Galatasaray da Moraller Çok Bozuk

Galatasaray da Moraller Çok Bozuk

Üç haftalık antrenman takıma yetmedi...Yabancı Transferi hamleleri yine gecikti...Frank Rijkaard taktiğini yerleştiremedi...Haldun Üstünel ayrılığı tribünleri gerdi...Muhalefet, yönetimi yıpratmayı tercih etti

2010-2011 sezonunun ilk resmi maçında Sırp OFK Belgrad ile 2-2 berabere kalan Galatasaray'da moraller bozuldu. Zayıf rakibine elenmesi durumunda, Ali Sami Yen Stadı'ndaki son, Türk Telekom Arena'daki ilk sezonuna büyük hüsranla girecek sarı-kırmızılılarda, çalışmalara geç başlanması, ekonomik nedenlerle değişen transfer politikası, Haldun Üstünel'in istifası, camia içindeki kriz ortamı gibi saha içi ve saha dışı faktörler bugün gelinen noktanın nedenleri olarak gösteriliyor.

Takım hazır değil 3 haftalık çalışma temposu ister istemez Aslan'ı yeterli seviyeye ulaştırmaya yetmedi. Sezonu geç açan sarı-kırmızılıların, fizik olarak 90 dakikayı çıkaramadığı ortaya çıktı. Pino, Kewell ve Neill'in takımla birkaç antrenmana çıkması, Baros'un ilk günden itibaren sakatlığı, Lorik Cana'nın kilo fazlaları yabancılardan yararlanılmasını engelledi.

Transferler yetişmedi Yurt içi transferinde Ali Turan, Serdar Özkan, Mehmet Batdal, Çağlar Birinci ve Musa Çağıran'ı alan sarı-kırmızılılar, yabancıda Lorik Cana ile Pino'yu kadrosuna kattı, Kewell'la da yeni protokol yaptı. Ancak takımın geçen sezon aksayan yönleri giderilemedi. Ekonomik nedenlerle ince eleyip sık dokuyan sarı-kırmızılılarda gerçekleştirilemeyen ön libero ve forvet transferi, zayıf bir takım karşısında bile hissedildi.

Rijkaard'ın denemeleri Hollandalı teknik adam daha farklı bir profil çiziyor. Daha çok istiyor, daha çok elini taşın altına sokuyor. Kenardaki hareketliliği dikkat çekiyor. Ama yanlışları da devam ediyor. 4-3-3 sistemini oturtmak isteyen, ama zorunluluktan 4-2-3-1'le takımını sahaya süren Rijkaard'ın taktiksel açıdan yaptığı hamlelerin rutin hale gelmesi de takımı sıradanlaştırıyor. Kamp yüzü görmeyen Kewell ve Pino'yu kurtarıcı olarak oyuna alan, Barış'ı 10 numaralı pozisyonda oynatan Hollandalı'nın oyuna müdahalesi de yetersiz kalıyor.

Haldun Üstünel faktörü Her şey Ali Haşhaş'ın başarısız sonuçlar sonrası transfer sihihbazı Haldun Üstünel'i eleştirmesiyle başladı. İlk önce Haşhaş, pasifize edildi, sonra sıra Üstünel'e geldi. Üstünel'in, şirketlerin birleşmesi sonrası futbolun patronu olan Adnan Sezgin ismine karşı çıkması ve Futbol A.Ş.'deki görevini bırakması Başkan Adnan Polat'la arasını açtı. Yönetiminden de istifasıyla beraber tribünden gelen Haldun Üstünel'in ayrılığının taraftarı etkilemesinden çekinildi. Belgrad maçındaki kimi protestolar kötü sonuçlar devam ederse çığrından çıkabilir.

Camiadaki kriz ortamı
Galatasaray Başkanı Adnan Polat, 27 Mart'ta ikinci kez başkan seçildi, ama iktidar olamadı. Camiayı etrafında bir türlü birleştiremedi. Sürekli olarak muhalif bir kesim, haber servisi yaparak, Adnan Polat'ı ve ekibini yıpratma politikasına girişti. Bu tablo yönetimin dikkatini dağıttı.

Milliyet