Helaket Ve Felaket Asrı

Helaket Ve Felaket Asrı

İnsanlık büyük bir felaketin eşiğin de, hiç kimsenin umurunda değil, dünyevileşme o kadar zirvede ki,  Müslümanım diyen kitleleri uykuda sanırsınız, narkozlanmış, sersem vaziyette, ayık olmaya niyeti yok gibi… Asıl konuma geçmeden önce bir hususu arz edeyim. Müftülükle ilgili, bir önceki yazımda bazı konulara temas ettim. Etmeye de devam edeceğim. Vay senmisin bunu yazan, bu sesler beni susturamaz, saldırılar isimsiz müstear isimler, er insan adını doğru yazar, medenice eleştirisini yapar, belli ki, bir gurup echel kafalı, iftira etmekten, çamur atmaktan haz alıyorlar. Biz muhabbet fedaileriyiz küçük şeylere kafa yormayız. Yazımda kesinlikle şahıs isimleri yoktur, muhatabım şahıslar değildir. Saldıranlar neye saldırmışlar anlamış değilim. Yazdıklarım deveden kulaktır. Ben doğruların peşindeyim. Her insan kusurlu olduğu gibi, ben kendimi günahkâr bir kul kabul ediyorum. Kim dini konularda bilmeyen birine bir elif öğretirse onun elini öperim. Doğru bildiklerimi yazdım ve yazıyorum.  Olumlu olumsuz eleştirenlere teşekkür ediyorum. Eleştiriler edep sınırında kaldıkça.

6 Ocak 2013 Pazar Günü Gaziler şehri, Gaziantep teydim. Saadet partinin mitingine katıldım. Konu gözyaşı dinsin müslümanın kanı akmasın, Gerçekten görmeye değerdi. SP. Genel Başkanı bu konuları dile getirdi, Onbinlerce insan slogan atarak! Siyonistlere bir ders verdi, ne yazık ki, hanslar bu sesi iyi anlıyor nedense hasanlar anlamıyor. Ertesi günü tüm İslami Gazetelere göz gezdirdim hiç birisi bir kelime yazmamış, Milli Gazete hariç, acaba basın kimce satın alınmış veya baskısı, ambargosu altında diyesim geldi. Hani basın her kesin işiten kulağı, gören gözü idi, anladığım kemik nerede ise basın orada. Bir ülkenin basınında tarafgirlik varsa orada barbarlık vardır demektir. Objektiflikten uzaktır. Sadece bazılarını şişirmekle görevlidir. Demek halk genel anlamda hayatından memnun, Sayın Kamalak’ın vurguları füzelerden daha tesiriydi ABD ye hayır, füze kalkanına hayır, yabancı asker bulundurulmaya hayır, elin gâvuru yemin etmiş Ortadoğu’da 22 devletin sınırları değişecek, sancılar onun işareti, Irakta, Libya’da, Tunus’ta, istediklerini yaptılar. Sıra şimdi Suriye’de, ülkemiz NATO işgali altında diye haykırıyordu, Çözümünü de söyledi Sayın Kamalak, Gelin! İslam birliğini kuralım, D.8 leri canlandıralım. Ekonomilerimizi birleştirelim.

Bu işgal güçleri, dün K. Maraş, G.Antep, Şanlıurfa’dan ecdadımız tarafından nasıl kovuldu ise, gelin hep beraber aynı gücü oluşturalım el birliği ile bu şer güçlerini def edelim.  Kan emiciler, istilacılar, ırz düşmanları, İslam ülkelerinin yer altı yer üstü zenginliklerine göz dikenler, kendi çıkarları için bir ve beraber oluyorlar da,  Müslümanlar niçin yan yana gelmiyorlar. Hani Rabbimiz! İnananlar bir birinin Din kardeşidir, buyuruyor. Bu nasıl kardeşlik? Orta doğunun eş Başkan’ıda Sayın Başbakanımızdır diyordu, Çünkü sayın başbakanımız geçmişte onlardan cesaret ödülünü almıştı... Eleştirileri medeniceydi. Anladım ki, hiç kimse Saadet Partisi bitmiş, demesin 40 Yıllık bir dava, Hakkın hâkimiyetini isteyen bir dava, mazlumun yanında olan bir dava, Adil bir düzen isteyen bir dava.  Şerre fren, hak yolculukta binilebilir bir lokomotif, Şahıslar kusurlu olabilir ancak temel sağlam dava hak. Sloganı önce Ahlak ve Maneviyattır. Gençlik bu medeniyetle ancak Dindar gençlik olabilir.

