İşte Türkiye'deki şike maçları

AB Polis Teşkilatı (Europol) tarafından kamuoyuna duyurulan bahise dayalı şike, Türkiye için eskimiş bir dava... Alman Bochum Savcılığı ile polis teşkilatının 2009 senesindeki, uluslararası fuhuş şebekesini yakın takibe alırken, telefon görüşmelerinde tesadüfen dinlemeye takılan ve Deniz Ç.  (1979  Tunceli doğumlu) İsimli bir Türk'ün bağlantılardan yola çıkarak, profesyonel bir sahtekârlık örgütü ile karşılaşıldığı görüldü.

3 bin 500 sayfalık rapor Kara para aklamaktan, kaliteli dolandırıcılık, bilinçli olarak  Avrupa liglerine müdahale, futbolcu, antrenör ve kulüp yöneticilerini de kapsayan 'Şike Skandalı'nın Türkiye ayağında Süper Lig maçları dahil olmak üzere, sadece 9 aylık bir süre içerisinde 19 maçın  maniple edildiği resmi belgelerden öğrenildi. Bochum Savcılığı'nın hazırladığı, 1 dosyası suça karışan sabıkalıların kimlik bilgileri ve bağlantıları olmak üzere, toplam 8 dosyadan oluşan 3 bin 500 sayfalık soruşturma raporunda, Türkiye liglerinde yapılan maçların maniple girişimini,  kimlerin nasıl ve ne şekilde karıştıkları orijinal belgeleriyle ele geçirilmişti.

Her bilgi dosyada 50 bin sayfalık telefon tapelerinden yola çıkan Alman polisi, banka havaleleri, uçak şirketleri kayıtları, Asya'dan Cebelitarık'a uzanan, farklı bahis bürolarında doldurulan ve aralarında Türk futbolcuların da rakip takımın galibiyetine oynadıkların kuponların da yer aldığı takiplerine, mail bilgileri, sahtekarlık yapan çete üyeleri ile bahislere dahil olanların ortak kullandıkları nick name(Takma adlara) değin pek çok bilgiyi bir araya getirdikleri ortaya çıkmıştı. Dava dosyasında çete üyelerinin bir süre sonra birbirlerine dahi yanlış bilgilendirme yaparak, sahtekârlık yaptıklarını ve bilinçli olarak güçlenen grupları batırmaya yönelik bahis oynattıkları da kaydedilirken, örgütün ele başlarından olan Ante Sapina'nın kullandığı cep telefonlarından birinin, Berlin'li Z.K. isimli bir Türk kadınına ait olduğu da öğrenilmişti. AB içerisinde 9 ülkeyi kapsayan, organize ve aktivasyon noktası Almanya olarak belirtilen şebekenin önderliğini yapan, tutanaklara manipülasyon kurucu olarak geçen Hırvat kardeşler Milan ve Ante Sapina'nın, 2005 yılında Alman hakem Robert Hoyzer'in de karıştığı skandalda da yer alarak tutuklanmışlardı.  Ante Sapina 2005 senesinde 6 aylık gözaltı süresinin ardından, 29 ay tutuklu kalmış, ardından serbest bırakılmıştı.

100 saatlik tape 50 bin sayfalık telefon dökümlerinden yaklaşık 100 saati aşan telefon kayıtlarının Türkiye bölümünü kapsadığı vurgulanmıştı. Sarıyer Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianame üzerine harekete geçildi ve 26 ilde operasyon gerçekleştirildi. Sportif olarak da harekete geçen Türkiye Futbol Federasyonu Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu; Erkan Ergün, Mustafa Bankoğlu, Şekip Elik, Rıfat Engiz, Ferdi Tatlı, İbrahim Öztürk, Mehmet Volkan Terlik, Ümit Ozan Kazmaz, Ramazan Taşkara, Ercan Koç ve Mustafa Bedir'i sürekli hak mahrumiyetiyle cezalandırdı. Fatih Akyel, 3 yıl hak mahrumiyeti cezası alırken, Abdullah Parlak'a 2.5 yıl, Recep Öztürk'e ise 1 yıl hak mahrumiyeti cezası verildi. Öztürk, daha sonra Tahkim Kurulu'na başvurarak yürütmeyi durdurdu.

Bochum dosyasına giren karşılaşmalar

Trabzonspor-Antalyaspor

Kartalspor- Altay

Ankaraspor-Bursaspor

Hatayspor-Tepecik Belediye

İzmirspor- Ankara Demirspor

Bafra Belediye-Kahramanmaraş

Kahramanmaraş-Pursaklar

Malatyaspor-Kayseri Erciyes

Bingöl Belediyespor - D.Kayapınar

Giresunspor -Çaykur Rizespor

İstanbul B.B.-Gençlerbirliği

Hacettepe-Kocaelispor

Turgutlu-Gebze

Gebzespor-Konya Şeker

Turgutluspor - Gebze

Eyüpspor - Gebzespor

Hatayspor - Mersin İY

Ankara Demir-Konya Şeker

Eskişehirspor-Kayserispor

Güiza'nın hat trick yaptığı maç şüpheli Alman gazetesi Bild'in derlediği habere göre, Europol'un raporunda Fenerbahçe'nin 30.07.2009 tarihinde Honved ile oynadığı ve 5-1 kazandığı mücadele de bulunuyor. Sarı-lacivertliler Avrupa Ligi 3. ön eleme turu ilk maçında Şükrü Saracoğlu Stadı'nda konuk ettiği Macar ekibini 5-1 mağlup ederken, Daniel Güiza hat-trick yapmıştı. Fener'in diğer golleri ise Roberto Carlos ve Alex De Souza'dan gelmişti.

