Merhametsizlere 'Er Rahim', 'Er Rahman', aşırı sinirlilere 'El Halim', sevgi ve muhabbeti az olanlara 'El Vedud', nereye gideceğini bilemeyenlere 'Er Reşid', sıkıntı içinde olanlara 'El Vekil'... Her ismin bir derde şifası var. Dahası Esma-ül Hüsna yani Allah'ın isim ve sıfatlarını günlük hayattazikretmenin insanın hayatını kolaylaştırdığı malumunuz..
Bu konuda ilahiyatçılar da doktorlar da astrologlar da hemfikir. Prof. Dr. Emin Işık esma zikrinin en güzelinin 'Allah' olduğunu çünkü Allah isminin diğer isimlerde mevcut olan hasselerin tamamını içeren "İsm-i Azam" olduğunu söylüyor.
Esma-ül Hüsna üzerinde araştırmalar yapan ve Farkındalık Derneği'nde de uzun yıllardır sohbetler gerçekleştiren Mehmet Genç ise sinirli birinin 'El-Halim' esmasını çekerek daha halim selim biri olabileceğini dile getiriyor. Astrolog Hande Baybalı ise Esma-ül Hüsna bilgisininAllah-âlem ilişkisine ışık tutması ve Allah'ı tanıma açısından büyük önem taşıdığına vurgu yapıyor.
ESMA ZİKRİNİN EN GÜZELİ "ALLAH'TIR"
Dinin, yaratanla yaratılanlar arasındaki ilişkiyi düzenleyen ve bunu kurallara bağlayan bir sistem olduğunu dile getiren Prof. Dr. Emin Işık, "Dinin ve dindarlığın, hem format olarak dış yüzü, hem de konsept olarak içeriği, O'nun kitabında açıkça ortaya konmuştur." diyor ve ekliyor:
"İman sadece Allah'ı bilmek değil, Allah'ı sevmektir. Çünkü ayet, 'İman edenler, Allah'ı en şiddetli sevgiyle severler.' (Bakara 2/165) buyuruyor. Bu anlamda dindarlık iman ile salih amellerden, yani muhabbetle ibadetten ibarettir."
İlahiyat Profesörü Emin Işık, dinin yalnızca duadan ve esma zikrinden ibaret tek boyutlu bir sistem olmadığını, imanın birçok sistemlerin iç içe geçmiş bir bütün olduğunu söylüyor. Zaten Esma zikrinin, ibadet sisteminin içinde mevcut olduğunu dile getiriyor:
"Beş vakit namazda tekrar edilen tekbir, tevhid, Allah, Rabb, Rahman, Rahim, hamd, Süphan, Ala, selam lafızları zikir değil de nedir? Bundan dolayıdır ki namazın bir adı da zikirdir. Peygamber Efendimiz, dua edeceği zaman, önce namaz kılar veya bir miktar Kuran okur, ondan sonra dua ederdi. Yani önce kulluk görevini yerine getirir, sonra da Rabbine dileğini arz ederdi. Çünkü ayet, 'Ben sizin duanızı kabul ediyorum, öyleyse siz de benim emirlerime icabet ediniz ve bana iman ediniz! (Bakara 2/186) buyuruyor.
Bu da şu demektir: İman etmeyenin ve kulluk görevini yerine getirmeyenin zikri de duası da Allah katında kabule şayan değildir.' Her ismin kainatta bir karşılığı olduğunu ve her insanda bir ismin tecellisinin ön plana çıkabileceğini söyleyen Emin Işık, "Cenab-ı Hakk'ın her isminin bir tecellisi ve o isme özel bir etkisi vardır. Zaten zikirden maksat da budur. Yani, o ismin tekrarından meydana gelecek olan telkin gücü ruhumuza olumlu yönde etki ediyor."
