Kaybolan bitki 100 yıl sonra Urfa'da bulundu
Harran Üniversitesi Biyoloji Bölüm başkanı Prof.Dr. Hasan Akan ve yüksek lisans öğrencisi M.Maruf Balos tarafından yöreye özgü nadir bir bitki, 100 yıl sonra yeniden keşfedildi. Tüm Türkiyede yalnızca Şanlıurfada yetişen ve şehrimize özgü ender bir bitki olarak bilinen Geyik göbeğinin varlığı üniversitenin genç bilim adamları tarafından yeniden keşfedildi.
İlk kez 1910 yılında Şanlıurfadan yabancı bir bilim adamı tarafından toplanmış olan bitkinin orijinal ve bilimsel ismi Jurinea mesopotamicadır. Bitkiyi ilk kez Şanlıurfadan 1910 yılında toplayan Avusturyalı botanikçi Handel-Mazettidir. Avusturyalı botanikçinin ilimizden 100 yıl önce toplamış olduğu bitki örnekleri Berlin Botanik müzesine götürülmüştür.
Bu bitki türü ülkemizde yalnızca Şanlıurfada yetişen yabani bir bitkidir. İlk defa 1910 yılında Sincar Dağı ve Abdelaziz Dağından toplanmış ve 1913 yılında bilim dünyasına tanıtılmıştır. Ülkemizden ise ilk kez Handel-Mazetti tarafından Şanlıurfadan toplanmıştır. Ancak, o gün bugün bitkinin izine rastlanmamıştır. Yaklaşık bir asırdır kayıp olan bu bitkinin izine rastlanılmadığı için şüpheli bir bitki olarak kayıtlara geçmiş ve türün ülkemizde bulunmadığı kanaatine varılmıştı. Ancak, sözü edilen kayıp bitki, 2015 yılında Prof.Dr. Akan ve ekibi tarafından ilk kez toplanmış ve ülkemizin bitki müzelerine kazandırılmıştır.
Tüm Türkiyede yalnızca Şanlıurfada yetişen bu ender bitki türü, çok sınırlı bir alanda yayılış göstermektedir. Yeniden keşfettiğimiz bu bitki Papatyagiller familyasındandır. Genelde taşlı step ve kalkerli yamaçlarda yetişmektedir. Bitkinin yöresel ismi Geyik göbeği ya da Urfa kulindoru olarak bilinmektedir. Bitki örnekleri 2015 yılında Haziran-Temmuz ayları arasında çiçekli ve meyveli olarak toplanmış ve doğal ortamlarındaki fotoğrafları 100 yıl sonra ilk kez Harran Üniversitesi botanikçilerinden olan Prof.Dr. Hasan Akan tarafından çekilmiştir.
Yapılan arazi çalışmaları sırasında, bitkinin bulunduğu alanda çok az bir bireyle temsil edildiği, yol yapım çalışmaları, tarla açma ve otlatmadan kaynaklanan tehlikelerden dolayı, türün geleceğinin tehlike altında olması, gelecek yıllar için endişe vericidir. Şanlıurfada dar bir alanda yayılış gösteren bu türün korunması ve izlenmesi için gerekli tedbirlerin alınması önerilmektedir.
Bu araştırmada, 100 yıldır kayıp olan bu bitki türüne ait orijinal yayınlar ve fotoğraflar incelenmiş türün son popülasyon durumu gözlemlenmiş ve betimine yeni katkılar sunulmuştur. Türün ülkemizdeki şüpheli durumu ortadan kaldırılmış ve varlığı bu çalışmayla yeniden ortaya konulmuştur.
Sözü edilen bu bilimsel katkılar, Bağ bahçe bilim isimli bir akademik derginin son sayısında bilim dünyasına duyurulmuştur.