Kılıç, reformların geçmişten intikam alma aracı olarak kullanılması gibi yanlışlığa düşülmemesi uyarısında bulunarak Dün yargının siyaseti kuşatma gayretlerine karşı çıktığımız gibi bugün de siyasetin yargıyı kuşatmasına izin vermeyeceğiz dedi.
Uluslararası Yargı Reformu Sempozyumunun açılışına, Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, Yargıtay Başkanı Nazım Kaynak, Danıştay Başkanı Hüseyin Karakullukçu, Dünya Bankası Türkiye Temsilcisi Martin Raiser, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkanı Abdullah Arslan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Hasan Erbil, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Ali Em ile yüksek yargı organları mensupları ve çok sayıda hakim, savcı katıldı. Açılışta yargı reformuna ilişkin çarpıcı mesajlar veren AYM Başkanı Kılıç, şöyle konuştu:
TARAFSIZ YARGI: Türk yargı dünyasında yaşanan büyük sorunlar, uygulama sürecinde yaşanan olumsuzluklardan kaynaklanmaktadır. Hakimin tarafsızlığının sağlanamaması, mesleki eğitimdeki eksiklikler, evrensel değerlere uzaklık gibi nedenler uygulamada toplumu ikna edecek güçlü kararların çıkmasına imkan vermemektedir. Doğan bu boşluk, her seferinde siyaset kurumlarınca yasal düzenlemeler yapılmak suretiyle doldurulmakta ve yargının yorum alanı daraltılmaktadır. Bu bir şekilde yargıya olan güvensizlik olarak da tanımlanabilir. Yargının hesabını veremediği sınır tanımaz uygulamaları, ağır bedeller ödenmesi sonucunu doğurmuş, anayasa ve yasalarda radikal değişimlerin yapılmasının haklı nedenini oluşturmuştur. Dün yargının siyaseti kuşatma gayretlerine karşı çıktığımız gibi bugün de siyasetin yargıyı kuşatmasına izin vermeyeceğiz. Hakimler, yasaların ve kuralların dilidir. Bu dili nasıl kullanırsanız, hukuk devleti ona göre oluşur ve gelişir. Vicdanlar üzerinde oluşan bu işgaller kalkmadıkça, bağımsız ve tarafsız bir yargının oluşumunu sağlamak mümkün değildir.
HIZLI VE ETKİN YARGI: Yapılacak reformların, geçmişten intikam alma aracı olarak kullanılması gibi bir yanlışlığa da düşülmemelidir. Aktörleri değişmiş yeni vesayet odaklarının oluşmasına imkan vermeyen samimi değişimlere inanmak istiyoruz. Toplumun ve dünya barışının buna ihtiyacı vardır. Bağımsızlık ve tarafsızlık sorunlarını çözmüş bir yargının, adil, makul ve ölçülü kararlarıyla uygulama sorunları ortadan kalkacak, oluşan bu güven ikliminde hak ve özgürlüklerin daha rahat yaşanması sağlanacaktır. Halkımızın mutluluğu adına evrensel değerlerle bütünleşmiş, her türlü siyasi ve ideolojik etkiden arındırılmış, hızlı ve etkin bir yargı ihtiyacı, konuşacağımız reform projelerini gerçekleştirmeyi zorunlu kılmaktadır.
MAZLUM YARATMAYALIM: Yargının kendi içinde kimi makamlara yaptığı seçimlerin usul ve esasları da yeniden gözden geçirilmelidir. Seçim psikolojisinin, yargı mensupları arasında sürdürülen ilişki üzerindeki belirleyici etkisi, gruplaşmayı ve ayrışmayı da beraberinde getirmektedir. Yüksek yargıdaki seçim sisteminin objektif kriterler ve meslek ilkelerine dayalı çözüm yolları ile yeniden düzenlenmesi ve seçimlik görevlerin sayısının azıltılması, yargının bağımsızlık ve tarafsızlık sorununa ciddi katkı sağlayacaktır. Hukuk sistemini geliştirirken, yeni mazlum ve mağdur yaratmayalım.
Bakan Ergin: Strateji belgesini uyguluyoruz
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, yargının hızlanması amacıyla hazırlanan mevzuat paketlerinin sonuçlarının alınmaya başladığını belirterek, Gerçekleştirilen ve gerçekleştirilecek değişikliklerle ülkemiz yargısı yüzyılımızın şartlarına uygun bir mevzuat altyapısına kavuşmuş olacaktır dedi. Ergin, şunları kaydetti: Bakanlığın kurumsal Stratejik Planı ve ABye üyelik müzakereleri kapsamında hazırlanan Yargı Reformu Stratejisinde belirlenen adımlar üzerinden çalışmaları sürdürmekteyiz. Reform adımları, mevzuat, insan kaynakları, fiziki kapasite ve teknik altyapı ile infaz sistemi şeklinde sıralanmaktadır. Ülkemizin hakim ve savcı sayısının henüz olması gerektiği noktada olmadığını görmekteyiz. Üstelik çoğu ülke sisteminde bulunan profesyonel olmayan hakimler ülkemizde yoktur. Çocuklara yönelik özel infaz yöntemlerinin uygulanabildiği kurum sayısını gün geçtikçe artırmaktayız. Bu suretle yılların biriken sorunlarını çözmeyi hedeflemiş bulunmaktayız. Ceza infaz alanında denetimli serbestlik sisteminin kurulması ise önemli bir eksikliğin kapatılmasını sağlamıştır. Bu alanda sesli ve görüntülü iletişim, elektronik kelepçe gibi teknolojik imkanların kullanılması konusunda mesafe almış bulunmaktayız.
Şeffaf yargı için 9 öneri
Yargıtay Başkanı Nazım Kaynak, şeffaf bir yargı sistemi için şu önerileri sıraladı:
- Adalet hizmetlerinde performansa dayalı bir yönetim anlayışının benimsenmesi ve açık ve anlaşılır performans ölçütleri geliştirilmesi gerekmektedir.
- Mesleki ahlak yani etik ilkeleri etkin olarak uygulanmalı.
- Mahkemelerin yönetimi profesyonel bir anlayışla yapılmalı.
- Bütçeler yargının bağımsızlığına cevap verecek hale getirilmeli.
- Devlet kendi eliyle aynı işi yapan hakimler arasında ayrım yaparak adaletsizliğe yol açmamalı (Anayasa Mahkemesi raportör ve üyeleri ile diğer yüksek yargı organındaki hakim ve üyelere verilen maaşlar arasındaki büyük farkı ima ediyor).
- İnsanların yargının önüne gelmeden sorunlarını çözebileceği mekanizmalar geliştirilerek onarıcı adalet anlayışı yaygınlaştırılmalı.
- Hukuki uyuşmazlıklar ortaya çıkmadan önlenmeli.
- Kişilerin yargı hizmetinden yararlanmasının önündeki engeller kaldırılmalı.
- Yargının gereksiz işlerden arındırılmasına özen gösterilmeli.