İNSANLIK YENİ BİR ARAYIŞIN İÇİNDE

Aktivist, yazar, fotoğraf sanatçısı Dr. Süleyman Gündüz, pandemi nedeniyle insanlığın yeni bir arayış içine girdiğini söyledi.

İNSANLIK YENİ BİR ARAYIŞIN İÇİNDE

HABER: SENA AKTÜRK

TİNGADER (Tüm İnternet Gazetecileri ve Gazeteciler Derneği), Cumhurbaşkanı Özel Danışmanlığı görevinde bulunan 22.Dönem Milletvekili, yazar, fotoğraf sanatçısı, Yeryüzü Doktorları Üyesi Dr. Süleyman Gündüz’ü ağırladı.
“PANTEMİ SONRASI SİYASAL TERCİHLER” başlıklı toplantı, Gazeteci-Yazar Müslüm Aktürk’ün moderatörlüğünde, video konferans sistemiyle gerçekleşti.
Pandemiyle birlikte bütün dünyada bütün insanlığın ortak bir hikâyesi oluştuğunu belirten Dr. Gündüz, “Dünya yeni bir döneme evriliyor. Pandemi, gidişatı daha hızlandırmış oldu” dedi.
İnsanlığın yeni bir arayış içinde olduğuna dikkat çeken Dr. Süleyman Gündüz, şunları söyledi:
“Bu arayışın karşılığı özgürlük, merhamet, barışın dili olmalı. Selamın dili olmalı. Pandemi dolayısıyla ortaya çıkmış bir iklim var.
İki anlayış ortaya çıktı: 1- Daha küresel paylaşmacı, birey hak ve özgürlüklerini önemseyen, onun özgürlüklerini kısıtlamayan, ihya edecek bir felsefi dil. 2- Devletin daha egemen, daha kontrol altında tutan, gözeten totoliter bir dil. Bu diller aynı alana getirildi konuşulmaya başlandı.
İnsanlığı önünde iki tercih var; ya evrensel birey hak ve özgürlükleri, siyah-beyaz eşit insanların eşit olduğu yeni bir anlayışın inşa edilmesi gerekiyor ya da insanları gözetleyen, kontrol eden totoliter bir dünya görüşü ortaya atılıyor. İlk defa felsefenin diline ölüm bu kadar egemen oldu.
İSLAM DÜNYASI’NA ÇAĞRI
“İslam dünyasına, Türkiye dâhil bir çağrı yapmak istiyorum; İslam dünyasının bu muhtemel gelişmelere karşı bir teklifi, eleştirisi olmalı. Bu beklentiler maalesef İslam entelektüelleri tarafından kabul edildi. İçe kapanan, bu gelişime katkı sağlayamayacak duruma gelindiği için itiraz olmadı.
İnsanlık yeni bir dil, yeni bir üslup anlayışı arıyor. Pandemiyle ortaya çıkmış olan dijital dönemde bu dili kim inşa edecek? Buna tam karşılık vermemiz gerekiyor.”
ADALET KAVRAMI
Dünyanın neresine giderseniz gidin en önemli kavram adalet kavramı. Herkes adalet bekliyor.
Hâlâ Amerika’da siyahiler beyazlarla eşit bir dil kuramadılar. Avrupa’ya baktığımız zaman yaşanan savaşlar, istikrarsızlıklar nedeniyle mülteci dalgasına yönelik davranışları o modernitenin ortaya koyduğu anlayışla çatışma içinde olduğu görülür. Radikal görüşlerin yükselişine şahit oluyoruz. Faşist unsunlar Avrupa’da yükseliyor, orada da gerilim var.
Siyaset itibariyle Fransa Parlamentosunda 37 Müslüman milletvekili olması gerekiyor. Ancak 8 milletvekili var. Hollanda, Belçika gibi ülkelerde parlamentolar farklı etnik yapılardan olması gerekiyor ancak engellerden dolayı o ülkelerde de kotalar doldurulmuş değil.
EN İYİ ÇÖZÜM DEMOKRASİDİR
İnsanlığın yönetim bazında bulduğu en iyi çözüm demokrasidir. İslam topluluğu bunu kuramadı, babadan oğula geçen, sistemi sürdürdüler. İlahi mesaj kurmamızı istiyor. Avrupa bu sorunu çözdü. Sandık konuldu ve kim çıkarsa kabul edildi.
Biden döneminde farklı bir ABD inşası olacak. Dış düşmanlara itibar etmiyorum. Dış akıl var ama itibar etmem. Hiçbir ülke kendi yerel işbirlikçileri olmadan işgal edilemez. Kimsenin aklı benden daha fazla değildir.
TÜRKİYE’NİN BÖLÜNME TEHLİKESİ YOK
Türkiye’nin bölünme tehlikesi yok. Yüzümüz, Türklerin kızıl elması gibi batıya dönük olmalıdır.
ABD, Çin çatışmaya doğru gidiyor. Yeni bir dünya savaşı kimseye huzur getirmeyecek. Birinci dünya savasında kıta Avrupa’da 8 milyon, ikinci dünya savaşında ise 25 milyon insan öldü.
İran’ı yakın komşumuz olmasına rağmen çok iyi tanımıyoruz. İran, dünya siyasetinde önemli bir aktör. Biz de öyleyiz.
Arap baharı doğru bir şeydi hala anlaşılmış değil. Bireyler kendi siyasal söylemlerinin karşılık bulmasını talep ediyorlar. Değer ölçüsü olduğunu söylüyorlar. Olumluya dönüştürülememiş.
Irak’ta, Suudi Arabistan’da, Yemen, Libya’da yeni anlayışlar ortaya çıkabilir. Gerilip halkları yordu. Barış dilini kim kuracaksa bu toplumda öncü rol oynayacak.
TÜRK DÜNYASI TOPLULUKLARI
Türk dünyası toplulukları birlik eşitlik kurmalıdır. Dünya dünün dünyası değil Osmanlı dönem oluşturdu sonra da yavaş yavaş değişim gösterdi. Dönem imparatorluklar çağı değil, ulus devletler çağında yaşıyoruz. Yeni bir ilham alabiliriz. Nüfuslarının ne olduğuna bakmadan, tarihlerine bakmadan eşitlik biçimi geliştirmeli. Türk Birliği kurabiliriz.
İnsanı yaşat ki devlet yaşasın. İnsan yoksa yeryüzünün ne anlamı var, dinlerin, teknolojinin ne anlamı var?
Silahlanmaya harcanan paranın onda biri insanlık için harcansın sorunların büyük bölümü ortadan kalkar.
Müslümanlar tarihin taşrasında olamazlar. Birliğimizi yeniden kurabilir inşa edebiliriz. Doğa boşluk kabul etmez, biz oluşturamasak başkaları oluşturur. Bütün dünya sıkıştı yeni bir adalet anlayışı bekliyoruz.”