Işık, esma zikrinin nasıl ve ne kadar çekilmesi gerektiği hususunda ise tasavvufta usulün farklı olduğunu, esma tertibinin bir mürşid-i kamil tarafından söylenmesi gerektiğini vurguluyor: "Esma zikrinin en güzeli 'Allah' isminin zikridir. Çünkü Allah ismi, diğer isimlerde mevcut olan hasselerin tamamını içeren 'İsm-i azam'dır. Ayette 'Allah kuluna yetmez mi?' buyrulur."
ESMA-ÜL HÜSNA İLAÇ REÇETESİ GİBİDİR
"Kalpler ancak Allah'ı ziktermekle (hatırlamakla) tatmin olur" ayetini hatırlatan Astrolog Hande Baybalı Allah'ınisimlerini zikretmenin elbette hayatı kolaylaştıracağını söylüyor. 'Bu yüzden Kur'an'da Allah kendisini hep kolaylaştıran olarak anar zorlaştıran olarak değil!' diyen Hande Baybalı: "Hayat Allah'ın Hayy ismidir. Allah'ınisimlerinin ifade ettiği özelliklerinin her biri, bu ruhsal rahatsızlıklara iyi gelecek ilaç reçetesi gibidir. Günümüzde çok sık gördüğümüz gibi Esma-ül Hüsna'yı çerçeveleyip duvara asmak, ya da derin manalarını anlamaya ve onlardan nasibimizi almaya çalışmadan sadece tekrarlamak okumak, bir ilaç reçetesini duvara asmaya benzer.' diyor.
İnsan, Allah'ın kendisini tanıması için yarattığı bir varlık olduğu için insanda bir değil bir çok ismin aynı anda açığa çıktığını anlatan Baybalı, şunları söyledi:
"Esmalar sadece ve sadece Allah'a ulaşmak için zikredilmelidir. Sabahları kalktığım zaman sahip olduklarım,ailem , yuvam ve çocuklarım için Şekur esması, sağlık için Şafi esması, İlme olan yeteneğimin arttırması için Nur esması, iş görüşmelerinde El Fettah esması, bereket için El Gani esmalarını tesbih ediyorum.
Kavgacı ve hırçın bir tavır sergilediğimiz zamanlarda ise El Halim esmasını zikretmek iyi gelebilir. Hayatınızınbazı dönemlerinde arka planda kaldığınızı hisseder, diğer insanların sizi her konuda geçmelerinden rahatsızlık duyabilirsiniz.
Bu durumda El Mukaddim isminin enerjisini kullanarak atılım yapmaya çalışabilirsiniz. Zaman, zaman yaşamınızda sevgi, muhabbet veya estetiğin eksik olduğunu düşünebilirsiniz. Bu hal El Vedud isminin enerjisine ihtiyacımız olduğundandır.'
HER MESLEĞİN FARKLI BİR ESMASI VAR
Araştırmacı Yazar Mehmet Genç mesleklerin de esması olduğunu ve bu esmaları zikretmenin meslek hayatında kolaylık sağlayabileceğini dile getiriyor.
Genç: "Her peygamberin bir mesleği vardır.
Nuh Peygamber bağcıdır, yani gemici olarak bilinir.
Adem Peygamber tarımcıdır, buğday yetiştirir.
Musa Peygamber komutandır.
Davut Peygamber demircidir.
İsa Peygamber marangozdur.
Bu mesleklerin esmaları vardır. Hz.Peygamber'in ilk mesleği ticaretti. Tacir esmasını da Hz.Peygamber tanımlamıştır. Dolayısıyla ticaretle uğraşanların Rezzak esmasını hem sözelde hem fiilde zikretmesi faydalıdır. Mesela Alim esması vardır. Bu ismi işini ilim üzerinden yapanların zikretmesi gerekir. Avukat Hakim (adalet) esması üzerinden insanlara hizmet edebilir. Sadece Abd (kulluk) esması üzerinden hareket edenler vardır, herşeye karşılıksız koşarak yardım ederler. Feraset mesela diplomaside işe yarar.'
