'Karma eğitim mecburiyeti kaldırılmalıdır'

Yeni eğitim-öğretim yılı başlarken Milli Eğitim Bakanlığı'na çağrıda bulunan Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı, karma eğitim mecburiyetinin kaldırılması gerektiğini söyledi.

'Karma eğitim mecburiyeti kaldırılmalıdır'

2015-2016 eğitim-öğretim yılı 17 milyonu aşkın öğrencinin ve 896 bin öğretmenin sınıflarla buluşmasıyla başladı. Yeni dönem başlarken Milli Eğitim Bakanlığı’na çağrıda bulunan Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Çoşkun, karma eğitim mecburiyetinin kaldırılması gerektiğini ifade etti.

Sendika binasında Yeni eğitim-öğretim yılı ile ilgili basın açılaması düzenleyen Çoşkun, "Toplu sözleşme kazanımlarıyla birçok problemin kökten çözüldüğü, yapıcı iklimin devamında eğitimin kalitesini artırmak, eğitim çalışanlarının daha verimli olmasını sağlamak adına paydaşlarla müzakere edilerek yeni adımlar atılmalıdır. Daha önce Kurum İdari Kurul’unda (KİK) imza altına alınan kararlar bir an önce uygulamaya konulmalıdır." dedi.

Milli Eğitim Bakanlığı’na çağrıda bulunan Çoşkun, şunları söyledi: "Öğretmenlerin kariyer basamaklarına ilişkin yaşadıkları belirsizliğin ortadan kaldırılması, ek ders esaslarındaki adaletsizliklerin son bulacağı bir düzenlemenin yapılması, öğretmen açığının derhal kapatılması, eğitim çalışanlarının atama ve yer değiştirme süreçlerinde yaşadıkları problemlerin giderilmesi, yönetici görevlendirme süreçlerinde mahkeme kararlarının doğurduğu sorunların nihayete erdirilmesi, yükseköğrenim öğrencilerinin barınma ihtiyaçlarının karşılanması açısından 2015-2016 Eğitim-Öğretim Yılı içerisinde gerekli adımların atılması için Milli Eğitim Bakanlığı’na bazı önemli başlıklar altında çağrıda bulunuyoruz."

"Karma eğitim mecburiyeti kaldırılmalıdır"

Karma eğitim yerine, veliye ve öğrenciye seçme hakkı tanınması gerektiğini söyleyen Çoşkun, "1739 sayılı Temel Eğitim Kanunu’nda yer alan, ‘Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır’ ibaresi değiştirilmeli, karma eğitim dayatması yerine, demokratik, veliye ve öğrenciye seçme hakkı tanıyan bir düzenleme yapılmalıdır." dedi.

"Öğretmen açığı tamamen kapatılmalıdır"

Çoşkun, "37 bin öğretmen ataması henüz gerçekleştirilmiş olmasına rağmen öğretmen ihtiyacı dikkate alındığında bunun yeterli olmayacağı açıktır. Eğitim sistemindeki reformları kalıcı kılacak olan, okullarda boş ders kalmaması ve sınıflarda sadece kadrolu öğretmenlerin olmasıdır. İmkânlar zorlanarak, öğretmen açığı tamamen kapatılmalıdır." ifadelerini kullandı.

Şûra kararları bir an evvel uygulanması gerektiğini söyleyen Çoşkun, sözlerine şöyle devam etti: "19. Milli Eğitim Şûrası’nda; alkollü içki ve kokteyl hazırlama dersinin kaldırılması, İlkokul 1, 2 ve 3’üncü sınıflara da Din Kültürü Ve Ahlak Bilgisi dersinin konulması, Ortaokulda hafızlık eğitimi alacak öğrenciler için ara verme süresinin 1 yıldan 2 yıla çıkarılması ve ara verilen sürelerde öğrencilere dışarıdan sınav hakkı verilmesi, değerler eğitimine öğretim programlarında etkin bir şekilde sarmallık anlayışla yer verilmesi, Osmanlı Türkçesinin Anadolu İmam Hatip Liseleri ve Sosyal Bilimler Liselerinde zorunlu, diğerler liselerde ise seçmeli ders olarak okutulması, Ortaokullarda 5, 6 ve 7’inci sınıflarda birer saat rehberlik dersinin konulması gibi önemli kararlar alınmıştır. Bu kararlar başta olmak üzere şûrada alınan tüm kararlar bir an evvel uygulanmalıdır."

Müfredatın temelden değiştirilmesi gerektiğini söyleyen Çoşkun, "4+4+4 eğitim sistemiyle istenen sonuçların elde edilebilmesi, insanımızın sahip olduğu ahlaki ve toplumsal değerlerin, müfredatın yeniden belirlenmesi noktasında öncelikle göz önüne alınması elzemdir. İnsan davranışlarını belirleme ve insan karakterini şekillendirme noktasında oynadığı çok önemli rol nedeniyle toplumun sahip olduğu değerlerin yeni nesle aktarılması, belirli bir düzen, iç tutarlılık ve bir sistem dâhilinde verilmesi gerekmektedir." ifadelerini kullandı.

"Cuma Namazı vaktini içine alan öğle tatili düzenlenmesi hemen yapılmalıdır"

Toplu sözleşme kazanımları içerisinde inanç ve vicdan hürriyeti kapsamında kamu çalışanlarına ibadetlerini daha rahat yapabilmeleri için imkân sağlayacak bu düzenleme Milli Eğitim Bakanlığı’nın konunun önemine binaen göstereceği hassasiyetle Ocak ayı beklenmeden çözülmesi gerektiğini belirten Çoşkun, "Sayın Bakan Nabi Avcı’nın 3 yıl sigortalılık şartında gösterdiği özveriyi bu konuda da göstererek eğitim çalışanlarının okulların açılmasıyla birlikte rahatça Cuma Namazını kılabilmelerini sağlayacak bir adım atmasını bekliyoruz." şeklinde konuştu. (Mustafa Bikeç-İLKHA)