Başka şeyler gençliği dizginleyemez, baksana bir top uğruna gençler birbirlerine saldırıyorlar, mevlam yar ve yardımcıları olsun. Helaket ve felaket asrından bahsedecek olursak, meram anlaşılır. Zaman hem ahır hem de ağır zamandır kendisini kurtarana ne mutlu,  Sakallı hüsnümüzün faiz sisteminden hiç şikâyeti yok, insanımız her gün faizle sömürülüyor, bütçemizin çoğu faize gidiyor hiç umurunda değil, Zina serbest uğruna her gün bedeller ödeniyor bir kız çocuğuna 17 kişi tecavüz etmiş(Basından) Geçmişte de vardı diyor. Süper hacı efendi, Aile yuvası yıkılıyor, dedin mi? bırakın bu lafları karıştırıyorsunuz deniyor.

Bu gün Siyonizm Dünyayı sömürüyor, bunlardan dost olmaz, kendinize gelin. Denildi mi? Hemen hoş görü merhemi sürülüyor, Müslüman gelince hoşgörü yok. Delikanlı gence bak asrın fitnesi internet belası, TV. Lerin zina sahneleri gösterimi gençliği bozuyor. Kendinizi koruyun, devlet önlemini alsın genç delikanlı yok diyor, teknolojinin zirvesidir, çağdaş yaşam budur, mimsiz medeniyet beynini bozmuş, birileri de dindar gençlik istiyorum diyor. Nasıl yetişecekse? İşte helaket ve felaket asrı. Hükümet emekli ile alay ediyor, yağcı basında yağlıyor memura emekliye zam, zam, peki, ne kadar zam! Tam 36 bin TL. Ye, ye bitmez, kitleler yine tepkisiz, intibak yasasından emekliye zam manşetler, emekli sandığı emeklisine zam yok, bağ kur, SSK, emeklisine bir kaşık kadar zam, çünkü hükümet ikisini eşitleyecek, tam bir adaletsizlik örneği, cumhuriyet tarihinde görülmemiş. Mehmet emi halinden memnun, bir taraftan da kulağı bankalardan gelecek kredi mesajında, ölünceye kadar borç stoklusu. Camilerimiz alttan, yandan ısıtmalı, bu nasıl anlayış nede olsa devlet malı deniz yemeyen domuz.

Çok yağlı bir ibadet şekli, diyanet reisi bizzat kendisi haykırdı! Merkezi sisteme bağlı kabloları koparın diye, eyvah! Meğer Camii İmamı bunu çok istiyormuş da haberimiz, Camilerimizin çoğunda merkezi vaaz sistemi imamlarca halka dinletilmektedir. Çünkü imam kendisini sadece namaz kıldırma memuru olarak görüyor. Cemaatte İmamda tam birbirini bulmuş düzeltme 3 cihetinde bir adım yok. Sarıklı eril efendi! Ülkede domuz eti artık serbest, kasaplarda marketlerde satılabiliyor, etli ürünlerin çoğunda domuz eti var diyorsun bırakın bu lafları ben ağız tadına bakarım cevabını alırsınız.

Hastalıklarla ilaç baronlarını zengin ederim sana ne, devam et, Şeyh efendi bak ılımlı İslam denilen ucube her tarafı sarmış, ehlisünnete saldırıyor, sünnetsiz, fıkıhsız bir İslam şekli istiyor, şeyhe ilham gelmiş olacak ki, bırakın bunları hayatımın en hür dönemini yaşıyorum. Bu iyilikler sizi çarpar o zaman devam et şeyh efendi, musalli eski mücahit efendi keseye, kasaya, mideye haramın bulaşmadığı kimse kalmadı ne dersin, şimdikinin müteahhidi bırakın bunları ben devletten iş alıyorum, durumum çok iyi şu an, son model araba altımda, bazı hayır kurumlarına yardım ediyorum, İslami gazeteye de aboneyim, her sene 15–20 milyarlık para harcayarak süper hac ve umremi yapıyorum daha ne istiyorsunuz, o zaman müteahhitliğe devam… Kısacası ak kara, kara ak gösteriliyor geçim para dinin önüne geçmiş, cüceler yüce, yüceler cüce gösterilmeye devam ediliyor. Onun için helaket ve felaket asrında yaşıyoruz. Ahır zaman peygamberi buyurmuş, ahır zamanda ümmetim 73 fırkaya ayrılacak,72 si ehli nar(Cehennem ehli) biri ancak ehli necattır. Ehli necatta Kur’an ve sünnete bağlı olandır. Onun kim olduğunu Allah bilir. Helaket ve felaket sözü üstat Bediuzzamana aittir. Üstatla bitirelim yazımızı,”DİN HAYATIN HAYATI, HEM NURU HEM ESASI İHYAYI DİNLE OLUR ŞU MİLLETİN İHYASI” Mevla hepimizi ahır zaman fitnesinden korusun…