KALEMDER: Mısır Halkının Yanındayız
KALEM Eğitim Kültür ve Araştırma Derneği Başkanı Abdullah Göçmez, Mısırdaki askeri darbeyi kınadı.
Göçmez; Mısırda Hüsnü Namübarek ordusu tarafından yapılan darbe, Mısır halkının iradesini hedef alan apaçık bir zorbalıktır. Halkın iradesine, tercihine yönelik ahlaksızca bir saygısızlıktır. Mısır halkının geleceğine yönelik, küresel nitelikteki ve daha önce çokça örneğini gördüğümüz kirli oyunların bir parçasıdır. Demokrasiyi, hukuku, insan onurunu hiçe sayan faşist anti demokratik bu darbe; Mısır sivil yönetiminin Filistin halkına nefes aldırmasına, İslam alemiyle bütünleşme çabalarına, Suriyede halkın ve hakkın yanında olmasına yönelik tavrına tahammülsüzlüğün ve Filistinlilerin geleceğine de ipotek koyma çabalarının ürünüdür.
İsrailin, Batının, ABDnin İslam Âlemindeki işbirlikçilerin İslami şuur ve uyanışına tahammülsüzlüğünün neticesi olarak yapılan bu darbe asla kabul edilemez. Gayri hukuki ve yetkisiz bir şekilde gasp edilen iktidar derhal halka iade edilmelidir. Başta Müslümanlar olmak üzere dünyadaki bütün demokratik kurum, kuruluş ve kişiler, içinde insan hak ve hürriyetleri ihlalini en ağır bir şekilde barındıran, halkın iradesine silah zoru ile ipotek koyan böylesi girişimlere karşı, açıkça tavır almalıdır..
On yıllar boyunca firavuni yönetimler tarafından inim inim inletilen Mısır halkı, çoğunluğunun bedel ödeyerek elde ettiği kazanımlarını korumak için ellerinden geleni yapacaklarını ve devrimlerine sahip çıkacaklarını ümit etmekteyiz. Nitekim günlerdir meydanları boşaltmayan ve her riski göze alan halk bu konuda taviz vermeyeceğini tüm dünyaya ispat etmiştir.
Halkın bu askeri darbeyi püskürtmesi Mübarek`i devirmesinden daha önemlidir. Çünkü Mübarek gitmiş ancak bizdeki Ergenakonvari tüm yapıları yerinde duruyordu. Şimdi onların deşifre edilmesi ve bertaraf edilmesi için fırsat doğmuştur. Demokrasi götürme bahanesi ile ülkeler işgal eden Batı`nın ve Amerika`nın, halkın iradesini göz ardı ederek yapılan darbeden yana tavır takınması var olan ikiyüzlülüklerini bir kez daha ortaya koymuştur. Sadece kendilerine demokrat olan batı, kendi çıkarları söz konusu olunca en adi, en alçak zalimi desteklemekten asla çekinmeyeceklerini dünya aleme ilan etmiş oldular.
Mısır halkı 25 Ocak`tan sonra tarihte ilk kez kendi cumhurbaşkanını demokratik yollarla seçmiştir. Demokratik bir seçimle işbaşına gelmiş Mursi`nin zorla devrilmesi, Mısır halkının altmış yıldan beri bekledikleri hürriyet kazanımlarının kaybı anlamına geliyor ve kaygı verici bir durumdur.
Mısır`daki tablo 1960,1980 1997 darbelerinde Türkiye`de yaşananlara birebir benzemesi, bizdeki gezi olayların başlanma ve sürdürme biçimi olayın aynı odaklar tarafından organize edildiğinin göstergesidir. Mısırdaki olayların hak talebi ile bir ilgisinin olmadığı gibi bizdeki gezi olayların da herhangi bir hak talebi ile alakası olmadığına inanıyoruz. Baltacıların, çapulcuların esas amacı Sisilerin piyonluğunda İsraile ve batının menfaatlerine dokunan İslami yönü ağır basan idarelerin ortadan kaldırılmasıdır.
Emperyalistlerin ve siyonizmin hizmetinde olan askeri cuntaya karşı direnen Mursi ve Mısır halkını bu onurlu tavrından dolayı tebrik ediyorum. Cuntacılar tarafından katledilenlere Allahtan rahmet diliyorum. Ve zaferin mutlaka inanan ve sebat gösteren Mısır halkının olacağına inanıyorum dedi..