KUTSAL BELDELERDE İBADET
Kutsal ayda, kutsal beldelerde, ibadet ne kadar haz verici, bir bilseniz, Tadına doyum olmaz. Mevlam her kese nasip etsin. Kutsal beldeler(Mekke-Medine) de toplam kırk gün kaldık bir ay Mekke on gün Medine Ramazan ayını bu mübarek beldelerde geçirmek ayrı bir haz. Mekke emin bir beldedir, Beytullahın bulunduğu mekân, tüm Peygamberlerin uğrak yeri, tevhit ile şirkin çarpıştığı mübarek bir mekân, Çok badireler geçirmiş bir mekân. Çünkü dünyanın kalbi, İbrahimin makamı, İsmailin mekânı, hacerin vuslat diyarı, ilahi vahiy Hz. Âdemle Hz. Muhammed (S:A:V:) e kadar burada icra edilmiş, Peygamberlik halkasının sonuncusu Âlemlere rahmet peygamberi ile son bulmuştur.
O peygamber ki, on üç sene Mekke de şirkle, putlarla, Karunlarla, belamlar la uğraşmış, teslim olmamış, davasından taviz vermemiş, hakkı haykırmış, ilahi emirle hicret etmek zorunda kalmıştır. Bu hicret Medine yolculuğudur, Ebubekiri sıdık ile beraberliktir. Evs ve hazreç kabilelerinin barış merasimidir. Ensar, muhacir kardeşliğidir. Bedir savaşında Müslümanların galibiyetidir. Ebu cehilin yok oluşudur, Medine İslam devletininin kuruluşu, Mekkenin fethi bayramıdır. Medine mücadelesi tam on yıl sürmüş, 23 Yıllık peygamberlik döneminde tek bir slogan var! ilahi mesajın her yere ulaşması, insanlığın cehaletten kurtulması azmi var. Hz. Hamzanın Uhutta şehit edilmesi bir dönüm noktasıdır.
Hudeybiye antlaşması görünürde Müslümanların aleyhinde görünse bile, sonuç Mekkenin fetih işaretidir. Ve öylede oldu, tarihte beni kurayza yahidileri var ki, çok zebzebun (Dönek) bir topluluk, olmakla beraber vahiy Dini hep galip gelmiş, Bugünkü Yahudi zihniyeti aynı kökünü andırıyor, Saldırgandır, kan dökücüdür, dönektir. İşgalcidir. Son din Son Peygamber altın nesil sahabelerle beraber dünyanın her tarafına bu dini yaymışlar, bu din için bedenlerini, malını, her şeyini feda etmişlerdir.
Bu gün yeryüzündeki Müslümanlar Allah diyorlarsa, bu altın nesil sayesindendir. Mevlam cümlemizi şefaatlerine nail eylesin. Veda hutbesini okurken son Peygamber! Ey benim ashabım ve ümmetim size iki şey bırakıyorum bunlara sarılırsanız, dustur edinirseniz, sapıtmaz, huzursuz olmazsınız onlar! Biri Kuranı Kerim diğeri ise benim sünnetimdir buyurmuş, Son noktayı koymuştur. İşte Müslümanlar ne zaman bu iki değere sarılmışlarsa, hem huzur bulmuşlar hem de kula kul olmaktan kurtulmuşlardır. Bu gün İslam coğrafyasında kan, gözyaşı, işgal, sindirme varsa İslam toplumunun fertleri Kurandan kopmuşluğundandır. Vahiy kültürünü bırakıp, Materyalist eğitime bel bağlaması, demokrasi ve laiklik yalanına kanmasıdır. Yoksa Kâbeyi yıkmaya giden Ebrehe ordusunu yüce Halik Ebabil kuşlarının attığı atom bombası ile o müşrik orduyu nasıl ki tarumar etmiş ise aynı güç bugünkü, kan dökücüleri de hercu merc eder. Yeter ki ümmet fertleri islama sarılsın.
Çay akar göz bakar misali İslam toplumunun fertlerini mukaddes beldelerde gördüm. Beşeri sistemler, Müslümanları öyle evcilleştirmiş ki, ne yazık! Namaz kıl, Oruç tut, sakal bırak, Misvak kullan, fakat saltanatlara karışma zihniyeti hâkim. Belki abartılı olur, Mukaddes beldeler ağlama duvarı haline getirilmiş, şuursuz ümmet fertleri tarafından, Hacerül evsedi öpmeden (Fıkhen öpmesi menduptur) Sevr dağı, nur dağına çıkmadan ne hac nede umre sanki olmazmış, eksiklikmiş, algısı var ki, çok vahim bir durum.
Kâbenin etrafı ikiz kulelerle çevrilmiş kimsenin umurunda değil, Suudi yönetiminin her alanda zulmü devam etmektedir. Suudi de kıralın dini hâkim. Müslümanlar da boyun eğmede, sanki Ebu cehil, Ebu lehep, firavun, Karun sağdırlar. Kimseden çıt yok. Kafalardan putlar atılmamış, silinmemiş, şekilci ibadet şekli, bu anlayışla yapılmaktadır. Menfaat, benlik, uğruna insanlar Kubbeli ve cübbeliler tarafından parsellenmiş, insanlar dine değil, şahıslara davet ediliyor. Şahıslar put haline getirilmiş, İyileri yokmu? Elbette var sayıları çok az. Mevlam sayılarını artırsın. Mısırda Firavun zihniyeti hortlamış, Allahın izniyle Musanın tavhid inancı galip gelecektir. Bunun ilki Cezayirde başladı Fis partisi Seçimi kazandı. Yalancı demokrasiyi tatile gönderdiler. Sonra Tunusta başladı Tunusu ikiye böldüler kan akmaya devam ediyor. Çünkü Nahda partisi İslami bir parti, Daha sonra 28 Şubatta Refah Partisi ile devam etti, Refah partisinin gelişinden yerli ve yabancı şeytanlar çok ürktü, şimdi ise Mısırda İslami bir hareket olan İhvan hareketini tahammül edemediler, şer güçleri birleşerek darbe yaptılar.
Hani halkın iradesine saygı şarttı görüldü ki, hepsi yalan. Müslümana hayat hakkı yok, demokrasi dedikleri zorbaların taarruz silahıdır. Müslümanları demokrasiye davet edenleri kınıyorum. Müslümanlar söylemlerini değiştirmeli, aslına dönmelidirler. Yoksa demokrasi bataklığında boğulurlar. Konumuz mübarek beldeler iken, Her Müslümanın bunu bilmesi farzdır Suudi yönetimine verilen her kuruş silah olarak kurşun olup Müslümana dönüyor. Bazıları diyebilir madem bu kadar karşısın niçin her zaman gidiyorsun bende diyorum ki, yazdıklarımın üstünde insanlara bu davayı anlatıyorum da ondan. Şirk düzenlerine karşı baş kaldıranlara selam olsun, şehit olanlara selam olsun, şuurluca Mukaddes beldelere gidip gelmeyi nasip eylesin, Mevlam! Sözde aromalı şeriatla yönetilen Suudi Yönetiminden ümmet malı olan Mukaddes beldeleri kurtarsın. Âmin