EMANETE HIYANET EDENLER

EMANETE HIYANET EDENLER


Emanet kelimesi çok şey ifade eder. Öneminden dolayı “EMANETLERİ EHLİNE VERİNİZ” Nisa S.Ayet 58-  İlahi emirle büyük bir kapsam oluşturur. İlahi emirlerin muhatabı insandır. Emanet, Hadis ve fıkıhta genişçe anlatılır. Emanete hıyanetin karşılığı ilahi cezadır. İnsanoğluna ne emanet edilmemiş ki, koskoca bir dünya ve içindekiler, değer verebilir, vermeyebilir, insanın iradesine bırakılmış bir şey, emanet ilahi emir ve sünnetle mukayyettir.
İnsanın vücudu insana emanettir, eşi, Çoluk çocuğu, malı, mülkü, insana emanettir. Bu emanetler ferdidir. Her ferdin bunları koruması ihanet etmemesi gerekir. Her ferdin bunları koruması ihanet etmemesi insanoğlunun asıl görevidir. Bir de toplum emaneti var ki, o da idarecileri ilgilendirir. Bunun mesuliyeti daha çok ağırdır. Dünya hayatında Allah’tan yeteri kadar korkmayanlar ancak emanet yüküne soyunurlar, emanet yüklemek çok ağır bir yük, hem de mesuliyet kesbidir. Seçme iradesini kullanarak, insanları seçmek, yetki vermek, büyük bir emanet yüküdür. Artık seçildim istediğimi yaparım diyemez bu seçilen kişiden kişiye değişebilir, yalancı demokrasiler de hizmet anlayışı da farklıdır. Kimi idareci hırsızdır, zalimdir, insanları ötekileştirici, adaletsizdir. Kimisi de, adil, kimi verilen emaneti koruyarak, görevi bitirir, kimi ise emanet kaçkını, emaneti kötüye kullanır, Tarih bu tablolarla doludur.
Emaneti  koruyanlar, her zaman anılırlar, dillere destan olurlar, emanete hıyanet edenler ise, gelecek kuşaklarca lanetlenirler, aklı selim sahibi  iyi şeylerle anılmayı becerenlerdir, dünyevileşmiş, hakkı hak ta değil, hakkı güçte gören küresel  zihniyetten emanete riayet beklemek, saf dilliktir. Dünyayı okumama  ve tanımamadır. İnsanın kulluk görevleri sayılırken,uyulursa ancak emanete riayet edilebilir.Müslüman’ın vasıfları bellidir genel anlamda “  hiç şüphe götürmeyen ilahi kelamı sakınmak için hidayet(Kurtuluş) rehberi olduğuna inanmak,  başka yollara baş vurmamak,sorunların çözümünü ilahi kelam,vahiy kültüründe aramak “GAYBA İNANMAK,NAMAZI DOĞRU KILMAK,KENDİLERİNE VERİLENDEN İNFAK YAPMAK” gayba inanmak imanın gereğidir. Gerçek ahrete inananlar ancak, dünya işlerinde dengeli korkulu yaşarlar, çünkü yaptıklarımdan hesaba çekileceğim inancı var. Namazı dürüst kılarlar, Namaz insanı kötülüklerden alıkoyar.
