirsiz… Siz neredesiniz?

Kıymet: Bir şey için biçilen değer, paha. Bir kimsenin üstün niteliği; Şeref, onur; itibar; değer. Hâlâ bazı kelime gruplarında, deyimlerde kullanıyoruz: Kıymet-i harbiyesi yok. (Geçerli değil. Bir değer ifade etmez.) Kıymeti kalmamak (İşe yaramamak, değerini yitirmek) Kıymetini bilmek (Bir şeyin değerini, önemini anlamak ve ona göre davranmak.) Kıymetini kaybetmek, kıymeti yok, kıymet koymak (değer takdir etmek), kıymetten düşmek, kıymet vermek. Kıymet´in düşmesi, bitmesi, kaybı üzerine. Atalarımız, Kıymet´e hayli kıymet vermişler. Bir atasözüyle bu bahsi tatlıya bağlayalım: Kıymetten düşmek istemezsen, kimseyi kıymetten düşürme. Kendinizi yoklamanın tam zamanı. Sen kendine soracaksın; Sen kendin kıymetli misin, kıymetsiz mi? Kendini de küçük görme. Sen merkezdesin. Sen yoksan sorumluluğun da yok. Sevgin de saygın da yok. Selamın da yok. Cevap vermeden önce İhramcı zade İsmail Hakkı Toprak Hazretlerinin güzel tembihini hatırlatayım: ?Kendi kıymetini bilen; kıymetten düşmez.

Büyüksen büyüklüğünü; küçüksen de küçüklüğünü bileceksin. Seviyorken sevildiğini; sayılıyorken sayıldığını, kıymetteyken kıymetini bil. Bu biliş sana nerede oturacağını, ne konuşacağını; nerede duracağını bilmeni sağlar. ?Haddini bileceksin.´ dedikleri bu olsa gerek. Mesele bu. İnsanlar arkandan sayıp sövmesinler. Demediğini bırakmadı. Demediği kalmadı.´ Demesinler. Kendinle barışık olmak için arkadaşlarını gözden geçirmek zorunda kalabilirsin. Seni zora sokan, yoldan çıkaranları sen de arkadaşlığından çıkar. Sana ne yarar verir ki? Olsa olsa, gele gele zarar gelir. Vaktin de önemli. Gönlüne uygun olmayanı, gönlüne almayıver. Kalbi taş olandan sana ancak taş değer. Gözünden de yaş gelir. Sessizlik kimi zaman en büyük sestir. Lâkin tevazu da bir yere kadar. Ağırken ağırlığını bil. Ayağa da düşme, dile de? Unutma ölü dirinin düşmanıdır.

Sahip olduklarının değerini bilmekten maksat onları sana veren Allah’ şükretmektir. Canının kıymetini bilmek ne demek bilir misiniz? Ancak (Allah Korusun.) canının derdine düşenler bilir. Bedduası bile var. Sen canınla, cananınla, inancınla sensin. Sen yârin, yarânınla bir kimsesin. Eşin, dostun, arkadaşın, yoldaşınla bir değersin. Eksildiğinde bile ezilirsin. Varken kıymetini bilmek ne saadettir ama. Ağaç dalıyla gürler. Havasıyla, suyuyla; taşıyla, toprağıyla; ekmeğiyle aşıyla, bağrında yatan sevdikleriyle herkesin kendi memleketi en kıymetli olanıdır. Vatandan kıymetli ne ola ki? Vatanımız, bayrağımız, yurdumuz için kıymet bile biçemeyiz. Elindekiler elinden çıkmadan kıymetini bilmek büyük bir maharet. Tıpkı canımız gibi. Can yaşarken vardır. Ömür biter, can da gider… Selamla Kalın Selamette Kalın.