Erdoğan: Seçim halkla kucaklaşma, bütünleşme yeridir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TRT ortak yayınında yerel seçimlerde yapılacak çalışmaları ve seçimden sonra belediyelerin faaliyetleri hakkında açıklamalarda bulundu.

Erdoğan: Seçim halkla kucaklaşma, bütünleşme yeridir

Serdar Karagöz ve Sermin Baysal Ata'nın moderatörlüğündeki programda Erdoğan, "Yerel halkla kucaklaşma, halkla bütünleşme yeridir. Halkla bütünleşme yeri olduğu için orada bir defa halka eliniz değecek" dedi. 

Programda, 31 Mart Mahallî İdareler Seçimi ile ilgili yöneltilen soruları da cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “ben bir demokrasi mücadelesi veriyorum” diyen bir siyasi hareketin önce yerel politikayı başarması gerektiğini kaydederek, “Yerel politikayı başaramayanın geneli başarması mümkün değil. Yerel halkla kucaklaşma, halkla bütünleşme yeridir. Halkla bütünleşme yeri olduğu için orada bir defa halka eliniz değecek” değerlendirmesinde bulundu.

1994 öncesinde CHP’nin yönetimindeki İstanbul'da çöp dağları ve susuzluk yaşandığını, Ümraniye'de yaşanan çöp faciasında 34 kişinin ölümünün hesabının sorulmadığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hâlâ kendilerini savunabiliyorlar. Neyi savunuyorsunuz? Neymiş, grevdeymiş. Ne demek grevde... Eğer grev varsa onun da sorumlusu sensin. Greve fırsat verdin. Biz bunu aldığımız anda adeta devrim ruhuyla aldık" ifadelerini kullandı.

Susuzluk sıkıntısı çeken İzmir'i suya kavuşturanın merkezî yönetim olarak yine kendilerinin olduğunu, Kocaeli’de bir değişim ve dönüşümü başlattıklarını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “CHP dediğimiz zaman, çöp, çukur, çamur akla gelir, derken ben bunu kastediyorum” dedi ve AK Parti'nin de bütün bunlardan arınmak anlamında olduğunu vurguladı.

YATAY MİMARİ

Çok katlı mimari anlayışın, bu milletin medeniyet ruhuna uygun olmadığını, dikey mimarinin insan ilişkilerini de ortadan kaldırdığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, TOKİ’nin konut üretiminde yüksek katlı bina döneminin artık biteceğini, binaların zemin artı beş katı geçmemesi gerektiğini, arazi sorunu yoksa zemin artı üç kat olması gerektiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim manifestosunda yer alan ‘Şehirli Hakları Bildirgesi’ne ilişkin soru üzerine ise şunları söyledi: “O şehri oluşturan halkın da içinde olduğu bir meclisin oluşması belediyelerimizin bu noktada seçici davranmak suretiyle orada yaşayan insanlardan oluşan, zaman zaman onları bir araya getirmek suretiyle bir şehirli halkları bildirgesi hazırlaması... Bu iki aşamalı olabilir. Birinci kısım tüm bu noktada şehirlerimizi ve şehirlilerimizi kapsayan genel halklar bildirgesinden ibaret olabilir. İkinci kısımda ise her şehrin, bunun yanında belediyenin kendi özel şartlarını ihtiva eden karşılıklı sorumluluklar, haklar ve yükümlülükler yer alabilir.”

“15 Temmuz sürecinden sonra siyasette ittifaklar dönemi başladı. AK Parti ile MHP, beraber siyasi alanda bir ittifak sürecini başlattılar. Cumhur İttifakı'nın harcında ne var? Bu ittifakla seçime giriyorsunuz. Bu ittifak gelecekte de devam edecek mi?” şeklindeki soruya verdiği cevapta 15 Temmuz'un ruhunun ortaya konması gerektiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz'un, milliyetperver, vatansever olanlarla; milletin düşmanı olanların, bu vatanın düşmanı olanların mücadelesi olduğunu ifade etti.

“CUMHUR İTTİFAKI’NI BİR BEKA MESELESİ OLARAK GÖRÜYORUZ”

O gecenin katılımcılarının AK Parti tabanıyla, Milliyetçi Hareket Partisi tabanı olduğunu ve bunu millî ruhla yaptıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Ben her zaman bir şey söylüyorum özellikle bizim Milliyetçi Hareket Partisi'yle azami müştereklerimiz var. Ama diğerleriyle bizim böyle bir müştereğimiz yok. Diğerlerinin ise birbirleriyle inanın bırakın azami müştereklerini, CHP'nin HDP ile azami müştereği olabilir. Ama ne İYİ Parti'yle, ne Saadet'le böyle bir birlikteliğinin olacağına bir ihtimal vermiyorum. Ama çıkar hesapları onları bir araya getirmiştir. Onun için de Sayın Bahçeli biliyorsunuz onlara 'zillet' ittifakı’ diyor. Ben de onlara 'illet' ittifakı diyorum. Ama bizimki Cumhur İttifakı'dır. Cumhur olarak bu milletin geneli ve biz burada hayırda ittifak etmişiz. Burada bütünleşmişiz, burada bir olmuşuz, beraber olmuşuz.”

Cumhur İttifakını bir beka meselesi olarak gördüklerini, ittifakı ‘pazara kadar değil, mezara kadar’ devam ettirmeyi temenni ettiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çünkü bizim birliğe, beraberliğe her zamankinden çok daha fazla ihtiyacımız var. 7 düvel dikkat edin Türkiye'ye karşı mücadele veriyor. İşte biz bu mücadelelere pes etmememiz lazım. Bu mücadelede asla kayba uğramamamız lazım” diye konuştu.

HDP ile terör örgütü PKK ilişkisini “HDP eşittir PKK, eşittir YPG, eşittir PYD. Hiç sağa sola bunu saptırmanın anlamı yok, gerçek ortada” sözleriyle değerlendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu durumu söz konusu parti ile örgütün başındakilerin de açıkça söylediğine,  geçmişte HDP kongrelerinde Türk bayrağının asılmadığına, millî marşın okunmadığına dikkat çekti.

CHP’nin bu parti ile beraber olmasının zaten anlaşılır olmadığının, İYİ Parti ile Saadet Partisi'nin birlikte iş tutmasının izahının mümkün olmadığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, İYİ Parti ve Saadet Partisi'nin Millet İttifakı içerisinde yer almasına ilişkin, “O pazarlıktan kaynaklanıyor. Eğer buradaki çıkarda, pazarlıkta eğer menfaatler iyi derecede ortaya çıkıyorsa, oradan bir şeyler koparabiliyorlarsa oraya gidebiliyorlar” değerlendirmesini yaptı. Kayank: Cumhurbaşkanlığı