Kasetler AK Parti'ye hazırlık iddiası

Kasetler AK Parti'ye hazırlık iddiası

 

MHP'li yöneticilerin internete yansıyan seks görüntülerinden asıl amacın başka hedefi vurma olduğu öne sürüldü.

Siyasete kasetlerle yön verme girişimleri, bir taraftan etik tartışmalarını beraberinde getirirken öte yandan da "nereye varacak?" sorusuna cevap aranmaya başladı.

Günümüz siyasetinden cevap arandığı kadar, İslam tarihine bakış da gündemde. İşte öyle bir örnek:

Halifeliği döneminde Hz.Ömer bir gece Medine sokaklarında dolaşırken evin birinden gelen sesler üzerine pencereden içeri bakar. Ev sahibini şarap içerken görünce hiddetlenerek;

- Böyle bir şeyi nasıl yaparsın, utanmıyor musun? diye sorar.

Ev sahibi:

- Asıl sen gece vakti başkalarının mahrem hayatını gözetlediğin için suçlusun, var mı dinimizde böyle bir şey? diye cevap verir.

Bu cevabın üzerine halife oradan ayrılır. Birkaç gün sonra adam Hz.Ömer’in yanına gelir ve şöyle der:

- Vallahi o günden sonra o şeyi ağzıma bile sürmedim der.

Hz.Ömer de:

- Vallahi ben de o gece gördüğümü kimseye söylemedim diye karşılık verir.

Mü’mince tavır böyle olmalı. Son dönemde yayınlanan kasetlere halk olarak bu açıdan bakmamız gerektiğine inanıyorum.

Bu tarz olaylarda adı geçen şahıslara yönelik yaklaşım hüsn-ü zan ve adem-i itimat yörüngeli olmalı. Yani o insanlar hakkında olumsuz konuşmalar yapmayıp ancak görev tevdi etme noktasında itimat gösterilmemelidir.

Siyasi partiler bu tip kaset olaylarında rakip partiye ait skandalı ellerini ovuşturarak seyredip yaşananları kendi hanelerine bir artı gibi görmemeliler.

Tıpkı Nasrettin Hoca’nın kazan hikayesindeki gibi kazanın doğurduğuna inanıyorlarsa günün birinde öldüğüne de inanmaları gerek.

Kim bilir kaset zincirinin bir sonraki halkası onların da canını acıtabilir. Bu yüzden bu skandallardan sağlayacakları rantı şimdi ellerinin tersiyle itmeliler ki gün gelip ihtiyaç duyduklarında insanlar da bu delikanlı duruşu hatırlasın.

 

Mahmut GÜNDÜZ / ROTAHABER