Enerji Bakanı Taner Yıldaz'a açık mektup
Sayın Bakanım,
Bu hükümet döneminde Şanlıurfa'nın birçok sorununa el atıldı. Kentleşme, trafik, sağlık, güvenlik ve eğitim Bütün bu sorunlar çözüm yoluna girdi sayılır. Ama bir sorun var ki, bu soruna el atılmadığı gibi, gittikçe büyüyen ve kangren haline gelmiş bir sorundur.
Elektrik Sorunu
Tam akşam vaktinde, elinizde bir poşetle apartmana giriyorsunuz; bir de bakıyorsunuz ki elektrikler kesildi. Yahut pazardan dönüyorsunuz; apartmanın kapsından içeri giriyorsunuz; bakıyorsunuz ki, elektrik yok Bu kez meçhul bir nefretle elinizdeki poşetleri yedinci kata kadar taşımak zorunda kalıyorsunuz.
Ramazan ayında, tam iftar vakti; misafirlerinizi iftara davet etmişsiniz, ezan okunmak üzere; oldukça ulvî ve kutsal bir zaman dilimi başlıyor, fakat aniden elektrikler gidiyor ve siz perişan oluyorsunuz. O gün tutmuş olduğunuz oruç dâhil her şey zarar görmeye başlıyor. Misafirlerinize karşı mahcup oluyorsunuz. Üstelik başvuracağınız bir makam yok
186 telefonu cevap vermiyor.
O gün, öğleden sonra hanımın misafirleri gelecek; bir tepsi pasta, bir tepsi börek fırına koymuş, ama tam üç saat devam eden bir elektrik kesintisi başlıyor. İnsanda yaşma azmi adeta son bulur gibi tarif edilmez bir can sıkıntısı başlıyor. Ama maalesef başvuracağınız ve cevap alacağınız bir merci yok
Bu anlatılanlar sineye çekilir şeyler sayılır. Çünkü sabır diye bir şey vardır. Allah sabrımızı arttırsın.
Fakat elektrikle ilgili bir problem daha var ki, bu problemin yol çatığı sorunları saymakla bitirmek mümkün değildir. Minik çocuklarınız okuldan geliyorlar. Servis onları evin önüne bırakıyor ve çocuklar asansöre binip kata çıkıyorlar. Ama o da ne? Bir anda acı bir çığlık, bir gürültü, bir vaveyla kopuyor. Çocukların bağırtısından ve imdat seslerinden apartman yıkılıyor. Çünkü elektrikler gitmiş ve minik çocuklar kabinin içinde dehşet içinde bağrışıyorlar.
Başka bir kötü örnek de, kendi çabalarıyla kabinden kurtulmak isteyen bazı kimseler kabinden çıkmaya çalışırken apartman boşluğuna düşüp sakat kalıyorlar. Bu kez apartman sakinleri hukukî sorunlarla boğuşmak zorunda kalıyor.
Sayın Bakanım,
Bu anlattıklarımın hiç birisi abartılı değildir. Şanlıurfalılar bütün bu sorunları yaşamış, yaşıyorlar. Elektrik kurumu bugüne kadar bu sorunlara bir çözüm getiremedi. Valiler, ilk iş olarak bu soruna çözüm getireceklerine söz verdikleri halde maalesef başarılı olamıyorlar.
Bu hükümet döneminde Şanlıurfa'nın birçok sorununa el atıldı. Kentleşme, trafik, sağlık, güvenlik ve eğitim Bütün bu sorunlar çözüm yoluna girdi sayılır. Ama bir sorun var ki, bu soruna el atılmadığı gibi, gittikçe büyüyen ve kangren haline gelmiş bir sorundur.
Elektrik Sorunu
Tam akşam vaktinde, elinizde bir poşetle apartmana giriyorsunuz; bir de bakıyorsunuz ki elektrikler kesildi. Yahut pazardan dönüyorsunuz; apartmanın kapsından içeri giriyorsunuz; bakıyorsunuz ki, elektrik yok Bu kez meçhul bir nefretle elinizdeki poşetleri yedinci kata kadar taşımak zorunda kalıyorsunuz.
Ramazan ayında, tam iftar vakti; misafirlerinizi iftara davet etmişsiniz, ezan okunmak üzere; oldukça ulvî ve kutsal bir zaman dilimi başlıyor, fakat aniden elektrikler gidiyor ve siz perişan oluyorsunuz. O gün tutmuş olduğunuz oruç dâhil her şey zarar görmeye başlıyor. Misafirlerinize karşı mahcup oluyorsunuz. Üstelik başvuracağınız bir makam yok
186 telefonu cevap vermiyor.
O gün, öğleden sonra hanımın misafirleri gelecek; bir tepsi pasta, bir tepsi börek fırına koymuş, ama tam üç saat devam eden bir elektrik kesintisi başlıyor. İnsanda yaşma azmi adeta son bulur gibi tarif edilmez bir can sıkıntısı başlıyor. Ama maalesef başvuracağınız ve cevap alacağınız bir merci yok
Bu anlatılanlar sineye çekilir şeyler sayılır. Çünkü sabır diye bir şey vardır. Allah sabrımızı arttırsın.
Fakat elektrikle ilgili bir problem daha var ki, bu problemin yol çatığı sorunları saymakla bitirmek mümkün değildir. Minik çocuklarınız okuldan geliyorlar. Servis onları evin önüne bırakıyor ve çocuklar asansöre binip kata çıkıyorlar. Ama o da ne? Bir anda acı bir çığlık, bir gürültü, bir vaveyla kopuyor. Çocukların bağırtısından ve imdat seslerinden apartman yıkılıyor. Çünkü elektrikler gitmiş ve minik çocuklar kabinin içinde dehşet içinde bağrışıyorlar.
Başka bir kötü örnek de, kendi çabalarıyla kabinden kurtulmak isteyen bazı kimseler kabinden çıkmaya çalışırken apartman boşluğuna düşüp sakat kalıyorlar. Bu kez apartman sakinleri hukukî sorunlarla boğuşmak zorunda kalıyor.
Sayın Bakanım,
Bu anlattıklarımın hiç birisi abartılı değildir. Şanlıurfalılar bütün bu sorunları yaşamış, yaşıyorlar. Elektrik kurumu bugüne kadar bu sorunlara bir çözüm getiremedi. Valiler, ilk iş olarak bu soruna çözüm getireceklerine söz verdikleri halde maalesef başarılı olamıyorlar.
