"Kırmızı Kitap" Değişti! Peki, Ya Millî Güvenlik Ders Kitabı?

"Kırmızı Kitap" Değişti! Peki, Ya Millî Güvenlik Ders Kitabı?

“Kırmızı Kitap” Değişti! Peki, Ya Millî Güvenlik Ders Kitabı?

Kamuoyunda Kırmızı Kitap ve gizli anayasa olarak bilinen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi, geçen ay önemli bir değişimden geçti. Peki, ya Milli Güvenlik Bilgisi ders kitabı?

Kırmızı Kitap değişti ama millî güvenlik kitabındaki tehditler aynı...

Milli Güvenlik Siyaset Belgesinde daha önce düşman tanımı içinde yer alan Yunanistan, İran ve Suriye bu kapsamdan çıkarıldı. Halkın kendisini ve İslami inancını iç tehdit olarak gören irtica kavramı da Kırmızı Kitapın dışında kaldı. Yerine silahlı şiddet yanlısı gibi ifadeler konuldu. Ancak söz konusu değişim liselerde okutulan milli güvenlik bilgisi ders kitaplarına hâlâ yansıtılmadı.

Komşular Tehdit, İsrail Yararlı

Zaman gazetesinden İlyas Koçun haberine göre Türkiyenin Konumu ve Çevre Ülkelerle İlişkiler başlığı altında adı geçen ülkeler milli güvenlik bilgisi ders kitaplarında hâlâ dış tehdit olarak sunuluyor. İsraille ilişkilerin ise son dönemde karşılıklı yarar temelinde siyasi, ekonomik, bilimsel ve askeri alanlarda çok yönlü bir gelişme gösterdiği vurgulanıyor.

Türkiyeye Yönelik Tehditler bölümünde de uzun uzun irticai faaliyetlerden bahsediliyor ve bunun ülke için büyük bir tehdit olduğu yazıyor. Milli Güvenlik Siyaset Belgesindeki (MGSB) dış tehditler bölümünün, komşularla sıfır problem çerçevesinde yeniden düzenlendiği iddia edilmişti. Buna göre, Yunanistan, İran ve Suriyenin Türkiye için öncelikli tehdit olmaktan çıktığı belirtilmişti. İsrailin de dış tehdit olarak gösterildiği öne sürülmüştü. Liselerde okutulan milli güvenlik bilgisi ders kitabındaki bilgilerle Kırmızı Kitapın içeriğinin çelişmesi, kitabın güncel gelişmeler ışığında yeniden yazılması gerektiği iddialarını gündeme getirdi.

Milli güvenlik bilgisi ders kitabının dördüncü bölümünde, Türkiyenin komşuları ile olan ilişkileri tek tek ele alınıyor. Yunanistanla ilgili kıta sahanlığı ve hava sahası sorunlarına, Fener Rum Patrikhanesi ve Heybeliada Ruhban Okulu meselesi gibi sorunlara değiniliyor. Kırmızı Kitapta ise Yunanistanla yaşanan karasuları sorununun öncelikli tehdit olmadığı ve iki ülke arasındaki işbirliğinin vurgulandığı iddia ediliyor.

İranla ilgili olarak, Türkiyenin Batı Bloğu içinde yer alması, Türkiyenin İran-Irak savaşında izlediği tarafsızlık politikası, İranın ülkemizi, devrim ihraç politikası içerisinde görmesi gibi sorunlar iki ülke arasındaki yaşanmış temel sorunların kaynağını oluşturmaktadır. değerlendirmeleri yapılıyor. Kırmızı Kitapın son halinde, İranın geçmişteki gibi büyük bir tehdit olarak görülmediği öne sürülüyor.

Kitapta İsrail ile ilişkilerin yer aldığı bilgiler de güncellenmedi. Türkiye-İsrail ilişkilerinin son dönemde karşılıklı yarar temelinde, her alanda çok yönlü bir gelişme gösterdiği işlenen kitapta, Bölgedeki şartların normalleşmesi durumunda, İsrail ile mevcut işbirliğimizin, Ortadoğudaki diğer ülkeler için de örnek teşkil edeceğine inanılmaktadır. ifadeleri yer alıyor. Oysa Milli Güvenlik Siyaset Belgesinden sızan bilgilerde İsrailin bölgede silahlanma yarışına girmesinin Türkiyenin güvenliğini tehdit ettiği iddia edilmişti.

İrtica da hâlâ ders kitabında

Milli güvenlik bilgisi kitabının Türkiyeye Yönelik Tehditler alt başlığında uzun uzun irticaî faaliyetlerden bahsediliyor ve bunun Türkiye için büyük bir tehdit olduğu vurgulanıyor. Oysa Kırmızı Kitapta irticai faaliyetler gibi soyut kavramlar yeniden tanımlanıp somutlaştırıldığı ve irtica kavramının çıkarılarak yerine silahlı şiddet yanlısı terör örgütlerinin konulduğu öne sürülüyor.

Haksöz Haber