ÇOCUK YETİŞTİRMEDE İYİ BİR METOD
Mehmet Genç, Allah'ın isimlerinin doğru bir şekilde çocuk yetiştirmede özellikle 2-7 yaş arasındaki çocuklarda etkili olduğunu söylüyor ve ekliyor:
'Çocuğunuzu ilgi duyduğu alanlara yönlendirerek, esmalar ile yetiştirmeye çalışın. İnsanda 99 Esma'nın hepsi mevcut. Ama asıl mesele hangi esmanın bizde daha baskın olduğunu keşfetmek.. Mesela 2-7 yaş arasında çocuk her gün huy değiştirir.
Ebeveynlerin çocuklarının huyları üzerine çok baskı yapmaması gerekiyor.. Çocuğunuz çok mu yaramaz çok mu huylu, onu Musavvir esması ile sanatsal faaliyetler yapmaya yönlendirin. Boya kalemleri alın resimler yapsın. Mesela doktorculuk oynayın, bir meslek öğrensin.' İnsanda tüm esmalar mevcut ama her insanda bir esma daha baskın halde bulunuyor. Buna da 'has esma' deniliyor.
Çeşitli yaş aralıklarında farklı keşifler olabileceğini söyleyen Mehmet Genç:' Has esmayı keşfetmek en iyi eylemlerinizi gözlemlemekle olur. 7-18 yaş arasındaki gençler duygusal düzeyde, 25 - 30 yaş grubunda akli boyutta esmalara tanıklık ederler. 40 yaşında ise iç güdüsünü, duygusunu, aklını sezgileri ve keşifleriyle beraber keşfederler. Zaten 40 yaş velilik yaşı gibidir."
Astrolojinin sembolizmi batın ilmiyle bütünleşmiştir
Astroloji ve burçlara karşı Müslümanlar hep acaba ile yaklaşır. İlahiyatçılar, Müslümanların ferasetinin ve İslam'ın 'Allah'a şirk koşmama' gibi temel kurallarının astroloji biliminin söylediklerini yorumlamada yol gösterici olması gerektiğini söylüyor. Peki İslam geleneğinde astrolojinin yeri nedir? Bu sorunun cevabını Prof. Dr. Prof. Dr. Seyyid Hüseyin Nasr'ın ilgili makalesinden öğreniyoruz:
"Kutsal metinlerinden hiçbiri Allah'ın tabii düzende tezahür eden ayetlerinden Kur'an-ı Kerim'in söz ettiği kadar sık söz etmez. Dahası Kur'an'ın tabiata ilişkin göndermeleri çoğunlukla göklerle ilgilidir. Geleneksel İslami dekoru içinde astronomiye "ilm-el hey'eh", "ilm en-nücum" ya da "ilm el-felek" adı verilir ve bu ilim sabit yıldızlar ile gezegenlerin gözlenmesi, gezegenlerin hareketlerinin hesaplanması, astronomi araçlarının icat ve kullanımı ile ilgilenir. Her ne kadar astronomiyi kabul edip astrolojiyi reddeden kimi otorite şahsiyetler bulunmakta idiyse de genel olarak bu ikisi birbirine karışmıştı ve bugün Batı'da bilim olarak kabul edilen astronomi ile sözde bilim sayılan astroloji arasında bulunan bıçak sırtı ayırım, İslam'da hiçbir zaman olmamıştır
(Öte yandan...)
Diğer bütün geleneksel ilimler gibi astrolojinin de dayandığı metafizik temellerin kaybedilmesiyle günümüzde bu sanat kelimenin gerçek anlamıyla tam bir hurafeye dönüşmüştür. Fakat İslam'ın geleneksel evreninde bir kimse için Biruni ve Nasireddin Tusi seviyesinde sıkı bir matematikçi olmak ve aynı zamanda astroloji üzerine bir risale kaleme almak mümkündü, böyle bir şey hiçbir şekilde çelişki oluşturmaz, ikiyüzlülük sayılmazdı. Müslüman astronomlar hükümdarların astrolojiye duydukları özel ilgiyi de bu ilmin ilerlemesinde avantaj olarak kullandılar.
