'Kanserden değil, geç kalmaktan korkun!'

Şanlıurfa Halk Sağlık Müdürlüğü, 4 Şubat Dünya kanser günü münasebetiyle yazılı bir açıklama yayınladı.

'Kanserden değil, geç kalmaktan korkun!'


Şanlıurfa Halk Sağlığı Müdürü Osman Koyuncu 4 Şubat Dünya Kanser Günü münasebetiyle yazılı bir açıklama yayınladı.

‘Kanserle ilgili doğru bilinen yanlışlar’ başlığı altında bir açıklama yapan Koyuncu, kanserin aşılamayacak bir hastalık olmadığını belirtti.

Koyuncu, “Bilindiği üzere kanser, dünya genelinde giderek artan ve erken teşhis/tedavi ile önlenebilir bir sağlık problemidir. Dünyada ve ülkemizde sebebi bilinen ölümler arasında ikinci sırada gelerek önemli bir toplum sağlığı sorunu olmuştur. Kanserin toplum ve bireyler üzerindeki yıkıcı etkisi düşünüldüğünde kanserde erken teşhis ve tarama programlarının önemi anlaşılmaktadır. Bu nedenle oluşturulan “Dünya Kanser Günü” her yılın 4 Şubat Gününde kanser ile ilgili farkındalık oluşturmak, doğru bilinen yanlışları düzeltmek, kişilere erken teşhis ve tedavinin önemini anlatmak için dünya genelinde çeşitli etkinlikler yapılmaktadır.” açıklamalarında bulundu.

 

2013 yılında gerçekleştirilen Dünya Sağlık Toplantısı’nda ‘Dünya Kanser Bildirge’sinin yayınlandığını hatırlatan Koyuncu, “Bu bildirgeye göre ana hedef ‘Kansere bağlı erken ölümlerin engellenmesiyle beraber kanser tanısı alanlarda yaşam oranlarının ve yaşam kalitesinin artırılması’ olarak belirlenmiştir. Uluslararası Kanser Kontrol Örgütü  (UICC) tarafından bu yıl yayınlanan bildirgede kanserle mücadele hususunda dünya genelinde yapılması gerekenler ve bu konudaki önemli noktalar vurgulanmıştır. Ulusal seviyede etkili kanser mücadelesi, o ülkenin kanser yükü ve risk faktörlerine göre hazırlanmış ‘Ulusal Kanser Kontrol Programı’ ile başlar.” ifadelerini kullandı.

Çevresel etkenlerin kanser oluşumuna etkisini anlatan Koyuncu, açıklamasına şöyle devam etti: “Doğru korunma stratejileri ile kanserlerin üçte biri önlenebilir. Çevresel etkenler kanser oluşumunun %90-95’inden sorumludur. Kötü beslenme, hareketsiz yaşam, tütün kullanımı, alkol kullanımı, güneş ışığının zararlı etkilerine maruz kalma gibi kanser oluşumunda etkisi olan çevresel etkenlerin kontrol altına alınması ile kanser görülme sıklığı azalır. Dolayısıyla sağlıklı yaşam davranışları ile kansere karşı korunabilir, tarama programlarına katılarak erken teşhisle yaşam süremizi uzatabiliriz.”

Koyuncu daha sonra kanserle ilgili doğru bilinen yanlışları şöyle sıraladı:

Yanlış-1: Kanser hakkında konuşmamıza gerek yok!

Doğrusu: Kanser, özellikle de bazı kültür ve çevrelerde hakkında konuşulması çok zor bir konudur. Bu hastalıkla açık bir şekilde uğraşmak; hem hasta kişinin hem de toplum ve politika seviyesinde sonuçları iyileştirir.

Yanlış-2: Kanserin hiçbir belirti ya da bulgusu yoktur!

Doğrusu: Pek çok kanser için, uyarıcı belirti (kişinin kendinde hissettiği) ve bulgular (hekimin kişide tespit ettiği) vardır. Bu işaretleri izleyerek erken teşhis mümkün olabilir. Erken teşhisin faydaları zaten tartışma konusu bile değildir.

Yanlış-3: Kanser için yapabileceğim hiçbir şey yok!

Doğrusu: Hem kişi hem de toplum ve politika bazında doğru strateji ile yapılabilecek çok şey mevcuttur. En sık görülen kanserlerin en az üçte biri önlenebilir.

Yanlış-4: Kanser tedavisi alma hakkım yok!

Doğrusu: Bütün insanlar kanıtlanmış ve etkin kanser tedavisini eşit koşullarda ve herhangi bir bedel ödemek zorunda kalmadan alma hakkına sahiptir.

 

Koyuncu açıklamasının sonunda “Kanserden değil, geç kalmakta korkun! dedi. (İLKHA)