Küresel ısınmanın en büyük nedeni Yedoma imiş

Araştırmacılar, Sibirya'da "Yedoma" adı verilen ve devasa ölçüde sera gazı yayan bir toprak türü keşfetti. Bölgede 1 milyon metrekarelik alanı kaplayan "Yedoma" toprağı nitröz oksit (N2O) adlı bir sera gazını ortaya çıkartıyor.

Küresel ısınmanın en büyük nedeni Yedoma imiş


Dünya üzerinde küresel ısınmanın etkileri, kuraklık, içilebilir su kaynaklarındaki azalma ve kutup bölgesindeki buzullarda erime olarak karşımıza çıkıyor. Canlı yaşamını tehdit eden bu olguya neden olan sebeplerin yalnızca insanlar olmadığı anlaşıldı. Sera gazı etkisini üst düzeye çıkartan bir toprak türü keşfedildi.

WebTekno'nun haberine göre araştırmacılar, kuzey yarımkürede bir milyon kilometre kareden büyük bir alan kaplayan ve 'Yedoma' olarak adlandırılan donmuş bir toprak türünün küresel ısınmayı büyük ölçüde tetiklediğini ortaya çıkardı. Sibirya'nın kuzeyindeki Lena ve Kolyma nehirlerinin olduğu bölgeyi inceleyen araştırmacılar, organik açıdan zengin Yedoma toprağının devasa oranda nitröz oksit (N2O) adlı bir sera gazını ortaya çıkardığını keşfetti.

Karbon dioksitten 300 kat daha fazla küresel ısınmaya yol açıyor:

Donmuş toprak yapısının ani erimelerle birlikte karbon ve nitrojen açığa çıkardığını paylaşan bilim insanları, kutup bölgesinde yer alan nehir kenarlarında bu olayın sıklıkla yaşandığını ifade ediyorlar. Yedoma toprağından açığa çıkan nitröz oksit, toprağın içinde bulunan mikroplar sayesinde oluşuyor. Fakat bu olayın kritik kısmı şurada yatıyor: nitröz oksit, atmosferde karbon dioksit ve metan gazı kadar bol değil. Ancak yüz yıllık bir süre içerisinde küresel ısınmaya olan etkisi karbon dioksitten 300 kat daha fazla.

Araştırmacılar, önceki çalışmalarından yola çıkarak donmuş toprak yapılarının iklim değişikliğine büyük bir etkisi olamayacağı görüşündeydi. Bunu sebebiyse kutup toprak türlerinin sahip olduğu nitrojen döngüsünün oldukça yavaş olduğu düşüncesiydi. Ancak bilim insanları, ortaya çıkan bu yeni bilgilerin ışığında bahsi geçen bu toprak türlerinin iklim değişikliğine ne denli etkileri olacağına dair daha fazla araştırma yapılması gerektiği görüşünde.