Öte taraftan halk astrolojisi, kimilerinin gelecek hakkındaki endişelerini yatıştırmaya vesile teşkil etmek üzere öteki "kehanet" sanatlarıyla birleşti. Bu gelişmelerde astroloji üç branşa bölünmüş olacaktı: gaipteki birinin hayatı ve faaliyetleriyle ilgili meseleler (mesail), hayat içinde önemi haiz bir işe kalkışırken en uygun zamanı seçmek (ihtiyarat) ve üçüncü olarak bir kimsenin geleceğini haber vermek.
Dini otoritelerin astrolojinin kehanet yönüne olan muhalefetine rağmen, bu ilim yüzyıllar boyu İslam medeniyetinin her köşe ve bucağında uygulandı. Birçok önemli astronomi risalesinin kendilerine iliştirilmiş astrolojik bölümleri vardır; Fakat en yüksek seviyede yani metafizik ve gnostik eserlerde astrolojinin güçlü sembolizmi İslam batın ilmiyle mükemmel şekilde bütünleşmiştir."
Koç burcuna El Fettah iyi gelir
Koç burcunun kısaca baskın özellikleri; cesaretli, girişimci, tutkulu, insiyatifini kolay kullanabilir olmasıdır. Öne çıkan isimler El Fettah, El Cebbar, El Muktedir, El Mubdi, E Kahhar
Boğa burcunda kararlılık, dayanıklılık, maddiyat, tutuculuk, inatcılık başlıca özellikler. Öne çıkan isimler El Metin, El Ganiy, El Hak, El Kaadir, Es Sabur
İkizler burcu; zeki, iletişimde yetenekli, kolay adapte olabilen, meraklı, zaman zaman da kararsızdırlar. Öne çıkan isimler El Mukaddim, Es Şehid, El Habir, El Basir, Es Semi' El Muhsi
Yengeç burcu; anaç, duygusal, nazik, çekingen ve merhametlidir. Öne çıkan isimler El Habir, Er Rahim, El Veli, Er Rauf
Aslan burcu; canlı, etkileyici, güvenli, neşeli, idare etmeyi seven insanlar diyebiliriz. Öne çıkan isimler El Azim, El Muhyi, En Nur, El Muktedir
Başak burcu; çalışkan, yardımsever, titiz ve eleştireldir. Öne çıkan isimler El Muhsi, El Rakib, El Kayyum, El Hakim
Terazi burcu, nazik, uyumlu, diplomatik, sanat ve estetiği seven bir burçtur. Öne çıkan isimler ise El Latif, El Vedud, El Adl, El Halim
Akrep burcu; azimli, sezgileri kuvvetli, sabırlı, ihtiyatlı,ve tutkuludur. Öne çıkan isimler El Bais, El Varis, El Muid
Yay burcu; entellektüel, açık sözlü ve fikirli, hoş görülü, arkadaş canlısıdır. Öne çıkan isimler El Gani, El Kerim, El Mugni, El Basit,El Alim
Oğlak burcu; çalışkan, pratik, gerçekci, hesabını kitabını bilen, dayanıklı ve kararlıdır. Öne çıkan isimler El Mani, El Kabid, El Metin, El Mukaddim, Ed Dar
Kova burcu; özgür, arkadaş canlısı, ilerici, orjinal, zeki ve adaletlidir. Öne çıkan isimler El Alim, El Mukaddim, El Muhsi, Ed Darr
Balık burcu ; hassas, merhametli, yaratıcı, mistikdir. Öne çıkan isimler; El Batın, El Nafi, Er Rauf, Ez Zahir
Kaynak: Merve Sena KILIÇ / Yeni Şafak