Namaz menhiyatın Sigortası dır. Verilen rızıktan Allah yolunda harcarlar. İnfak ederler. Maldan zekât, sadaka verilirken, kuran ve sünnete göre verirler. Vicdanla cüzdan arasında kalmazlar. “HEM SON PEYGAMBERE İNDİRİLENE, DAHA ÖNCEKİLERE İNDİRENLERE DE İMAN EDERLER, BÖYLECE AHİRETE KESİN İNANIRLAR” Tüm Peygamberlere İman, kendilerine indirilenlere iman Müslüman’ın vasfıdır. Burada da yine Ahret’e iman var. Ahrete İman bir intisaptır. Bağlılıktır. Hazırlıklı olmaktır. “İŞTE BUNLAR RABLERİNDEN BİR HİDAYET ÜZEREDİRLER, İŞTE BUNLAR O MURADA EREN KURTULMUŞLAR DIR.” Bu sayılanlar Müslüman’ın olmazsa olmazlarıdır, kurtuluşu bunlara bağlıdır. Eğer tam inanıyorsa, BAKARA SURESİ AYETLER, 2-5. Ahır zaman peygamberi de insanın bozulacağını, dünyevileşeceğini, emanetleri tanımayacağını, ilahi emirlere karşı savaş açacağını ilan ederek, şöyle buyurmaktadır. “ ARANIZDA İKİ SARHOŞLUK ZUHUR(meydana çıkma) EDECEK, BU SARHOŞLUĞA TUTULAMAYANLAR ALLAHIN KORUMASI ALTINDA OLURLAR, BU SARHOŞLUK BİRİNCİSİ” CEHALET” SARHOŞLUĞU, İKİNCİSİ İSE” YAŞAM SEVGİSİ SARHOŞLUĞUDUR.”Ravi Muaz Bin Cebel Mecma’uz zevaid s.490 H.N.12159- Müslüman  toplumunda cehalet var mı?  Var! Hem de katmerlisi, laiklik, demokrasi, ırk anlayışı din haline getirilmiş, İslami terimlerden mahrum bırakılmış
Müslüman, maddeci, ladin, ezberci, eğitimle ikna edilmiş, başka alanlara dalmasına fırsat verilmemiş, beşeri sistemlerin istediği kadar ancak Dinden az nemlenebilmiş, saltanatlara karşı, kula kul olmaya karşı kılı kıpırdanmaz hale sokulmuştur. İstediğin kadar Namaz kıl, Hacca, Umreye git,camiler açık daha ne istiyorsun, Denmiş  Hadiste yaşam sevgisi ise tamda    Müslüman’ın sarhoş edicisidir.Ümmet fertleri  de kapitalist zihniyet ürünlerinin fedaileri  olmuş,her türlü spor çeşidi, araba çeşitleri,lüks binalar,aşırı israf,Müslüman için din algısının önündedir.Böylesi bir insan tipi nasıl emanete hıyanet etmez.Yaşam tarzı tam emanet celladı insan Kafasının  Emarın’ı çekmeye gerek yoktur. Her toplum ferdinde, toplumun kendisinde ne varsa açıktan ortadadır.
Din emanettir korunmalı, öğrenilmeli, anlatılmalı, amel edilmelidir. Mal emanettir nasıl kazandın, nereye harcadın soruları sorulmalı Karun gibi mala, servete Müslüman kanmamalıdır, nesil, evlat, insana emanet, nesli haramdan korumalıdır, Yeryüzü ve içindekiler insana emanet, insan tahripçi olmamalı, savurgan olmamalı, kendisini dünya misafiri telakki etmelidir. Hiç bir şeyin sahipsiz olmadığını hatırdan çıkarmamalıdır. Sahabelerden Sad Bin Ebu Vakkas ölüm döşeğinde iken, çılgınca ağladığını görenler olmuşlar, neden ağlarsın böyle dendiğinde, elimdeki malın hesabını Allah’a nasıl vereceğim demiş, peki hani mal olarak neyin var demişler, oda daha neyim olsun, bir hurmalığım, bir kuyum, hurma lifinden yapılmış bir yatağım ve kab kaçağım var demiş,
Hz. Ömer R.A.İdaresinde kendi özel işlerinde kendi mumunu yakmış, adaletinden verilen emanete riayetindendir, Yine Hz. Ömer Hutbe irat ederken, adaletten bahsediyor, Cemaat’ten biri dur ya Ömer, diyebiliyor, ya Ömer üzerindeki elbise bizimkinden niçin uzun, sen kendine fazlamı almışsın? Deyince, Ömer! Oğlu Abdullah’a işaretle kalk oğlum konuş diyor ve oğlu ayağa kalkarak vallahi babamın üzerindeki elbise kumaşı var ya, ben benim kini de babama verdim onun için elbisesi uzun ve geniş görünüyor. Bu şekilde adam ikna oluyor. İşte Ahret inancı insanı böyle tefekküre daldırır.
Ey devlet gücünü kullanarak Karun gibi yaşayanlar, verilen emanete hıyanet edenler, Hiç ölmeyecekmiş gibi saçıp savuranlar ,mahşerde sizinle hesaplaşacağız, acaba o günde, mahşer gününde korumalarınız olacak mı? Merak ediyorum. Makam arabanız olacak mı hatırlatıyorum. Sizi savunacak sözde avukatlarınız olacak mı? Bir nebze sizi düşünmeye davet ediyorum. İnsan katili Şaron hala bitkisel hayatta, belki cezası bu dünyada veriliyor, Küresel güçler, insan katili düzenler ve savunucularının dünyadan hesap vermeden ayrılacaklarını mı sanıyorsunuz? Dünyada verilmese Ahrette mutlaka her kes ameli ile baş başa kalacak ve hesabını verecektir. Şirk düzenleri ve iman edenler inanmasa da.