İslam Tarihinde ve Medeniyetinde Şanlıurfanın yeri
İslam Tarihinde ve Medeniyetinde Şanlıurfanın yeri
Şanlıurfada 3 gün devam eden 1.Uluslararası İslam Tarihinde ve Medeniyetinde Şanlıurfa adlı bir sempozyum düzenlendi.
Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde GAPTEM Konferans salonunda düzenlenen Sempozyuma 150'ye aşkın Bilim adamı katıldı.
Urfanın İslam Tarihi ve Medeniyeti açısından ilk kez bu şekilde ele alınması bu şehir için büyük bir kazanç oldu.
Türkiyenin Çeşitli üniversitelerinden ve yurt dışından katılan İslam Tarihçileri ve Bilim adamları İslam Tarihi ve Medeniyeti açısından Şanlıurfaya baktılar. Bilimsel anlamda bu şehre tam 70 bildiri kazandırıldılar.
Peygamberler şehri Şanlıurfa bugüne kadar Balıklı Gölde küçük çocukların gelen turistlere anlattığı efsanelerle biliyoruz. Hep kulaktan duyma bilgiler ve gittikçe efsunlanan cümlelerle anlatıldı bu şehir.
İşte bu uluslararası bir toplantı ile ele alınması gerçekten büyük kazanım oldu. Sempozyumun oturumları kitap halinde yayınlanması ile artık bilimsel veriler halinde elimizde bir kaynak olacak.
Sempozyum organize bakımında çok profesyonelce düzenlenmişti. Başta Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi olmak üzere organizatör Suphi Çiçek, Genel Sekreter vekili Abdülkadir Açar, Mahmut Kırıkçı, Prof. Dr. Kasım Şulul ve ismini sayamadığım tüm emeği geçenlere Şanlıurfalı biri olarak teşekkür ediyorum. Bu 1.si olmasına rağmen organize çok iyiydi.
Sempozyumu de bir iki cümleyle değerlendirmek lazım.
Sempozyum açılışında sergilenen 3 sergi vardı ki bunlar sempozyumun anlam ve önemini bir kat daha da artırmıştı.
Bu sergiler Ömer Sabuncunun Ebru sergisi, Yasin Küçükün Fotoğraflarla ve Gravürlerle Şanlıurfa fotoğraf sergisi ve her iki sanatçının hazırladığı Behçet Arabi hat sergisi çok güzel olmuştu. Özellikle Urfa dışında gelenlerin ilgi ile gezdiği sergilerdi.
Bu sergiler içerisinde bence en önemlisi Behçet Arabi sergisi oldu. Medine'de 5.5 sene askerlik yapan Behçet Arabi, Medine'de bulunduğu sırada Peygamber Efendimiz in makamına İstanbul'dan gönderilen yazıları işledi ve kendi yazılarından yazdı. Bu hizmetinden dolayı kendisine Peygamber Efendimizin Sakalı Şerifleri hediye edilmiş bir hattat. İslam tarihinde ve medeniyetine Şanlıurfa diyorsak bizim Behçet Arabi gibi İslama ve sanata önem vermiş şahsiyetleri daha da ön plana çıkarmamız lazım.
Bunun dışında sempozyuma Sivil toplum örgütleri yeteri kadar ilgi göstermediler. Küçük siyası bir toplantı için bile tıka basan salonu dolduran o partililerden de eser yoktu. Siyasiler ve özellikle Şanlıurfa vekillerinin hiç biri bu sempozyuma katılmadı.
Aslında akademisyen olan ve İslami çalışmaları bulunan Halil Özcan, Ahmet Eşref Fakıbaba ve Mehmet Ali Cevheri gibi vekillerin bu sempozyuma katılmaları gerekirdi diye düşünüyorum.
Eksikleriyle, gedikleriyle mükemmel bir sempozyum oldu. Bu ilkti!. Bu eksiklikler tespit edilip 2. ve 3. Sempozyumlarda telafi edilir.
İslam Tarihinde ve Medeniyetinde Şanlıurfanın ne olduğu artık bilimsel bir şekilde kanıtlayan organizasyon ekibine ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.
