Koalisyondan İstikrar Beklemeyin
Partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurları ve kuvvet kollarıdır. Ülkeler sıkıntılarını seçimle, partilerle giderirler. Seçimler bir yarış olduğu için kazanan ve kazanmayanı olacaktır. Bizdeki seçim ve seçim sistemi hiç bir ülkeye benzemiyor. Bizde seçim çalışmaları bazen rotadan çıkıyor, iftiralar, yalanlar, israflar, havada uçuşuyor. Seçimlerin sonucu insanlara huzur getirmeli, ülke kalkınmasında öncü olmalıdır.
Geride bıraktığımız 7 Haziran genel seçimleri neticesinde ortaya çıkan tablo, Ülkemiz ve milletimiz için hayra alamet değil. Bazı çevreler ve partiler için bayram olabilir. Ancak İslam âlemi ve orta doğu için, kelimenin tam anlamı ile hayal kırıklığı olmaktan başka bir şey değil. Bazı medya grupları, sözde cemaatler, faiz lobileri, İslam düşmanları, zina severler, sevişirim doğurmam diyen ., eşcinseller, geyler, lezbiyenler, homoseksüeller, ateistler, hortumcular, sömürücüler, yüksek kulelerden insanlara bakanlar v.s. ile bağlı bulundukları (üst akıl) paralel, İsrail. A.B.D, A.B ve istikrarlı yükselişi ile göz kamaştıran Türkiye düşmanları kutlama ve bayram ediyorlar. İslam âlemi ve Müslümanlar hüzünlü, çünkü dünyanın her tarafında bulunan Müslümanlar sıkıntıya düştüklerinde yardım eli Türkiyeden uzanıyordu. Onlarında umutları kırılmış oldu. Zaten ak partiyi cephe almalarında ki asıl sebeplerden biri de buydu. Dünyanın her tarafında bulunan Müslümanlara imkânlar dâhilinde yardım ve oradaki İslami eserleri inşa etmesi yâda tarihi eserleri restore etmesi ile o bölgelerde bulunan halkların İslamlaşmasından korktukları için, ak parti hedef tahtasına oturtuldu.
Şimdi ne olacak? Seçeneklerden bir tanesi de koalisyon hükümeti kurulmasıdır. Daha önceleri bu ülke çok koalisyonlar gördü, ama hiç birinde başarıdan ve istikrardan söz edilemez. O dönemlerde günlük zamlar, pahalılık, stokçuluk, yüksek enflasyon, tavan yapan faizler, gecelik repo, güvensizlik (yabancı ve yerli yatırımcı için) ihracatta düşüş, vurgun, talan, yolsuzluk, haksız haram kazanç, adam kayırma, faili meçhul cinayetler, merkez bankasının içinin boşaltılması, Avrupa para fonuna muhtaç, gayri Müslimler tarafından gündemi belirlenen bir ülke. Bu saydıklarımın hepsi daha önce koalisyonlar zamanında yaşadığımızı hatırlatmak isterim. İşte bu nedenlerden dolayı, bu seçimden çıkan sonuç Türkiye için kâbus günlerin başlangıcıdır diyebilirim. Bunun için koalisyonlardan ülkemize hayır yok. İstikrar da olmaz olamaz. Eski Türkiye özlemi içerisinde olanlar! Alın size eski Türkiye bu geminin içinde hepimiz varız, ne olacaksak hep birlikte olacağız.
Bazı saf, derin oyunlardan bihaber vatandaşlar, kandırıldıklarını er yâda geç anlayacaklar ama iş işten geçmiş olacak. Olan yine fakir fukara, garip gureba olan vatandaşlara olacaktır. Ak partinin içinde olmadığı bir koalisyon olursa şayet. Yukarıda saydığım lobiler yine sömürü düzenlerini kurup halkı sömürmeye, servetlerine servet katmaya devam edecekler. Cani İsrail ile anlaşmalar yeniden yapılacak, savunma sanayimizin hizmetleri yine Siyonist İsraile peşkeş çekilecek, katil Eset desteklenecek, yapımı devam eden devasa projeler durdurulacak, çok değil 6 ayda eski Türkiyeye hoş geldiniz. Yapılan bütün oyunlara rağmen sağduyumuzu elden bırakmayalım. Bizler inanan insanlarız. Hakkımızda görünürde kötü görünen şey hayır, hayır görünen kötü olabilir. Bir toplum neye layıksa Mevla onların başına o toplumun layık olduğu bir yönetici verir. İktidar olup şimdi iktidardan düşme tehlikesi geçiren Ak parti iyi bir muhasebe yapmalı dersler çıkarmalıdır.
Ak Parti nin bu duruma düşmesine neden olan çok hatalar vardır. En büyük hata yerel yönetimlerin halka istenilen hizmeti sunmamasıdır. Ve çok katı kurallar uygulamaları halkı ak parti den soğutmaya yetti ve arttı. Milletvekili aday listesi tüm STK LARIN görüşleri alınmasına rağmen, genel merkez dayatması halkın kısmen istemediği kişilere yer verildi, yanlış yapıldı, yolsuzluğu bitireceğim diye yola çıkan Ak Parti Yolsuzlukları örten (Halk nazarında) parti konumuna sokulması, anılması yanlışlığına düşüldü. Genel merkez kontrol mekanizması tamamen durdu.
Bu seçimde sahada olan 3 isim Nureddin NEBATİ, A. Eşraf FAKIBABA ve Yusuf EĞİLMEZ diğerleri ufak tefek çalışmalarla nasıl olsa HDP baraj altında kalır rehavetine kapılarak birkaç tane seçim bürosu açılışının dışında canla başla diyebileceğimiz bir çalışma sergilemediler. Merkez ve ilçe yönetimleri de eski yönetimler gibi bir çalışma içerisine girmediler. Ak parti Urfada en az oyu merkez ve ilçe köylerinde aldı. Hatta fısıltı gazetelerine göre, şahsen ihtimal bile vermediğim ve inanmadığım, Bozova ve Suruç köylerinde ak parti müşahitleri bile yokmuş. Bunların nedenleri genel merkezce araştırılmalıdır. Her işte bir hayır vardır. Sabredelim, Mevla neylerse güzel eyler, hiç paniğe kapılmadan, sağduyumuzdan taviz vermeden halk nazarında yanlış olanları görüp, telafisine çalışmak, siyasetin doğasıdır.
Koalisyon hükümetleri geçmişte olduğu gibi, bakanlıkları paylaşacaklar ve her parti sahip olduğu bakanlık vasıtası ile türlü yolsuzluklar, adam kayırma, usulsüz ihaleler, hayali hizmetler ile paraları kendi ve yandaşlarının ceplerine indireceklerine hiç kimsenin şüphesi olmasın. O zaman yolsuzluk neymiş görecekler. Ak parti yolsuzluk yapıyor, çalıyor, hırsızdır diyenler, o zaman ne diyecekler? Merak ediyorum. Yılların birikimi olan baskıcı sistemin ve aktörlerinin tahribatlarını gidermek çok zaman alır. Ak parti iktidarlarında bunların çoğunun düzeldiğini, halkın istifadesine sunulduğunu, doğru söylersek hep beraber şahit olduk. Yazdıklarımla parti fanatikliği veya herhangi bir parti, kişi ve şahıslar düşmanlığı yâda art niyet değildir. Çabam ülkemin kazanması, ümmetin birliği, din düşmanlarının sevinmemesidir. Tüm seçilen memleket evlatlarına hayırlı hizmetlerde bulunmalarını diliyorum.