Hayat Ertelenmeye Gelmez

Hayat Ertelenmeye Gelmez

Hayat Ertelenmeye Gelmez

Hayatın içinde olan biz hayatla iç içeyken zaman zaman kendimizi hayatın dışında buluyoruz. Neden mi? Hayata hayatça bakmadığımız için, hayatın akışından kendimizi uzak tuttuğumuz için; O zaman gelin yaşama mecburiyetinde olduğumuz bu hayatı hayatça yaşayalım. Takdir her zaman için Allah’ın ama biz elimizden geleni yapalım o zaman takdiri Ona bırakalım. Elimizden gelebilenleri ayaklarımızla tepmeyelim. Beynimizi ve bileğimizi kullanarak

 

Bizler işlerimizi sağlamlaştırmak adına, bir düzene koymak adına ya da geleceğimizi daha da rehavet içinde geçirmek için öncelikle zorlu yollardan geçeceğiz. Hem dünyamızın hem de ahretimizi kurtarmak istiyorsak bize gereken çabayı vermeliyiz.

        Düşünsenize aynı sırada okuduğumuz arkadaşımız başarılı bir işadamı, avukat, siyasetçi, müsteşar, öğretim görevlisi, v.s… Olabilmişken biz yerimizde saymakla kalmıyoruz bu saygın kişileri yeri geldiğinde lafta sayıyoruz nasıl oldu kim yaptı neden niçin ben olmadım gibi, kardeşim o makamı teşkil eden insanlar senden benden zeki değiller hatta belki biz onlardan daha zekiyiz… Hatta onlar belki okullarını okurken bizden daha zor şartlarda okul okumuşlardır belki de bizim imkânlarımız daha da çok idi  ama onlar hayatta işin ciddiyetini anlayarak hayata tutunmasını ve önemli bir yer teşkil etmesini becermişler. Lakin bizler bu yaşadığımız hayatı galiba ciddiye alamayıp cereme sinide şimdi çekiyoruz. İşte bizim ihmalimiz ve fırsatı değerlendirmememizin sonucu kaldığımız nokta bizi bize acındırmak mecburiyetinde bırakıyor tabir caizse küçümsediğimden değil hâşâ  misal olarak diyebiliriz ki namazın, orucun kazası olur ama fırsatın kazası olamaz. ALAH bizi affeder kaza yapma imkânı veriyor bize ama hayat öyle bir imkân bizlere vermiyor hayat kimseye acımıyor onun içindir ki   hayat ertelemeye gelmiyor.

 

Biz her alanda bir erteleme içindeyiz şöyle ki; dünyevi tüm işlerimizden tutunda ta uhrevi olan işlerimize kadar namazımızı kılmakta, zekâtımızı vermekte, hacca gitmemizde, evlenmemizde, çocuk sahibi olmamızda ya da olan çocuklarımızla ilgilenmememizde, sevdiklerimizle hukukumuzu güzel bir düzene koymakta, dostumuzu düşmanımızı tanımakta v.s tüm işlerimizde bir erteleme içindeyiz. Unutmayalım ki bu ertelemelerin gecikme zammı ödemesi dâhilinde yapılan bir geri dönüşümde yoktur. Onun için yaşadığımız bu hayatı yaşamsız hale getirmeyelim, hayatı erteleyerek de kendimizi gereksiz yere terletmeyelim…

Selam ve dua ile...