'Türkiye bir hukuk devleti'

Gençlik Ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu hatırlattı, şike ve benzer suçlar için kanun çıkardıklarını ifade etti. Türkiye'deki şikenin yargı sürecinin devam ettiğini dile getiren Bakan Kılıç, ''Şike ve benzer suçlar için kanun çıkaran ender ülkelerdeniz. Şike süreci yargıda devam etmekte. Yargı bağımsızdır. Bizim karışmamız doğru olmaz. Bu doğrultuda İnterpol'ün muhatabı Türkiye Futbol Federasyonu'dur. Süreç kesinlikle siyasallaştırılmamalıdır. Biz bunun için baştan beri uğraş veriyoruz. Bu süreci yargıya ve Futbol Federasyonu'na bırakıyoruz'' dedi. Bakanlık olarak İnterpol'den bir bilgi talebinde bulunmayacaklarını dile getiren Suat Kılıç, ''Bu polisin işi, bizim bilgi talep etmemiz doğru olmaz'' yorumunu yaptı.

'Federasyonu aşan bir olay' Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören, Interpol ile FIFA'nın birlikte çalıştığını söyledi. Demirören, "Ekonomi büyüdükçe bahis olaylarının artması ve kara paranın buraya kayması çok normaldir. Biz de bunu takip etmek zorundayız. İnterpol ve FIFA ile hep beraber takip edeceğiz. Bu tür olayların olmaması için her türlü şeyi yapmamız gerekiyor. Bu federasyonu aşan bir olay, bu genel olarak yapılması gereken bir şey" dedi.

3 Temmuz sunumu

Interpol (International Criminal Police Organization-Uluslararası Polis Teşkilatı) ile FIFA'nın ortaklaşa düzenlediği Futbolda Şike ve Yasadışı Bahse Karşı Eğitim ve Önleme Programı Türkiye Çalıştayı sona erdi. İstanbul WOW Hotels Convention Center'de gerçekleşen çalıştayda futbolcular, hakemler, müsabaka görevlileri, yöneticiler gibi hedef gruplar, şike ve şikenin yarattığı riskler konusunda bilgilendirildi. Çalıştayın ardından yapılan basın toplantısına, Interpol Sporda Dürüstlük Yönlendirme Grubu Başkanı John Abbott, FIFA Güvenlik Departmanı Üyesi Ralf Mutschke ve Cologne Üniversitesi'nden Spor Hukuk Uzmanı Anja Berninger katıldı. Çalıştayın ikinci gününü de takip eden şike davasının savcısı Mehmet Berk, "FIFA şikeye malını kirleten bir olay gibi mi bakıyor? İtalya'dakiler pişman mıdır acaba?" dedi. Berk, bu sorusuyla, konuşmalarda işin ekonomik  yönünün ön plana çıkmasına gönderme yaptı. Açıklamaların ardından bir gazetecinin sorusu üzerine Interpol Sporda Dürüstlük Yönlendirme Grubu Başkanı John Abbott, Türkiye'de 3 Temmuz 2011'de başlayan şike sürecinin çalıştayda konuşulup konuşulmadığı sorusuna şu yanıtı verdi: "Evet, bu konu ile ilgili bize sunum yapıldı. Ancak biz soruna global olarak baktık. Anlayacağız üzere bu sadece Türkiye'nin değil, tüm dünyanın karşı karşı karşıya kaldığı bir sorun. Suçlular, uluslararası hareket ediyor. Tek bir ülkenin sınırlarında kalmıyorlar. Bu da herkes için büyük bir zorluk demek. Şike anlamında karşı karşıya kaldığımız risk ve sorunları göz ardı etmemeliyiz. TFF'in tüm üyeleri ve bizler hep birlikte şike yapmak isteyenleri tamamen engellemek istiyoruz."

Protesto Temiz Futbol Platformu üyesi bir grup Trabzonspor taraftarı, İstanbul'daki çalıştayı protesto etti. Otelin önüne gelen platform üyeleri, ellerindeki pankart ve dövizlerle protesto gösterisinde bulundu. Polisin aldığı yoğun güvenlik önlemi nedeniyle otel bahçesine giremeyen taraftarlar, çalıştayın düzenlendiği salonun arka tarafına gelerek seslerini duyurmaya çalıştı. Kısa bir süre slogan atan grup, yaptıkları basın açıklamasının ardından olaysız şekilde dağıldı.

(skorer)